ABD ve İsrail'in, Filistinlileri yerinden etme planına tepkiler sürerken bir açıklama da Lübnan'dan geldi. Dışişleri, Netanyahu'nun "Suudi Arabistan istiyorsa kendi topraklarında Filistin Devleti kurabilir." sözlerini kınadı. Lübnan, Filistinlilerin yerinden edilemeyeceğini savunurken Arap ülkeleri ve İsrail ilişkilerinin normalleşmesini öngören Arap Barış Girişimi'ni hatırlattı.
İsrail'in 15 ay süren soykırımının ardından Gazze'de 19 Ocak'ta ateşkes devreye girdi ancak ABD ve İsrail'in Filistinlileri yerinden etme planları devam etti. Trump, Gazze'yi ele geçireceğini iddia ederken Netayahu da Filistin Devleti'ni savunan Suudi Arabistan'a "Geniş topraklarınızda kurabilirsiniz." dedi. Lübnan, İsrail Başbakanı'nın uluslararası hukuka aykırı söylemine sessiz kalmadı, Arap Barış Girişimi'nin temel teşkil ettiğini vurguladı.
İsrail'in ateşkesi sık sık ihlal ettiği Lübnan, Suudi Arabistan'ın İsrail ile normalleşme için bağımsız Filistin Devleti'nin kurulması şartı sunmasına karşı "Filistin devleti istiyorlarsa Suudi Arabistan'da kurabilirler. (Suudi Arabistan) Geniş topraklara sahipler." diyen Netanyahu'yu kınadı.
Lübnan Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, bölgede "güvenlik, istikrar, egemenlik ve toprak bütünlüğünü tehdit eden" her şeye karşı olduklarını bildirdi.
SUUDİ ARABİSTAN VE FİLİSTİN'E DESTEK
Lübnan, Suudi Arabistan'a desteğini vurgularken Filistinlilerin yerinden edilmesi yönündeki her türlü girişime karşı olduğunu tekrarladı.
İsrail, Lübnan'ın güneyinde evleri yaktı: Ateşkesi bir kez daha ihlal etti
ARAP BARIŞ GİRİŞİMİ
Filistin meselesinin adil ve kapsamlı bir şekilde çözülmesi gerektiği ifade edilen açıklamada, Beyrut'ta 2002 yılında kabul edilen Arap Barış Girişimi'nin bu konuda temel teşkil ettiği hatırlatıldı.
Filistin-İsrail sorununun çözümü kapsamında Suudi Arabistan tarafından 2002 yılında sunulan "Arap Barış Girişimi"; 1967 sınırları dahilinde Filistin devletinin kurulması, mültecilere topraklarına geri dönme hakkının verilmesi ve Golan Tepeleri'nden çekilmesi karşılığında, Arap ülkeleri ile İsrail arasında ilişkilerin normalleşmesini öngörüyor.