Ekonomist İris Cibre, yüksek kredi faizleri ve artan takipteki kredi oranlarına dikkat çekerek vatandaşların finansal olarak zorlandığını belirtti. 'İhtiyaç kredisi faizleri yüzde 64,76’ya yükselirken, takipteki tüketici kredisi borçlarında yüzde 169 artış gözlemlendi.' diyen Cibre, bankaların faiz indirimine direnç gösterdiğini ifade etti.
İhtiyaç kredisi faizleri %64,76’ya yükselirken, takibe düşen tüketici sayısında %169’luk artış yaşandı.
Ekonomist İris Cibre, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda yüksek kredi faizleri ve artan takipteki kredi oranlarına dikkat çekerek, vatandaşların finansal olarak zor bir süreçten geçtiğini vurguladı.
Cibre’nin aktardığı verilere göre:
- İhtiyaç kredisi faizleri %64,76 seviyesine yükseldi.
- Ticari kredi faizleri %55,25, mevduat faizleri ise %52 olarak hesaplanıyor.
- Takibe düşen tüketici kredisi borçlarında %169’luk bir artış gözlemlendi.
Özellikle artan hayat pahalılığı karşısında vatandaşların kredi kartı ve bireysel kredilere daha fazla yönelmek zorunda kaldığı belirtilirken, yüksek faiz oranlarının borç ödeme yükünü daha da artırdığı ifade ediliyor.
Ticari kredi faizi 55,25%
— İris Cibre ???? (@iriscibre) March 7, 2025
Mevduat faizi 52%
İhtiyaç kredisi 64.76%
Takibe düşen tüketici 169% arttı
Zorunlu ihtiyacını karşılamak için faize bakmadan, kart ve kredi kullanıyor.
Bankalar ise hem büyüme sınırı hem de takip oranı dolayısıyla faizleri indirmeye istekli değil… pic.twitter.com/zAhH2C0oJg
BANKALAR FAİZ İNDİRİMİNE DİRENÇLİ
Cibre, bankaların mevcut ekonomik koşullar altında kredi faizlerini düşürmeye istekli olmadığını belirtiyor. Bunun temel nedenleri arasında:
Büyüme sınırları: Bankacılık sektörüne getirilen kredi büyüme sınırlamaları nedeniyle, bankalar kontrollü kredi politikaları izlemek zorunda.
Takipteki kredi oranlarının artması: Özellikle bireysel kredilerde borçlarını ödeyemeyen tüketicilerin sayısının hızla artması, bankaların risk yönetimi politikalarını sıkılaştırmasına neden oluyor.
Yüksek fonlama maliyetleri: Mevduat faizlerinin %52 seviyesinde seyretmesi, bankaların kredi faizlerini düşük tutmasını zorlaştırıyor.
Bu nedenlerle, vatandaşların yüksek faizler altında borçlanmaya devam etmek zorunda kaldığı, ancak borçlarını ödeyemeyenlerin sayısındaki artışın ciddi bir finansal risk yarattığı belirtiliyor.
EKONOMİSTLER UYARIYOR: BORÇ KRİZİ DERİNLEŞEBİLİR
Finans uzmanları, özellikle ihtiyaç kredisi faizlerinin tarihi zirvelere ulaşmasının ve takipteki tüketici kredilerinin hızla artmasının, bireysel borç krizini daha da derinleştirebileceğine dikkat çekiyor. Borçlanarak geçimini sağlamaya çalışan vatandaşlar, yüksek faiz yükü nedeniyle ödeme güçlüğüne düşebilir ve bu durum, bankacılık sektöründe de riskleri artırabilir.
Önümüzdeki dönemde, Merkez Bankası’nın faiz politikası, enflasyon dinamikleri ve bankaların kredi verme iştahı ekonomi üzerindeki en önemli belirleyiciler olmaya devam edecek. Ancak mevcut durumda, vatandaşların finansal baskı altında kaldığı ve yüksek faizlerin borçlanmayı sürdürülemez hale getirdiği yorumları öne çıkıyor.