Uzun süre Birleşik Krallık’a ulaşamayacağı düşünülen otonom araç teknolojisi, Kuzey Londra sokaklarında test edilmeye başlandı. Şehrin karmaşık yol yapısı ve yoğun trafiği göz önüne alındığında, bu denemeler otonom sürüş teknolojisinin geleceği için kritik bir dönemeç olarak görülüyor.
Lucid ve NVIDIA'dan otonom sürüş devrimi
Otomotiv devi Stellantis'ten radikal karar: Otonom sürüş geliştirmeyi durdurdu
2026 İÇİN BÜYÜK ROBOTAKSİ YARIŞI BAŞLADI
The Verge'den Robert Hart, kaleme aldığı habere göre, İngiliz teknoloji firması Wayve, Uber ile iş birliği yaparak 2026 yılı gibi erken bir tarihte Londra’da Seviye 4 tam otonom robotaksi denemelerine başlayacağını duyurdu. ABD’li dev Waymo (Google'a bağlı şirket Alphabet'in sürücüsüz taksi girişimi), San Francisco ve Phoenix gibi şehirlerde edindiği deneyimi 2026’da Londra’ya taşımayı hedeflediğini açıkladı. Ancak uzmanlar, yüzlerce yıl önce at arabaları için tasarlanmış dar, virajlı ve çukurlu yol ağı nedeniyle Londra’nın otonom araçlar için tam bir kabus olduğunu belirtiyor. Buna ek olarak, bisikletliler, otobüsler, turistler ve sürekli ihtilaf halinde olunan ikonik siyah taksilerin oluşturduğu trafik yoğunluğu da zorluğu artırıyor. Siyah taksi şoförleri ise, robotaksileri şimdilik "bir lunapark aracı" olarak nitelendirip, tehdit olarak görmediklerini ifade ediyor.

SÜRÜCÜ KOLTUĞUNDA "İNSAN GİBİ" YAPAY ZEKÂ
Wayve, rakiplerinden farklı bir teknolojik yaklaşım benimsiyor. Şirket, Waymo’nun aksine detaylı haritalara ve kural setlerine aşırı bağımlı olmayan, uçtan uca yapay zekâ (Embodied AI) modeli kullanıyor. Bu model, araca bir makineden çok bir insana benzer şekilde, genelleştirilebilir biçimde sürme yeteneği kazandırıyor ve bilinmeyen ortamlara kolayca adapte olmasını sağlıyor. Wayve, bu yıl teknolojisini test etmek amacıyla 500 farklı şehirde sürüş testleri gerçekleştirdiğini ve İskoçya Yaylaları gibi karmaşık bölgelerde de başarılı olduğunu bildirdi. Bu sistem, meşhur siyah taksi şoförlerinin binlerce sokağı ezberlediği "The Knowledge" (Bölge Bilgisi) testine ihtiyaç duymayacak bir adaptasyon kabiliyeti sunuyor.

LONDRA TRAFİĞİ DENEYİMİ: ÇEKİNGEN AMA ETKİN MANEVRALAR
Wayve'in Ford Mustang Mach-E model araçları, kaputun üzerindeki küçük sensör kutusu dışında fütüristik bir görünüme sahip değil. Sürüş sırasında, otomobil kısa sürede Wayve üssünün yanındaki sakin sokaklardan çıkarak yoğun bir yola katıldı. Araç, park halindeki araçların arasından ustalıkla geçti, elektrikli bisikletli kuryeler öne kestiğinde kibarca yavaşladı ve yayalara karşı son derece dikkatli davrandı.
Sürüş, özellikle bir Londra şoförünün sabırsızlığına alışkın olanlar için çekingen ve tereddütlü bulundu. Ancak bu yavaşlık, sistemin bir hatası değil, bir özelliği olarak tasarlandığı anlaşıldı. Uçtan uca yapay zekâ, yol çalışmaları, öğrenci sürücüler, otobüsler ve en beklenmedik anlarda yola çıkan bir bastonlu görme engelli gibi "uç durum senaryolarına" bir insan sürücüden daha temkinli, ancak yetkin bir şekilde tepki verdi. Yolculuk bittiğinde, beynin artık direksiyonda kimin olduğunu sorgulamayı bıraktığı görüldü; zira sistem, Londra’nın karmaşasına uyum sağlayabilen, daha az bilim kurgu, daha çok insan benzeri bir sürüş deneyimi sunuyordu.
