Mercedes-Benz’in üçüncü çeyrekte operasyonel karının %70 erimesi ve satışlarının %12 düşmesiyle yaşadığı sarsıntının ardından, yönetim kurulundan da kritik bir isim veda ediyor. Markanın "Dizel" krizinin en sıcak döneminde, 2016 yılında göreve başlayan ve Adalet, Yönetim ve Sürdürülebilirlikten sorumlu olan Renata Jungo Brüngger, Ekim ayı sonunda görevinden ayrılıyor. Yerine ise Olaf Schick geçecek.

KRİZ YÖNETİMİ: "YANLIŞ YOLA SAPABİLİRDİK"
Neredeyse 10 yıl boyunca Mercedes-Benz yönetim kurulunda yer alan İsviçreli hukukçu, görev süresinin en zorlu dönemini "Dizel krizi" olarak tanımlıyor. Brüngger, verdiği röportajda, o dönemin dünya çapında "çok karmaşık bir mesele" haline geldiğini belirtti. Kriz anlarını yönetme stratejisini açıklarken, "O dönemde yanlış yola sapabileceğimiz kararlar vardı" itirafında bulundu. Brüngger, bu süreçte "Haklı mıyız?" diye sormak yerine, "Şirket için en iyisi nedir? Şirketi ne ileri götürür?" sorularına odaklandıklarını vurguladı.
Mercedes ve BMW arasındaki fark hiç olmadığı kadar açık

DİZEL KRİZİNDEN ALINAN DERS: "HER YASAL ŞEY MEŞRU DEĞİLDİR"
Brüngger’e göre Dizel skandalı, tüm sektörde ciddi bir yeniden düşünmeyi tetikledi. "Yasal olan her şeyin meşru olmadığı" cümlesinin bu dönemde yerleştiğini belirten deneyimli yönetici, şirketlerin toplumsal beklentilere karşı daha duyarlı hale geldiğini ifade etti. Bu kriz sayesinde, özellikle teknik alandaki uyumluluk (compliance) organizasyonunu "muazzam" bir şekilde geliştirdiklerini belirten Brüngger, "Bu, bugün yazılım geliştirme, veri veya elektromobilite gibi başarı için kritik olan güncel konularda bize çok yardımcı oluyor" dedi.
Mercedes kan kaybediyor: Kar %70 eridi, BMW farkı katladı
MERCEDES 'DİZEL KRİZİ' NEDİR, NE OLMUŞTU?
Mercedes-Benz’in "Dizel Krizi", Volkswagen’in 2015’teki "Dieselgate" skandalının bir uzantısı olarak patlak verdi. Krizin temelinde, şirketin dizel motorlu araçlarına "yasa dışı aldatma cihazları" yerleştirdiği iddiaları yatıyordu.
Bu yazılımlar, aracın laboratuvar ortamında bir emisyon testinde olduğunu algılayarak Nitrojen Oksit (NOx) gibi zararlı salınımları yasal sınırlar içinde tutuyor, ancak araç normal yol koşullarına çıktığında bu sistemleri devre dışı bırakarak yasal limitlerin çok üzerinde kirliliğe neden oluyordu.
Bu durum, Almanya Federal Motorlu Taşıtlar Otoritesi (KBA) ve ABD Çevre Koruma Ajansı (EPA) gibi kurumların harekete geçmesine yol açtı; milyonlarca aracın geri çağırılmasına, milyarlarca euroyu (veya doları) bulan para cezalarına ve dünya çapında toplu davalara neden oldu.

KONSER PİYANİSTLİĞİNDEN YÖNETİM KURULUNA
Başlangıçta kariyer hedefinin konser piyanistliği olduğunu ancak yeteneğinin yeterli olmadığını fark edince hukuka yöneldiğini anlatan Brüngger, Daimler’e (şimdi Mercedes-Benz) baş hukukçu olarak katıldığını ve 2016’da yönetim kuruluna yükseldiğini belirtti. Emeklilik sonrası İsviçre'deki evine döneceğini belirten Brüngger, Almanya ve İsviçre'de çeşitli denetim kurulu görevleri üstleneceğini, ancak doğada, eşiyle ve ailesiyle daha fazla vakit geçirmeyi dört gözle beklediğini söyledi. Ayrıca, "Umarım parmak egzersizleri yaparak tekrar piyano çalmaya dönebilirim" diyerek eski tutkusuna da işaret etti.
