Ünlü deprem bilimci Prof. Dr. Osman Bektaş, 1963 Adalar ve 2019 İstanbul depremlerinin neden farklı hasarlara yol açtığını açıklayarak, İstanbul'un batısında olası bir depremin etkilerine dikkat çekti. Bektaş, "kırılma yönü" faktörünün önemini vurguladı.
İstanbul'da beklenen büyük deprem, kamuoyunun ve bilim dünyasının gündemindeki yerini korurken, deprem bilimci Prof. Dr. Osman Bektaş'tan önemli bir açıklama geldi. Bektaş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, 1963'teki 6,4 büyüklüğündeki Adalar depremi ile 2019'daki 5,8 büyüklüğündeki İstanbul depreminin neden farklı hasar düzeylerine yol açtığını bilimsel olarak açıkladı.
PROF. DR. BEKTAŞ: "DEPREM ENERJİSİNİN YAYILMASI BELİRLEYİCİ"
Prof. Dr. Bektaş, depremin büyüklüğünün yanı sıra, "deprem sırasında kırılma yönüne bağlı deprem enerjisinin yayılması" (earthquake directivity) faktörünün de hasar üzerinde belirleyici olduğunu vurguladı. Bektaş, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
"1963 M 6,4 ADALAR DEPREMİ İstanbul'da neden beklenen hasarı yapmamıştır? 2019 M 5,8 İstanbul depremi daha büyük Adalar depremine göre niçin daha fazla hasar oluşturmuştur? Bu iki sorunun cevabı: Deprem sırasında kırılma yönüne bağlı deprem enerjisinin yayılmasıdır (earthquake directivity). 2019 M 5,8 depremi İstanbul'a yönelirken; 1963 depremi İstanbul'dan uzaklaşmıştır."
Kırılma Yönü (Directivity) Nedir?
Deprem Kırılması: Depremler, fay adı verilen yer kabuğu kırıkları boyunca meydana gelir. Fayın bir noktadan başlayıp belirli bir yönde kırılmasına "deprem kırılması" denir.
Deprem Enerjisinin Yönlenmesi: Deprem kırılması, enerjinin belirli bir yönde yoğunlaşmasına neden olabilir. Tıpkı bir hoparlörden çıkan sesin belirli bir yöne doğru daha güçlü olması gibi, deprem enerjisi de kırılma yönünde daha şiddetli hissedilir.
Directivity Etkisi: Deprem kırılmasının yönüne bağlı olarak, fayın kırılma yönündeki yerleşim yerleri, aynı büyüklükteki bir depremde faydan uzaklaşan yerleşim yerlerine göre daha büyük hasar görebilir.
BATI İSTANBUL İÇİN UYARI: MAKSİMUM 6,6 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM BEKLENTİSİ
Prof. Dr. Bektaş, bu bilimsel açıklamaların ardından, İstanbul'un batısı için önemli bir uyarıda bulundu:
"Bu sonuca göre İstanbul'un batısında, sürünmeye bağlı gelişebilecek Max. M 6,6 büyüklüğünde olası bir deprem Avrupa yakasında ve Anadolu yakasının batı kısmında etkili olur."
Bektaş, İstanbul'un batısındaki fay hattında "sürünme" (creep) adı verilen yavaş ve sürekli bir hareketin olduğunu, bu durumun en fazla 6,6 büyüklüğünde bir depreme yol açabileceğini belirtti. Bu depremin, özellikle Avrupa yakası ve Anadolu yakasının batı kesimlerinde daha yıkıcı olabileceği uyarısını yaptı.