Kahramanmaraş'ta yaşanan ve 11 ilde büyük yıkıma neden depremlerde 47 bini aşkın vatandaşımız hayatını kaybetti. Yaşanan depremler sonrası vatandaşlar 'Büyük İstanbul depremi ne zaman olacak? Kaç şiddetinde olacak?' sorularını araştırırken uzmanlardan peş peşe uyarılar gelmeye devam ediyor. Kahramanmaraş ve Elazığ depremlerini daha önceden tahmin eden Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Marmara depremi için korkutan uyarılarda bulundu. 9 şiddetince gelecek! Hemen önleminiz alın.
6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler 11 ilde büyük yıkımlara neden oldu. Yaşanan depremlerde 47 bini aşkın vatandaşımız hayatını kaybederken bölgede artçı depremler meydana gelemeye devam ediyor. Yaşanan depremler büyük korkulara neden olurken vatandaşlar 'Büyük İstanbul depremi ne zaman olacak?' sorusunu araştırmaya başladı. Uzmanlarda peş peşe uyarılar gelirken gelen son tahmin herkesi şoke etti. Elazığ ve Kahramanmaraş depremlerini daha önceden bilen Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Marmara depremi için son dakika uyarısında bulundu. 9 şiddetinde gelecek, taş üstünde taş kalmayacak! Kimse bunu beklemiyordu. İşte Naci Görür'ün İstanbul depremi için yaptığı korkutan uyarı...
NACİ GÖRÜR'DEN KORKUTAN DEPREM UYARISI
Kahramanmaraş ve Elazığ depremleri 11 ilde büyük yıkımlara neden oldu. Yüzlerce bina yerle bir olurken 47 bini aşkın vatandaşımız hayatını kaybetti. Yaşanan depremleri daha öncesinde tahmin eden ve önemli uyarılarda bulunan Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Marmara depremi için yeni uyarılarda bulundu. Kimse bunu beklemiyordu!
"9 ŞİDDETİNDE GELECEK TAŞ ÜSTÜNDE TAŞ KALMAYACAK!"
Deprem bölgesinde meydana gelen artçı depremlerin bir yıldan fazla uzun süreceğini belirten Görür, "İki büyük deprem nedeniyle Türkiye’nin büyük bir kısmının Anadolu’nun güney, güneybatıya doğru 7 metreye yakın savrulması, Anadolu levhasının içerisinde Doğu Anadolu Fay’ına yakın olan yerlerdeki levha içi faylarda da stres değişikliklerine neden olacağı için oradaki irili ufaklı fayların da dengesini bozdu. Dolayısıyla bunlar da kendilerine ulaşan stres ve değişime göre irili ufaklı depremler oluşturacaklardır" uyarısında bulundu.
HANGİ İLLER DEPREM RİSKİ TAŞIYOR?
'Hangi iller deprem riski taşıyor?' sorusuna cevap veren Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, önlemler konusun uyarılarda bulundu. Büyük yıkımların meydana gelebileceğini dile getiren Görür, şu ifadeleri kullandı:
"Depremler olmadan dahi biz Marmara Bölgesi'nde deprem alarmı vermiştik, bu bir. Ikincisi Erzincan’ın doğusunda, Erzincan ile Bingöl Karlıova arasında Yedisu Fay’ında deprem beklediğimizi öngörmüştük. Onun dışında Ege bölgesi, orası zaten sık sık küçük depremlerle sarsılıyor. Oradaki depremlerin kaynağı da bu Helen Kıbrıs Yayı, orada hareketlilik fazla. Dolayısıyla İzmir’den Antalya’ya kadar kıyı bölgelerimizde irili ufaklı depremler öngörülüyor. Oranın tektonik yapısı gereği. Bir de bu 6 Şubat depremleri nedeniyle belki Adana Bölgesi’nde de stres transferi nedeniyle bazı faylarda hareketlenme olabilir. Hatta Kıbrıs’ı dahi düşündük. Doğu Anadolu Bölgesi’ne yakın olarak; Kayseri, Sivas, Erzincan’ın doğusu yani Bingöl yakınları, Malatya. Malatya’nın özellikle kuzeybatısı, kuzeyi. Orada Malatya Fayı ve Tuzla Fayı. Oralarda belirli hareketlenmeler gözlemlenebilir.”
"DEPREME DİRENÇLİ KENTLER OLUŞTURMAK ZORUNDAYIZ"
Depremde alınacak olan önlemleri tek tek sıralayan ve vatandaşları uyarılarda bulunan Naci Görür, şunları söyledi:
"Depremler on üç milyon seneden beri olagelmekte daha milyonlarca sene de devam edecektir. Eğer biz Türk milleti olarak bu topraklarda ilelebet yaşayacaksak, neslimizi devam ettireceksek depremi de durduramayacağımıza göre deprem dirençli kentler oluşturmak zorundayız. Bunu biz mi icat edeceğiz? Hayır, dünyada bu var. California’da, Japonya’da, Şili’de, Meksika’da, Çin’de, Hindistan’da, İtalya’da bu var. Oralarda da bu büyüklükte depremler oluyor, beş-on kişi tesadüfen ölüyor. Bazen öyle büyük depremler olurken masanın üzerinden ancak kalemler düşmesin diye yeltenip çalışmalarına devam ediyorlar. Çünkü şundan eminler, çatı kafalarına çökmeyecek, çocukları okulda göçük altında kalmayacak, çalıştığı dairede-fabrikada göçük altında kalmayacak bundan eminler. Bu yapılabilir. Bunu yapabilecek gücümüz var. Paramız var, mühendisimiz var, bilimadamımız var, aklımız var. Sadece bunu yapacak siyasi irademiz, halkın bizzat desteği, gözetim ve denetimi yok. Yerel yöneticilerin bu konuya karşı bir istekleri yok."
