HDP Eş Genel Başkanı Sancar: Demirtaş ile görüş ayrılığı yok, iletişim aksamaları var

HDP Eş Genel Başkanı Sancar: Demirtaş ile görüş ayrılığı yok, iletişim aksamaları var

HDP Eş Genel Başkanı Sancar, parti yönetimi ile eski HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş arasında görüş ayrılığı olduğu söylemlerinin "iletişim aksamalarından" kaynaklandığını ifade ederek "Şartların elverdiği ölçüde düzenli bir iletişim içindeyiz. Aramızda politikalarımızın esasına ilişkin fikir farklılıkları yok, ayrılık da yok" diye konuştu.

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, siyaset gündemine ilişkin BBC Türkçe’nin sorularını yanıtladı. Sancar, cezaevinde tutuklu bulunan eski HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, PKK terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ile görüşme talebi ve Demirtaş ile parti arasında görüş ayrılıkları olduğu iddialarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

'EVET ÖCALAN'LA GÖRÜŞMEK İÇİN BAŞVURUDA BULUNDUK'

Başkan Sancar, "Selahattin Demirtaş, Abdullah Öcalan’la görüşmek için başvuruda bulundu. Sizin de eş genel başkanlar olarak başvurunuz vardı. Demirtaş’ın daha önceki başvurusuna genel merkez olarak izin vermediğiniz yönünde haberler yansıdı kamuoyuna. Ne söylemek istersiniz bu konuda?" sorusunu şöyle yanıtladı:

"Birincisi şunu söyleyeyim, evet biz Öcalan’la görüşmek için başvuruda bulunduk. Nedeni de söyleyeyim, savaş politikalarının bu kadar yoğunlaştığı bir dönemde çatışmanın sonlanması, barışın ve çözümün önünün açılması konusunda Öcalan’ın bir rol oynayabileceğini herkes biliyor.

'MANİPÜLASYONLARIN ÖNÜNE GEÇMEYE ÇALIŞIYORUZ'

Diğer nedeni iktidarın sürekli İmralı üzerinden manipülasyon hevesinde olduğunu görüyoruz. Çeşitli söylentiler, tevatürler yayılıyor. Biz bu manipülasyonların önüne geçmenin en etkili yolunun kendisiyle doğrudan görüşmek olduğunu söylüyoruz.

Üçüncüsü, iktidarın başvurduğu bu manipülasyonlar başka çevrelerde de biraz önce söylediğiniz türden spekülasyonlara yol açıyor.

Dördüncüsü de kendisiyle, telefon görüşmesi ve aile görüşmesine izin verilmemesi, ağır bir tecrit ve hukuksuzluktur. Buna da tekrar dikkat çekmek.

Selahattin Demirtaş arkadaşımızın görüşmek için başvurusuna bizim izin vermediğimiz şeklindeki bütün o söylentilerin de aslı yoktur.

Daha sonra başvurması da partinin bilgisi dahilindedir. Bizim parti olarak kendisine bunu yapma şunu yapma deme gibi bir yaklaşımımız yok ama zaten iletişim halindeyiz ve istişare ederek, ortak hareket etme gibi bir amaçla davranıyoruz. Son başvurusu parti yönetiminin bilgisi dahilindedir."

'FİKİR AYRILIKLARI İDDİALARI İLETİŞM AKSAMALARINDAN KAYNAKLANIYOR'

Sancar, son dönemde Demirtaş ile parti yönetimi arasında görüş ayrılıkları yaşandığına dair iddialara ilişkin ise şunları söyledi:

"Kendisiyle belli konularda fikir farklılıkları olduğu yönünde yorumlar yapılıyor. Aslında fikir farklılıkları normaldir, olabilir ancak kamuoyunda varsayıldığı gibi bir farklılık yok. Daha doğrusu farklılıklar olduğu yönündeki bazı tartışmaların da dönem dönem iletişim aksamalarından yani bizimle Demirtaş arkadaşımız arasındaki iletişim aksamalarından kaynaklandığını bilinmesini isteriz.

Kendisiyle ve şu anda içeride siyasi rehine olarak tutulan, geçmiş dönem eş başkanlarımızla istişarelerimiz devam ediyor. En çok da Selahattin Demirtaş arkadaşımızla yürüyor bu süreç. Şartların elverdiği ölçüde düzenli bir iletişim içindeyiz.

Böyle baktığımızda aramızda politikalarımızın esasına ilişkin fikir farklılıkları yok. Ayrılık da yok. Kendisinin esas amacının da parti politikalarına, partinin kurumsal politikalarına destek vermek olduğunu biliyoruz. Ve iletişimimiz de bu çerçevede devam ediyor."

'İMRALI İLE İLGİLİ HER ŞEYİ İKTİDAR BELİRLERMİŞ GİBİ BİR VARSAYIM VAR'

Sancar, yerel seçimler öncesi iktidarın izniyle, İmralı’dan mektup geldiğinin hatırlatılıp "Bu seçimler öncesinde de İmralı’ya dönük yeni bir hamle bekliyor musunuz?" sorusuna şöyle yanıt verdi:

"Bu konuda yapılan değerlendirmelerin de son derece tek yanlı ve haksız olduğunu söyleyeyim. Yani iktidar, İmralı’ya dönük bir hamle yaptığında, her şeyi iktidar belirleyebilirmiş gibi bir varsayım söz konusu.

Öcalan’ın burada nasıl bir tutum takınacağını, hangi çerçevede devlet heyeti ile görüşmeyi kabul edebileceğini veya etmeyebileceğini hiç hesaba katmadan yapılan yorumların hepsi, tarihsel tecrübelerle de güncel gerçekle de uyuşmuyor.

İktidar bunu istiyor olabilir belki, çalışmalar da yürütüyor olabilir. Ama sanki iktidar tek başına her şeyi belirlermiş ve ne yaparsa yapsın Öcalan onlara istediği karşılığı verecekmiş gibi yapılan yorumlar, tarihsel ve güncel verilerle uyuşmadığı gibi haksızlıktır da.

'DEMİRTAŞ'A GÖRÜŞ İZNİ VERİLSE ETKİLİ BİR HAMLE OLMAZ MI?'

Bütün bunların önüne geçmenin en etkili ve doğru yolunun, avukatlarıyla veya bağımsız heyetlerle veya bizlerle görüşmesine imkan tanınması olduğunu bir kez daha hatırlatıyoruz.

Ama Demirtaş’a görüş izni verilse mesela, bu etkili bir hamle olmaz mı?
Bunların hepsi spekülasyon, her şey seçime endeksli konuşuluyor. Oysa Kürt meselesinde çatışmaların bitmesi çözümün yolunun açılması yönünde herhangi adımı, seçimleri de çok aşan bir önemi burada çok fazla göz ardı ediliyor, çok fazla küçümseniyor.

O nedenle bir görüşmenin seçimlere doğrudan doğruya etkisi ne olur şeklinde bir tartışma da sadece belli kalıplar içinde kalır, önyargıların çokça devrede olduğu bir şekilde yürür ve fayda yerine zarar verir."

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (2)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
2 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN