Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu, DEVA Partisi lideri Ali Babacan'ın "DEVA Partisi, önümüzdeki seçimlere kendi logosuyla girme kararını almıştır'' açıklamasını değerlendirerek "Her parti elbette kendi amblemiyle seçime girmeyi arzu eder, bundan daha tabii bir şey olmaz. Altılı masa kesin olarak cumhurbaşkanı adayını seçim kararı alındıktan sonra açıklayacaktır. Önceden açıklayacaktır. 6 parti arasında ittifak var, buna itiraz eden de olmadı" açıklamasında bulundu.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, FOX TV'de İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat'in konuğu oldu.
Karamollaoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin, iş insanlarıyla bir araya geldiği İstanbul Sanayi Odası toplantısındaki "Akşam uyuşukluğu... Daha ne istiyorsunuz" açıklamalarına tepki gösterdi.
Bakan Nebati'nin güven telkin etmediğini belirten Karamollaoğlu, ''Sayın Bakan kusura bakmasın ama gittiği hiçbir yerde beklediği karşılığı alamıyor. Yurt dışında da, para bulmak için gittiği yerlerde de Türkiye'de de güven telkin etmiyor. Artık kim konuşursa konuşsun bir hükmü yok.
Bakanların bir yetkisi yok. Kendilerine yetki verilmemiş bundan dolayı sürekli olarak sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'a atıfta bulunarak kendilerini ön plana çıkartıyorlar. Biz bunu makul göremeyiz. hükümet artık güven telkin etmiyor. Bu söylenen rakamlara kimse güvenmiyor. Ne manaya geldiğini de kimse bilmiyor. Türkiye'de eğer bir yapılacaksa çok açık ve net, bu kadar para varsa nereye gidecek bu kadar para, ne maksatla kullanılacak?" dedi.
'TÜRKİYE'NİN BİR NUMARALI MESELESİ İSRAF VE YOLSUZLUK'
Türkiye'deki en önemli sorunun israf ve yolsuzluk olduğuna vurgu yapan Karamoğlu, açıklamalarına şu şekilde devam etti:
''Türkiye'nin bir numaralı meselesi israf ve yolsuzluk. Türkiye'yi yönetenler bu konuda tasarruf yapmayı bir türlü içlerine sindiremiyorlar. Bu kadar zor durumda olan Türkiye gibi bir ülkede biz tasarrufları hafife hafife alırsak toprak ayağımızın altından kayar. İktidar israf ve yolsuzluk konusunda bir adım atmıyor. Siz bunları önlemezseniz yatırım dediğiniz konular israfa dönüşür. İsraf dediğim zaman da ben parayı saçıp savurmak manasında da söylemiyorum. Şu anda Türkiye'ye ekstradan yeni bir havaalanı, yeni bir yol, yeni bir köprü... Bunların hiçbir tanesine bizim ihtiyacımız yok.
Adalet, saraylarda gerçekleşmiyor kardeşlerim. Her yer saray dolu. Niye hakimler, daha mütevazı ortamlarda karar verecek vicdana sahip olmasınlar. Saray olmasın, mahkeme salonu olsun. Bugün Türkiye ekonomide ayağa kalkacaksa önce israfı durduracak sonra bizim ihtiyacımız olan sahalarda yatırıma destek verecek. Bir numaralı sektör tarımdır, gıdadır.''
ABD ve Rusya'nın Türkiye'de gerçekleştirdiği tutuklu takasına da değinen Karamollaoğlu, ''Takas, Türkiye'ye teşekkürü mecbur hale getirdi.'' açıklamasında bulundu.
'ERDOĞAN'IN YAKIN ZAMAN İÇERİSİNDE ABD'YE GİDECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM'
Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz El Suud'dan gelen davet üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın söz konusu ülkeye gerçekleştirdiği ziyarete de değinen Karamollaoğlu, ''Kaşıkçı davasında dosya Suudi Arabistan'a gönderildi. Arabistan'la aramızda sorunlar yaşanıyordu. Suudi liderleri politika değişikliğine giderek Sayın Erdoğan'ı davet ettiler. Üzülmemek mümkün değil. Bu kadar zikzak yapmaya gerek yok. Erdoğan'ın yakın zaman içerisinde ABD'ye gideceğini de düşünüyorum'' dedi.
'VERİLEN KARAR GÜVENİMİ SARSTI'
Gezi Davası’nda Osman Kavala'ya ağırlaştırılmış müebbet ve yedi sanığa 18 yıl hapis cezası kararına tepki gösteren Karamollaoğlu, ''Gezi Davası'nı takip etmedim. Ancak verilen karar adalete olan güvenimi sarstı' dedi.
'BABACAN'IN AÇIKLAMASINI GARİPSEMİYORUM'
DEVA Partisi'nin seçime tek girme kararıyla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Karamollaoğlu, açıklamalarını şu şekilde noktaladı:
''DEVA Partisi seçime kendi başına girecek. İttifaka herhangi bir menfi etkisi olmaz. Üçlü bir ittifak olabilir demiştim, bu bir temennidir. Bu ancak seçim sathı mahaline girildiği zaman ortaya çıkacak bir durumdur. Bu kadar erken olmayabilirdi belki ama sayın Babacan'ın böyle bir açıklamada bulunmasını garipsemiyorum.
Her parti elbette kendi amblemiyle seçime girmeyi arzu eder, bundan daha tabii bir şey olmaz. Ama seçime gidilirken farklı kanaatler de ortaya çıkabilir. Altılı masa kesin olarak cumhurbaşkanı adayını seçim kararı alındıktan sonra açıklayacaktır. Önceden açıklayacaktır. 6 parti arasında ittifak var, buna itiraz eden de olmadı'''
