KARAR'a konuşan Küresel Isınmayla Mücadele Derneği (Kürem-Der) Genel Başkanı Faruk Çebi, Türkiye'de yaşanan sel ve su baskınlarının tek ve kalıcı çözümünün "Kırsal Dönüşüm Projesi" olduğunu belirtti. Çebi, projenin hayata geçirilmesiyle doğal dengenin yeniden tesis edilebileceğini ve afet risklerinin azaltılabileceğini vurguladı.
SEL FELAKETLERİNİN TEMEL NEDENLERİ
Faruk Çebi, sel felaketlerinin başlıca nedenlerini sıralarken, Türkiye'nin gerçekleriyle bağdaşmayan orman yasası ile yapılmaya zorlanan orman kadastro çalışmalarına dikkat çekti. Geçmişteki ekonomik ve yaşam şartlarının etkisiyle sonradan oluşan ormanların hızla tahrip edildiğini belirten Çebi, tapulu arazilerdeki ağaçlardan dolayı devletin el koyacağı korkusuyla ormanların tarım alanına dönüştürülmesinin ve bilimsel gerçeklere aykırı uygulamalarla ekolojik dengenin bozulmasının da önemli etkenler arasında olduğunu ifade etti.
GELECEKTEKİ RİSKLER VE OLASI SONUÇLAR
Küresel ısınmanın etkisiyle Türkiye'deki yaşam riskinin zamanla daha da artacağını vurgulayan Çebi, "Bugüne kadar yaşanmış felaketlerden çok daha büyük toplu ölümlere ve topoğrafik değişimlere yol açabilecektir. Kitlesel toprak kaymaları ile tsunamiye benzer büyük su baskınları kaçınılmaz olacaktır" dedi.
KALICI ÇÖZÜM: KIRSAL DÖNÜŞÜM PROJESİ
Çebi, depremle mücadelenin kesin çözümünün kentsel dönüşüm olduğu gibi, sel ve su baskınlarıyla mücadelenin de kesin ve kalıcı çözümünün "Kırsal Dönüşüm Projesi" olduğunu belirtti. Projeyi, "Başta orman varlığı olmak üzere tahrip edilmiş tüm doğal değerlerin tekrar havzaya kazandırılması ve bozulan ekolojik dengenin iyileştirilmesi amacıyla yapılan tüm çalışmalardır" şeklinde tanımladı.
PROJENİN ANA HATLARI
Kürem-Der Genel Başkanı Faruk Çebi, Kırsal Dönüşüm Projesi'nin hayata geçirilmesi için atılması gereken adımları şöyle sıraladı:
Başta orman yasası olmak üzere diğer birçok yasada radikal değişikliğe gidilmelidir.
Devlet adına gasp edilmiş bütün tapulu araziler ön koşulsuz, tapusuz sahipli araziler de orman yetiştirme koşuluyla sahibine iade edilmelidir.
Ormandan tarıma dönüştürülmüş araziler derhal vatandaş adına ormanlaştırılmalı ve gerekli finansal destek de karşılıksız sağlanmalıdır.
Fındık ve çay bahçesi gibi tarım arazilerinin verimliliği arttırılmalıdır.
Bozulan ekolojik dengenin iyileştirilme çalışmalarına hız verilmelidir.
Başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlerin su havzalarının tamamı ormanlaştırılarak mevcut imar yasağı anayasal güvenceye alınmalı ve "Millet Bahçesi" olarak hizmete sunulmalıdır.
Çebi, "Kentsel Dönüşüm Projesiyle depremden koruduklarımızı sel ve heyelan felaketiyle kaybetmemek için ‘Kırsal Dönüşüm Projesi’nin uygulanması kaçınılmaz olmuştur" diyerek sözlerini tamamladı.
