Anayasa Mahkemesi (AYM), Giresun'un Eynesil ilçesinde 2018 yılında 11 yaşındayken şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden Rabia Naz Vatan'ın ölümüne ilişkin soruşturmada "yaşam hakkının usul boyutunun ihlal edildiğine" karar verdi. Soruşturmanın "gerekli derinlik ve ciddiyette yürütülmediğini" ve "özensiz" olduğunu tespit eden Yüksek Mahkeme, delillerin kararmış olması nedeniyle yeniden soruşturma yapılmasına gerek görmezken, acılı aileye 350 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti. Karara tepki gösteren baba Şaban Vatan, "Biz tazminat değil, katillerin yargılanmasını istiyoruz" dedi.
7 YILLIK ADALET ARAYIŞI AYM GÜNDEMİNDEYDİ
Giresun'un Eynesil ilçesinde 12 Nisan 2018'de evinin önünde yaralı halde bulunduktan sonra kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Rabia Naz Vatan'ın ölümü, aradan geçen 7 yıla rağmen aydınlatılamadı. Kızlarının şüpheli ölümünün aydınlatılması için yıllardır hukuk mücadelesi veren anne Atika Vatan ve baba Şaban Vatan, yerel mahkemelerden sonuç alamayınca dosyayı Anayasa Mahkemesi'ne taşıdı.
Aile, AYM'ye yaptıkları başvuruda, soruşturma sürecinde ciddi eksiklikler ve ihmaller yaşandığını detaylarıyla anlattı. Başvuruda; olay yerinin özensiz incelendiği, olayı aydınlatabilecek delillerin toplanmadığı veya iyi muhafaza edilmediği, laboratuvar incelemeleri ile tanık ifadelerinin alınmasında gecikmeler yaşandığı, yapılan keşif ve bilirkişi raporlarının yetersiz kaldığı belirtildi. Aile, bu özensizlikler nedeniyle gerçeğin ortaya çıkarılamadığını savunarak yaşam haklarının ihlal edildiğini bildirdi.
YÜKSEK MAHKEME İHLALİ TESCİLLEDİ: SORUŞTURMA DERİNLİKLİ DEĞİLDİ
Resmi Gazete'de yayımlanan kararda başvuruyu inceleyen AYM, ailenin iddialarını haklı bularak yaşam hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın "kabul edilebilir" olduğuna hükmetti. Kararda, soruşturmanın başlarında yapılan ihmal, kayıtsızlık ve gecikmelerin, mevcut delillerin kaybolmasına ve sonraki araştırmaların etkisiz kalmasına neden olduğu vurgulandı. AYM, bu durumun "soruşturmanın bütünü üzerinde etkili soruşturma yükümlülüğüne ilişkin ilkelerle bağdaşmayacak mahiyette bir eksiklik yarattığını" ve soruşturmanın "yaşam hakkının gerektirdiği derinlik ve ciddiyette yapıldığı yorumunu getirmeyi mümkün kılmadığının açık olduğunu" ifade etti.
Mahkeme, kararını destekleyen diğer bulgulara da dikkat çekti. TBMM tarafından kurulan Araştırma Komisyonu'nun "soruşturmada gerekli özenin gösterilmediği" yönündeki raporu, Hâkimler ve Savcılar Kurulu'nun (HSK) ihmalleri nedeniyle savcılara disiplin cezası vermesi ve emniyet birimlerinin ihmalkâr davranan kolluk kuvvetleri hakkında disiplin işlemi başlatması, AYM'nin "özensizlik" tespitini güçlendiren unsurlar olarak kararda yer aldı.
"YENİDEN SORUŞTURMADA HUKUKİ YARAR YOK"
Yüksek Mahkeme, yaşam hakkının ihlal edildiğini net bir şekilde ortaya koymasına rağmen, yeniden soruşturma kapısını kapattı. Kararda, olayın üzerinden yaklaşık 7 yıl geçtiğine işaret edilerek, "İhlal kararının ağırlıklı olarak olayın hemen akabinde delillerin araştırılması, toplanması sürecinde gösterilen, delillerin kararmasına neden olabilecek ihmal, özensizlik üzerinde yoğunlaşması... ve bu incelemenin artık yapılamayacak olması karşısında yeniden soruşturma yapılmasında hukuki yarar görülmemiştir" denildi. Bu gerekçeyle dosyanın yeniden açılması talebi reddedildi.
BABA ŞABAN VATAN'DAN KARARA TEPKİ: TAZMİNAT DEĞİL, ADALET İSTİYORUZ
7 yıldır verdiği adalet mücadelesi sırasında eski bakan ve AK Parti Milletvekili Nurettin Canikli'nin şikayeti üzerine açılan bir davada 1 yıl 8 ay hapis cezası alarak 38 gün cezaevinde kalan ve 21 Ağustos'ta tahliye olan baba Şaban Vatan, AYM kararına isyan etti. Sosyal medya üzerinden bir video yayımlayan Vatan, şunları söyledi:
"Anayasa Mahkemesi'nin kararıyla dosyadaki ihlaller, savcıların ve kolluk kuvvetlerinin soruşturmayı gerektiği gibi yürütmedikleri ortaya çıktı. Buna rağmen mahkeme, 'yeniden kovuşturmaya yer yoktur' diyerek maddi tazminata hükmetmiş. Biz tazminat istemiyoruz, biz katillerin yargılanmasını ve hak ettikleri cezayı çekmelerini istiyoruz."
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'a seslenen acılı baba, "Kamu yararına bu davayı yeniden açmak zorundasınız. Rabia Naz'a çarpan arabanın, saç tokasının ve çoraplarının nerede olduğunu biliyorum. Bu kovuşturmayı yeniden işleme almak zorundasınız" dedi.
