Kalp, durmaksızın çalışan ve günde 100 binden fazla kez atan hayati bir organ. Kalp-damar hastalıkları ise dünyada ve Türkiye’de en yaygın ölüm nedenleri arasında yer alıyor. Uzmanlar, kalp sağlığını korumak için zorlayıcı programlar yerine günlük hayata kolayca uyarlanabilecek basit ama sürdürülebilir alışkanlıkların büyük fark yarattığını vurguluyor. Cleveland Clinic’te görev yapan koruyucu kardiyolog Dr. Luke Laffin, kalbi koruyan ve yaşam kalitesini artıran 8 temel alışkanlığı bilimsel veriler ışığında paylaşıyor.

DÜZENLİ SAĞLIK KONTROLLERİ HAYAT KURTARIYOR
Kalp hastalıkları çoğu zaman belirti vermeden ilerleyebiliyor. Bu nedenle düzenli sağlık kontrolleri erken teşhis açısından kritik önem taşıyor. Dr. Luke Laffin, doktor kontrollerinin yalnızca bir formalite olmadığını, kişilerin kendi risklerini öğrenmeleri için büyük bir fırsat sunduğunu belirtiyor.
Rutin muayenelerde tansiyon, kan şekeri, kolesterol değerleri ve kalp atış hızı gibi kalp sağlığıyla doğrudan ilişkili ölçümler takip ediliyor. Aynı zamanda beslenme düzeni, fiziksel aktivite düzeyi, sigara ve alkol kullanımı gibi yaşam tarzı alışkanlıkları da değerlendirilerek olası riskler erkenden tespit edilebiliyor.
HAFTADA EN AZ 150 DAKİKA HAREKET ŞART
Düzenli fiziksel aktivite yalnızca kilo kontrolü için değil, kalp sağlığı için de vazgeçilmez kabul ediliyor. Uzmanlara göre haftada en az 150 dakika orta düzeyde egzersiz yapmak, kolesterol ve tansiyon değerlerini düşürerek kalp hastalığı riskini azaltıyor.
Dr. Laffin, yüksek hedeflerin göz korkutucu olabileceğini ancak küçük değişimlerin de büyük katkı sağladığını ifade ediyor. Günlük hayatta asansör yerine merdiven kullanmak, kısa mesafelerde araç yerine yürümeyi tercih etmek veya işe giderken biraz daha fazla hareket etmek bile kalp için olumlu etki yaratıyor.

BESLENME GEÇİCİ DİYET DEĞİL, YAŞAM TARZI OLMALI
Kalp sağlığında beslenmenin rolü tartışılmaz. Uzmanlar, sağlıklı beslenmenin kısa süreli diyetler şeklinde değil, kalıcı bir yaşam biçimi olarak benimsenmesi gerektiğini vurguluyor.
Sebze ve meyve ağırlıklı beslenme, tam tahıllı ürünlerin tercih edilmesi, tuz tüketiminin azaltılması ve işlenmiş gıdalardan uzak durulması kalp dostu beslenmenin temel taşları arasında yer alıyor. Sağlıklı beslenme alışkanlıkları yalnızca kalbi değil, genel yaşam süresini ve yaşam kalitesini de doğrudan etkiliyor.
STRES KALBİ SESSİZCE YIPRATIYOR
Günlük yaşamın kaçınılmaz bir parçası olan stres, kalp sağlığı açısından ciddi bir risk faktörü olarak öne çıkıyor. Stres sırasında salgılanan kortizol hormonu, kalp atış hızını ve kan basıncını artırarak kalbi zorlayabiliyor.
Uzmanlara göre yüksek stres ve kaygı düzeyine sahip kişilerde kalp krizi ve inme riski daha fazla. Stresi azaltmak için düzenli yürüyüş yapmak, sevdiklerle vakit geçirmek, kitap okumak ve gevşeme egzersizleri uygulamak kalp sağlığını destekliyor.

YETERSİZ UYKU KALP RİSKİNİ ARTIRIYOR
Uyku, kalbin kendini yenilemesi için hayati bir süreç. Gecede en az 6 saat uyumanın kalp sağlığı açısından önemli olduğu belirtiliyor. Sürekli uykusuz kalmak, kan basıncının yükselmesine ve vücutta iltihaplanmaya yol açabiliyor.
Uzmanlar, uyku eksikliğinin yüksek tansiyon, ritim bozuklukları ve kalp yetmezliği riskini artırabileceğine dikkat çekiyor. Düzenli uyku alışkanlığı, kalp-damar sisteminin korunmasında önemli rol oynuyor.
SİGARA KALP SAĞLIĞININ EN BÜYÜK DÜŞMANI
Sigara ve nikotin içeren tüm ürünler, kalp sağlığı için en büyük tehditlerden biri olarak kabul ediliyor. Sigara, damar yapısını bozarak kalp krizi riskini ciddi ölçüde artırıyor.
Uzmanlara göre sigara kullanımı; yüksek kolesterol, yüksek tansiyon ve diyabet gibi risk faktörleriyle birleştiğinde kalp hastalığı ihtimali katlanarak artıyor. Sigaranın bırakılması, kalp sağlığı için atılabilecek en önemli adımlar arasında yer alıyor.
ALKOL TÜKETİMİNDE SINIR ŞART
Aşırı alkol tüketimi kalp ritmini bozabiliyor, kan basıncını yükseltebiliyor ve trigliserit seviyelerinde artışa neden olabiliyor. Uzmanlar, yüksek trigliserit düzeylerinin diyabet, pankreatit ve özellikle kadınlarda inme riskini artırdığına dikkat çekiyor.
Kalp sağlığını korumak için alkol tüketiminin sınırlandırılması ya da tamamen bırakılması öneriliyor.
SAĞLIKLI KİLO KALBİ KORUYOR
Fazla kilo ve obezite, kalp-damar hastalıkları için önemli risk faktörleri arasında bulunuyor. Uzmanlara göre sağlıklı kiloya ulaşmak ve bu kiloyu korumak; kalp hastalığı, inme, diyabet ve yüksek tansiyon riskini azaltıyor.
Dr. Laffin, fazla kilolu bireylerin 5-10 kilo vermesinin bile kan basıncı, kolesterol ve kan şekeri üzerinde belirgin olumlu etkiler yaratabileceğini vurguluyor.
