ESMAGÜL KOÇAK
Kanserle mücadele eden milyonlarca hasta ve yakını için bilim dünyasından umut dolu, çığır açan bir haber geldi! British Journal of Sports Medicine dergisinde yayımlanan ve 42 farklı çalışmayı kapsayan dev bir meta-analiz, kanser teşhisi konmuş hastalarda yüksek kas gücü ve iyi bir kardiyovasküler kondisyonun, hem genel ölüm riskini hem de doğrudan kansere bağlı ölüm riskini önemli ölçüde azalttığını kanıtladı. Bu, egzersizin artık sadece bir "iyi yaşam" tavsiyesi değil, kanser tedavisinin ayrılmaz bir parçası olması gereken güçlü bir "ilaç" olduğu anlamına geliyor.
KANSERLE SAVAŞTA YENİ SİLAH: KAS GÜCÜ VE KONDİSYON!
Avustralya'daki Edith Cowan Üniversitesi Egzersiz Tıbbı Araştırma Enstitüsü'nden bilim insanlarının liderliğinde yürütülen ve yaklaşık 47.000 kanser hastasının verilerini inceleyen bu kapsamlı araştırma, bugüne kadar sağlıklı bireyler üzerinde yapılan çalışmaların ötesine geçiyor. İlk kez, kanser teşhisi ve kemoterapi gibi ağır tedavilerin kas kaybı ve kondisyon düşüklüğüne yol açtığı hastalar üzerinde fiziksel uygunluğun hayatta kalma oranına etkisi net bir şekilde ortaya konuldu.
RAKAMLARLA HAYATTA KALMA ORANI: İŞTE ŞOK EDEN SONUÇLAR
Araştırmanın sonuçları, egzersizin kanserle mücadeledeki gücünü rakamlarla kanıtlıyor:
Güçlü Kaslar: Düşük kas gücüne sahip hastalara kıyasla, yüksek kas gücüne sahip olanların herhangi bir nedenden ötürü ölüm riski %31 daha az!
İyi Kondisyon (Kardiyo): Düşük kondisyona sahip hastalara göre, yüksek kondisyonlu hastaların ölüm riski %46 daha düşük!
Doğrudan Kansere Bağlı Ölüm Riski: Kondisyondaki her birimlik artışın, doğrudan kansere bağlı ölüm riskini %18 azalttığı tespit edildi.
KİMLER EN ÇOK FAYDA GÖRÜYOR?
Araştırmanın en dikkat çekici bulgularından biri, bu olumlu etkinin özellikle ileri evre kanser hastaları ile akciğer ve sindirim sistemi kanserleri olan hastalarda daha da belirgin olması. Bu, hastalığın en zorlu aşamalarında bile egzersizin hayati bir fark yaratabileceğini gösteriyor.
UZMANLARDAN ÇAĞRI: "EGZERSİZ, KANSER TEDAVİSİNİN STANDARDI OLMALI!"
Çalışmanın baş araştırmacısı Francesco Bettariga, sonuçların önemini şu sözlerle vurguluyor: "Bu sonuçlar, kas gücü ve kardiyorespiratuar uygunluk değerlendirmelerinin standart kanser bakımına dahil edilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Bulgularımız, özellikle kas gücü ve kütlesinin azaldığı, yorgunluğun arttığı ve yaşam kalitesinin düştüğü ileri kanser evrelerinde dikkate değerdir."
HASTALAR NE YAPMALI? İŞTE "EGZERSİZ İLACI"NIN FORMÜLÜ
Peki kanser hastaları bu gücü nasıl kazanabilir? Uzmanların önerdiği "egzersiz reçetesi" aslında oldukça basit:
Kas Gücü İçin: Ağırlık makineleri, dambıl veya barbell gibi aletlerle yapılan direnç antrenmanları.
Kondisyon İçin: Tempolu yürüyüş, koşu, yüzme veya bisiklete binme gibi aerobik aktiviteler.
Genel kılavuzlar, haftada en az 150 dakika orta veya 75 dakika şiddetli aerobik egzersiz ile birlikte en az iki gün tüm ana kas gruplarını çalıştıran direnç egzersizi önermektedir.
GELECEK: KİŞİYE ÖZEL "EGZERSİZ REÇETESİ"
Bilim insanları şimdi, "miyokin" adı verilen ve egzersiz sırasında kaslar tarafından salgılanan kanser baskılayıcı molekülleri araştırıyor. Amaç, gelecekte her hastanın kanser türüne, evresine ve tedavisine göre kişiselleştirilmiş, en etkili "egzersiz ilacını" reçeteleyebilmek.
Bu tarihi araştırma, kanserle mücadelede hastaların da kendi bedenlerini güçlendirerek aktif bir rol oynayabileceğini ve doğru egzersiz programlarıyla hem yaşam kalitelerini artırıp hem de hayatta kalma şanslarını yükseltebileceklerini güçlü bir şekilde kanıtlıyor.
