Son dönemde sıklıkla karşılaşılan kalp gribi vakaları, üst solunum yolu rahatsızlıkları sonrası ortaya çıkan bir hastalık olarak dikkat çekiyor. Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Kaya, üst solunum yolu enfeksiyonlarının ardından gelişen kalp gribi vakalarının arttığını belirtiyor. Özellikle COVID-19 pandemisinin etkisiyle, hastalık, daha fazla kişiyi etkiliyor ve zaman zaman ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.

ÜST SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI KALP GRİBİNE ZEMİN HAZIRLIYOR
Boğaz ağrısı, halsizlik, nefes darlığı gibi şikayetlerle başlayan üst solunum yolu enfeksiyonları, kalp gribinin habercisi olabilir. Prof. Dr. Kaya, solunum yolu rahatsızlığını atlatan bireylerin, 10-15 gün sonra göğüs ağrısı, çarpıntı, nefes darlığı ve kalp batması gibi belirtilerle hastanelere başvurduklarını aktarıyor. Özellikle genç erkeklerde 20-50 yaş arasındaki bireylerde bu rahatsızlık daha sık görülüyor.
KALP GRİBİ, KALP KASINI ETKİLİYOR
Kalp gribi, aslında bir kalp kası iltihaplanması (miyokardit) olarak tanımlanıyor. Prof. Dr. Kaya, kalp gribinin, üst solunum yolu enfeksiyonlarının ardından geliştiğini ve hastaların %70-80'inin hastalığı hafif şekilde atlatmasına rağmen, bazı hastaların ölüm riskiyle karşı karşıya kalabileceğini belirtiyor. Özellikle tedavi edilmediği takdirde kalp yetmezliği ve ciddi ritim bozukluklarına yol açabileceğini ifade ediyor.

KALP GRİBİ VE YÜKSEK ÖLÜM RİSKİ
Geçtiğimiz yıl dünya genelinde yaklaşık 2 milyon kişiye kalp gribi tanısı kondu. Ancak yapılan otopsilerde, tüm vakaların yalnızca %1'inin kalp gribi nedeniyle yaşamını yitirdiği belirlendi. Yine de kalp gribinin önemli bir sağlık sorunu olduğunu ve özellikle solunum yolu enfeksiyonları geçiren kişilerin bu konuda dikkatli olması gerektiğini belirten Prof. Dr. Kaya, hastaların kardiyoloji muayenesi olmadan bu belirtilerle geçiştirmemeleri gerektiğini vurguluyor.
KALP GRİBİ TEDAVİSİ VE KORUNMA YÖNTEMLERİ
Kalp gribi tanısı koyulan hastalara, öncelikle istirahat önerildiğini belirten Prof. Dr. Kaya, hastaların kalp fonksiyonlarında azalma gözlemlendiği durumlarda ise kalp ritimlerini düzenleyecek ilaçlı tedavi uygulandığını söylüyor. Aynı zamanda hastaların bağışıklık sistemlerini güçlü tutmaları, sağlıksız alışkanlıklardan uzak durmaları gerektiğine dikkat çekiyor.

KALP GRİBİNİ GEÇİREN GENÇ BİR HASTANIN DENEYİMLERİ
Kalp gribi tanısı konan 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Arın Kıraç, sabah uyandığında göğsünde dayanılmaz bir ağrı hissettiğini ve kalp krizi geçirdiğini düşündüğünü belirtiyor. Hastaneye başvurmasının ardından kalp gribi tanısı almış ve birkaç gün süren tedavinin ardından sağlığına kavuşmuş. Kıraç, kalp gribi hakkında daha önce hiç bilgi sahibi olmadığını ve yaşadığı deneyimi çevresindekilerle paylaştığında herkesin şaşırdığını belirtiyor. Şu anda normal hayatına devam eden Kıraç, sporuna ve egzersizlerine de geri döndü.
KALP GRİBİ İLE İLGİLİ UYARILAR
Prof. Dr. Kaya, kalp gribi tedavisinin başarılı bir şekilde yapılabilmesi için hastaların şikayetlerini göz ardı etmemesi gerektiğini belirtiyor. Üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında herhangi bir kalp ağrısı, göğüs sıkışması ya da çarpıntı şikayeti olan kişilerin zaman kaybetmeden bir kardiyoloji uzmanına başvurmaları gerektiği uyarısında bulunuyor. Ayrıca, kalp gribi geçiren hastaların %15 ila %30'unun, ilerleyen dönemlerde tekrarlayan kalp gribi vakaları yaşayabileceğini belirtiyor.
