Yemeği abartmak gibi dijital ortamı abartmanın da 'dijital obezite' olduğunu söyleyen Alman yazar Gerd Leonhard "Çok fazla sigara ya da kahve içerseniz ölme riskiniz bile var, dijital obezite de bu şekilde. Her şeyin normalini düşünüp sınırlandırmalı. Bazı restoranlarda telefon, tablet gibi mobil eşyalarınızı bir kenara koyup sohbete öyle oturmalı" dedi.
EDA SANĞU
Dünya Sağlık Örgütü’nün açıkladığı verilere göre obezite bütün dünyayı ciddi bir boyutta tehdit ederken, meşhur Alman fütürist ve yazar Gerd Leonhard ise, obezite algısına yeni bir boyut kazandıran bir açıklamaya imza attı. ‘Dijital obezite’ kavramı hakkında konuşan Leonhard, kavramın, yemek yemeyi abartmak gibi dijital ortamda bulunmakta aşırıya kaçmak anlamına geldiğini belirtti. Leonhard, “Bu, sigara veya kahve içmek gibi, ne kadar fazlasını yaparsanız o kadar zarar. Çok fazla sigara ya da kahve içerseniz ölme riskiniz bile var. Dijital obezite de bu şekilde” dedi. Leonhard, Türk Eğitim Derneğinin (TED) düşünce kuruluşu TEDMEM’in ‘Dijital Obezite’ temasıyla dün TED Ankara Koleji İncek Yerleşkesi’ndeki Ata Sahne’de gerçekleştirdiği 5. Uluslararası Eğitim Forumu’nda ana konuşmacı oldu. “Teknolojiye bağımlı hale gelen insanlar dijital obez olmaya razılar mı?” sorusunu yanıtlayan Leonhard, “İnsanlar bağımlı olduklarını kabul ediyor. Her şeyin normalini düşünüp sınırlandırmak gerekli. Bazı restoranlarda telefon, tablet gibi mobil eşyalarınızı bir kenara koyup sohbete öyle oturmanız gerekiyor. Bu çok güzel bir fikir.”
‘DOZUNU AYARLAMAZSAK BİZİ HASTA EDECEK’
TED Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu ise dijital obezitenin dijital içeriklerin aşırı tüketimi sonucu ortaya çıkan bir durum olduğunun vurgulayarak, “Bu konuyla ilgili temel vurgumuz ise zihin şişmanlığıdır. Teknolojinin aşırı kullanımına bağlı olarak bir an bile teknolojiden kopamaz hale gelmek, bizi birer bağımlıya dönüştürüyor. Bu riski ciddiye alıp üstesinden gelme yollarını konuşmazsak dijital obezite hayatlarımızı fiziksel obeziteden bile daha olumsuz etkileyecek” dedi. İki yılı aşkın süredir dünyayı etkisi altına alan Kovid salgınıyla mücadeleye dikkat çeken Pehlivanoğlu, şunları aktardı: “Avcumuzun birinde, hayatımızı kolaylaştıran bir ilaç tutarken, diğerinde, dozunu iyi ayarlamadığımızda bizi hasta edecek diğer ilacı tutuyoruz. Biz bu ilaca dijitalleşme diyelim. Pandemi sürecinde eğitimden sağlığa, ekonomiden siyasete, spordan sanata, aklınıza gelebilecek her alanda tam bir sanal gerçekliğin içine düştük.” Dijitalleşmeye hükmedildiğinde yaşamın kolaylaştığının altını çizen Pehlivanoğlu, “İş tersine döndüğünde ise durum çok iç açıcı değil. Bu yüzyılda insanlara dokunan, ayrıcalıklı, farklı çalışmalar yapan işler ayakta kalmaya devam edecek” görüşlerini aktardı.
