Türkiye’de bu yıl beklenen 740 bin tonluk sofralık zeytin rekoltesi öncesinde, zeytincilik uzmanı oleolog Dr. Öğretim Üyesi Mücahit Kıvrak, kaliteli ürün alımında kritik öneme sahip noktaları paylaştı. Kıvrak, zeytinin kalitesinde üretim yeri, işleme yöntemleri ve depolama aşamalarının belirleyici olduğunu, bu nedenle tüketicinin de bilinçli olması gerektiğini vurguladı.
Tugay: Zeytinlikleri korumak bir kentin değil tüm ülkenin geleceğini korumaktır
Türkiye’nin tarım başarısı! Tam 7 üründe dünya lideri, 22 üründe il üçe girdi
KALİTELİ ZEYTİN TADARAK NASIL ANLAŞILIR?
Dr. Kıvrak, zeytinin kalitesini tadarak anlamak isteyenler için şu tavsiyelerde bulundu:
"Çekirdeklerinden etin tam olarak ayrılması gerekir. Ayrılmazsa hasad zamanı hatalıdır. Çekirdek rengi kahverengi olmalıdır. Kabuk ağızda kolay parçalanmalıdır. Çok kalın ve parçalanmıyor ise kuraklık etkisi olan zeytinlerdir. Tuzluluk fazla ise üst üste yediğinizde gırtlakda yanma yapacaktır. Zeytin ne kadar az tuzlu o kadar iyidir ancak dayanıklılık azalmaktadır. Doğal zeytinler ve az tuzlu olanlar sap dibinden beyazlık yaparlar. Bu beyazlık suda çıkar; zararsızdır. zehirsizdir. Sofralık çeşitler birbirinden farklıdır. Bu nedenle çekirdekleri de farklıdır. Bu farklılık sizi yanıltmasın."

AMBALAJDA ARANMASI GEREKEN KRİTİK DETAYLAR
Tüketicilerin ürünleri ambalajlı ve markalı tercih etmesi gerektiğini belirten Kıvrak, ambalaj üzerindeki hijyen ve güvenlik işaretlerine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Özellikle bombaj yapmış (şişmiş) ambalajların kesinlikle alınmaması gerektiğini vurguladı.
Kıvrak, ambalajlı ürünlerde risk sinyallerini şöyle anlattı:
"Salamuralı ambalajlanmış siyah zeytinlerin, ambalajları açıldığı zaman zeytinin siyah renginin koyu ve açık kahverengi renk tonlarına dönüştüğü görülebilir. Bu doğal bir durumdur. Ancak zeytin, hava ile temas ettikten kısa süre sonra tekrar eski koyu rengine dönmektedir. Bombaj (ambalajı şişmiş) yapmış ambalajlı ürünler alınmamalıdır. Çünkü bu durum, zeytini bozan mikroorganizmaların geliştiğini göstermesi yanında, zeytinin gerekli tatlanma süresini tamamlamamış olduğunu ve hijyen için gerekli olan ısıl işlemden yoksun ya da ısıl işlemin yetersiz olduğunu gösterir. Isıl işlemden geçirilerek konserve edilmiş teneke veya cam kavanozların etiketlerinde pastörize veya sterilize edildiği belirtilmelidir."
Paslanmış veya yırtık ambalajların hijyenik olmayan ortamlarda depolanmış olabileceği uyarısında da bulunan Kıvrak, bu tür ürünlerden kaçınılmasını tavsiye etti.

SALAMURA BERRAKLIĞI VE AÇIKTA SATIŞ KURALLARI
Satın alma sırasında zeytinlerin büyüklüklerinin eşit ve salamura sularının temiz olmasına dikkat edilmesi gerektiğini belirten Kıvrak, açıkta satılan ürünlere yönelik de önemli bir kalite güvencesi detayı paylaştı.
Kıvrak, şunları kaydetti:
"İçi görünür cam veya plastik ambalajlı ürünleri alırken zeytin büyüklüklerinin homojen ve salamura sularının berrak olmasına dikkat edilmelidir. Açıkta satılan zeytinlerin etiketinde zeytin çeşidi ve firma isminin bulunması tüketici açısından bir kalite güvencesi olarak gereklidir. Bu nedenle açıkta satılan ürünün yanında ambalajlı bir örneğinin de bulunması tüketicilerce aranması gereken bir husus olmalıdır."
