Hem Ankara'ya hem de Kastamonu'ya olan yakınlığı ile biliniyor son zamanlarda en çok ziyaretçi alan şehirlerin başında geliyor. “Yeraltı Şehri” ile gelen herkesi büyüyor görenler gözlerime inanamıyor. Hem kolay ulaşılabilirliği hem de özelliği ile yerli ve yabancı turistlerin son gözdesi oluyor.
Türkiye’nin iç kesimlerinde yer alan ve binlerce yıldır tuz elde edilen Çankırı’daki devasa tuz mağarası, sıra dışı yapısıyla ziyaretçilerin ilgisini çekmeye devam ediyor. “Yer Altı Tuz Şehri” olarak anılan bu özel alan, tarihî ve doğal dokusuyla öne çıkarken, ziyaretçilerine hem görsel hem de fiziksel anlamda farklı bir deneyim sunuyor.
GÖRÜLMEYE DEĞER BİR TUZ ŞEHRİ
Çankırı şehir merkezine yaklaşık 20 kilometre uzaklıkta bulunan ve yaklaşık 18 bin metrekarelik kapalı alana yayılan tuz mağarası, adeta yerin altında saklı kalmış bir şehir hissi uyandırıyor. Binlerce yıl öncesine uzanan geçmişiyle dikkat çeken mağarada, tuzdan yapılmış heykeller, sanat eserleri ve tahnit edilmiş hayvanlar yer alıyor. Özellikle 200 yıl önce burada çalıştığı belirtilen bir eşeğin bozulmadan korunmuş hali ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.
ZİYARETÇİ AKINI HER GEÇEN GÜN ARTIYOR
Yer Altı Tuz Şehri’ne ilgi her geçen gün artıyor. Türkiye’nin dört bir yanından gelen misafirler, tuzla kaplı duvarlar arasında gezerken bol bol fotoğraf çektiriyor. Ziyaretçiler arasında İstanbul, Adana, Hatay gibi uzak illerden gelenler olduğu gibi, çevre şehirler olan Ankara ve Kastamonu’dan da oldukça yoğun bir katılım gerçekleşiyor. Kolay ulaşım imkanı sayesinde bu yer, günübirlik geziler için de ideal bir seçenek sunuyor.
SADECE TURİZM DEĞİL, SAĞLIK MERKEZİ
Mağaranın sadece turistik yönüyle değil, aynı zamanda sağlık açısından da faydalarıyla bilindiğini belirten yetkililer, içerideki hava kalitesinin astım, bronşit ve nefes darlığı gibi rahatsızlıklara iyi geldiğini aktarıyor. Yaklaşık 150 metre derinlikte yer alan mağarada, tuzdan gelen doğal ortam sayesinde rahat nefes almak mümkün hale geliyor. Bu da özellikle sağlık turizmi kapsamında ilgiyi artırıyor.
MODERN DOKUNUŞLARLA YENİ YÜZÜNE KAVUŞTU
Geçmişte doğal haliyle kullanılan mağara, yapılan düzenlemelerle birlikte daha işlevsel bir yapıya büründü. Otopark, kafeterya, yürüyüş yolları ve peyzaj çalışmaları ile hem konforlu hem de estetik bir alan oluşturuldu. Çankırı Belediyesi’nin öncülüğünde yapılan bu çalışmalar sayesinde, mağara artık turizmin odak noktalarından biri haline geldi.
ZİYARETÇİLERDEN TAM NOT
Tuz mağarasını sosyal medya ve çeşitli tanıtım platformlarında gören birçok kişi, beklentilerinin fazlasıyla karşılandığını dile getiriyor. Ziyaretçiler, bu atmosferin yalnızca fotoğraflarda değil, bizzat deneyimlenmesi gerektiğini vurguluyor. Daha önce gelenlerin yıllar içinde gözlemlediği gelişim de memnuniyetle karşılanıyor.
DOĞAYLA İÇ İÇE, TARİHLE YÜZ YÜZE
Farklı bir atmosfer arayanlar için, tuzun şekil verdiği bu yer altı dünyası; hem doğaya hem tarihe dokunmak isteyenler için ideal bir kaçış noktası. Yer altındaki serinlik, tuzun kristal yapısıyla birleşince ortaya eşsiz bir ambiyans çıkıyor.