Gökdeniz Karadeniz sessizliğini bozdu! Yıllar sonra gelen açıklama: 'Başarılarım Türkiye'de gündem olmadı'

Gökdeniz Karadeniz sessizliğini bozdu! Yıllar sonra gelen açıklama: 'Başarılarım Türkiye'de gündem olmadı'

2018 yılında tarihi bir törenle Rubin Kazan forması altında futbolu bırakan Trabzonspor'un sembol ismi Gökdeniz Karadeniz, uzun bir aranın ardından sessizliğini bozarak çarpıcı açıklamalara imza attı. Efsane futbolcu, futbol oynadığı dönemde bazı haksızlıklara uğradığını vurgulayarak 'Başarılarım Türkiye'de gündem olmadı...' dedi.

Trabzonspor ve Türk futbolunun efsane ismi Gökdeniz Karadeniz, sessizliğini bozdu. Trabzonspor Dergisi'nden Aytekin Akay ve Furkan Uzun'un sorularını yanıtlayan Gökdeniz Karadeniz, hayatını Trabzonspor'a borçlu olduğunu vurgulayarak dikkat çekici açıklamalarda bulundu.

Karadeniz ekibinin efsane ismi, Rus ekibi Rubin Kazan forması giydiği dönemde bazı haksızlıklara uğradığını belirtirken bordo-mavili ekibin eski başkanı Sadri Şener'in 'Gökdeniz yıldız değil' açıklamasına yıllar sonra yanıt verdi. Bordo-mavili kulübün sembol ismi, Milli Takım formasını terlettiği dönemde Emre Belözoğlu ile yaşadığı tartışma hakkında da çarpıcı ifadeler kullandı.

"RUBİN KAZAN TRABZONSPOR'A JUBİLE MAÇI TEKLİF ETTİ AMA AĞAOĞLU YANIT VERMEDİ"

Futbolu bıraktığı dönemde Rubin Kazan'ın Trabzonspor'a jübile maçı teklifinde bulunduğunu açıklayan Gökdeniz Karadeniz, "Futbolu bıraktığım günlerde Rubin Kazan, bana jübile maçı yapmak Trabzonspor’a teklifte bulunmuştu. Ancak Trabzonspor başkanı Ahmet Ağaoğlu, Kazan’ın bu teklifine cevap vermedi." diye konuştu.

Trabzonspor'un efsane ismi Gökdeniz Karadeniz'den Başkan Ahmet Ağaoğlu'na sert tepki: Kaç tane Gökdeniz Karadeniz çıkarttınız?

"CEM PAPİLA ART NİYETLİYDİ"

2004-2005 sezonunda Kadıköy'de oynanan ve Fenerbahçe'nin 2-1 üstünlüğü ile sonuçlanan Trabzonspor karşılaşması hakkında konuşan Gökdeniz Karadeniz, "Şampiyonluğu kaybettiğimiz maçların en başında bu maç geliyor. Art niyetle yaptığı bir şey varsa zaten aynaya baktığında kendi vicdanı ile karşılaşacak. Hakkımızı helal edip etmememiz çok önemli değil. Ben kendi adıma konuşacak olursam sahaya Fenerbahçe’yi yenmek için çıktım. Yediğimiz gol ofsayttı. Büyük bir hata… Ayrıca o maç penaltımız da verilmemişti. Evet belki hakemin biraz art niyeti vardı. O sezon VAR olsaydı biz şampiyon olacaktık!" dedi.

goko.jpg

"TRABZONSPOR BANA HAYAT VERDİ"

Gökdeniz Karadeniz'in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

Trabzonspor’un bana verdiği en önemli şey futbol ve hayatım. Trabzonspor bizim takımımız, kulübümüz. Trabzonspor olmasaydı belki benim futbola başlangıcım bu kadar iyi olmazdı. Futbolda altyapı çok çok önemlidir. Ben başka bir yerde olsam Trabzonspor'daki gibi altyapı eğitimi alamazdım. Trabzonspor bana her şeyi verirken, bizim de Trabzonspor'a kattığımız şeyler oldu. Doğan çocuklara Gökdeniz ismini veren yüzlerce aile oldu. Bu bile bana çok gurur veriyor. İnsanlar bizi sevmiş ve çocuklarına benim ismimi veriyor. Antalyasporlu Gökdeniz Bayrakdar bu çocuklardan biri. Bana adının konulma hikâyesini anlattı. Ailesi bana olan sevgilerinden dolayı çocuklarına Gökdeniz ismini koymuş. Bu çok gurur verici bir olay. Türkiye'de hangi insanla konuşsam, beni sevdiğini, başarılı bulduğunu söylemesi Trabzonspor'da şampiyonluk kupası kazanamama burukluğumu azaltıyor.

Kazan şehrinden mutlu ayrıldım. Bana yaptıkları jübile, ben ve ailem için gurur verici bir olay. Futbol hayatımı şampiyonluklar yaşayarak, kupalar kaldırarak noktaladım. Geriye dönüp baktığım zaman Trabzonspor'da şampiyonluk kupasını kaldırmayı çok isterdim. En büyük ukdelerimden biri Trabzonspor'da şampiyonluk yaşayamamaktır.

Teknik direktör olarak sahanın içerisinde kalmak istiyorum. Futbolu bırakır bırakmaz Rubin Kazan’da Kurban Berdiyev’in yardımcılığını yaptım. Onunla beraber 5-6 ay çalışma fırsatı yakaladım. Daha sonrasında ailem ve arkadaşlarımla fikir alışverişinde bulundum ve teknik direktörlük yapmak istediğimi herkese söyledim. Teknik direktörlük hayatımda beraber çalışacağım ekip arkadaşlarımı şimdiden belirledim. Ekibimde Türk antrenörler de Rus antrenörler de olacak. Hedeflerimden ilki iyi bir teknik direktör olmak. Bunun için de kendimi eğitiyorum. Alabileceğim tüm eğitimleri almaya çalışıyorum. Türkiye’ye döndüğüm günlerde yardımcı antrenör olabilmek için bilgisine çok güvendiğim iki Türk teknik direktörle görüşmüştüm. Ama ikisi de beni tercih etmedi. Bu da onların kendi tercihleri, saygı duyuyorum. Yurt dışında birkaç alternatif var. Onların üzerine de düşünüyorum. Yorumculuk yapmam içinde teklifler alıyorum. Bakalım zaman ne gösterecek.

BAŞARILARIM TÜRKİYE'DE GÜNDEM OLMADI

Rubin Kazan kulübü bana ve aileme çok değer verdi. Oraya gittiğimde çok büyük bonservis bedeliyle gittim. Çok büyük başarılar elde ettim. Benim kazandığım başarılar Türkiye'de fazla gündem olmadı. İstanbul medyası beni çok fazla gündeminde tutmadı. Oysa yurt dışında ben Trabzon'u değil, Türkiye'yi temsil eden Milli bir oyuncuydum. Rubin'de oynarken, "Tataristan, Türkiye'ye İspanya'dan daha yakın" demiştim. İspanya, Almanya ve Fransa'da oynayan oyuncular o dönem Türkiye'de çok fazla gündem oluyorken biz hiç gündem olmuyorduk. Ligin kalitesi, takımın durumu gibi faktörler de önemli ama başarılara, benim Rubin Kazan'da yaptıklarıma bakıldığı zaman, o dönemin en flaş ve formda Türk oyuncusuydum.

Onlar beni Rubin’in 50. Yılında transfer ettiler. Şampiyonluğa oynamak için çok iyi bir kadro kurmuşlardı. O döneme kadar Rusya liginde Rubin’in herhangi bir başarısı ve kupası yoktu. Bu sadece benle olacak bir şey değil. İyi bir takıma, arkadaşlığa sahiptik. Şehirde şampiyonluğa inanmıştı. Rubin Kazan’ın tarihindeki tüm kupalarda ben varım! Bu yüzden onların beni efsane olarak görmesi doğal ve gurur verici bir durum. Rubin’in altın çağındaki en önemli isimlerden biri benim. Ben ayrıldıktan sonra Rubin başarılı günlerinden uzak kaldı. Ama bu sadece bir dönem. Belki de birkaç sene sonra başka efsaneler çıkartarak eski başarılı günlere geri dönecekler

Milli takıma alınmamak değil. Ben Milli takıma alındım katkı da sağladım. Goller attım, asistler yaptım. Ben şöyle değerlendiriyorum; Fatih, Avrupa’nın önde gelen takımlarından biri olan Zenit’e transfer oldu. İspanya’da Almanya’da sıradan bir takımda oynamaktansa Zenit ve Rubin Kazan’da oynamak bana göre daha üst düzey bir durum. Yapılan başarılar belli. UEFA Kupası şampiyonu oluyorsun, ligde şampiyonluk yaşıyorsun, Süper Kupa’da oynuyorsun, maçın adamı seçiliyorsun…Belki başka bir takıma gitse bu başarılar olmayacaktı.

TRABZONSPOR'DAN DESTEK GÖREREK UĞURLANMAK İSTERDİM

Ben Trabzonspor’un altyapısından yetişmiş Trabzonlu bir oyuncuyum. Trabzonspor’a en fazla bonservis bedeli kazandıran oyuncu da bendim. Trabzonspor kulüp tarihinin o dönem en büyük bonservis bedelini kazandırdım. Trabzon’dan ayrılırken daha iyi uğurlanabilirdim. Biraz daha sevgi görerek uğurlanmak isterdim. Kırgın değilim ama uğurlanmayı da beklerdim. Destek görerek uğurlanabilirdi. Rubin Kazan’da oynarken İstanbul kulüplerinden teklif almama rağmen kabul etmedim. Trabzonspor isterse seve seve geri döneceğimi her zaman belirttim. Sadri Şener başkanın söyledikleri kendisini bağlar. Hakkında çok fazla yorum yapmak istemiyorum.

TRABZONSPOR TARAFINDAN RUBİN’E GELEN CİDDİ BİR TEKLİF OLMADI

Rubin’de oynarken Trabzonspor’daki yöneticiler beni istediklerini söylediler, Trabzonspor adına Rubin’i aradılar. Ben de kendilerine Trabzonspor’un bana ihtiyacı olduğu her dönemde seve seve geri döneceğimi söyledim. Ancak Trabzonspor tarafından Rubin’e gelen ciddi bir teklif olmadı. İstanbul takımlarından ise çok ciddi teklifler gelmişti. Ben o süreçte Türkiye’ye dönmeyi istemediğim için bu teklifleri reddetmiştim. Fakat şunu da söylemeliyim Trabzonspor beni resmi bir teklifle isteseydi o zaman Türkiye’ye dönebilirdim.

TRABZONSPOR'UN BAŞARILI OLMASINI İSTEMİYORLAR

Moskova ile Kazan, Trabzon ile İstanbul’a benziyor. Orada da Rubin Kazan’ın başarılı olmasını, kupalar kazanmasını istemiyorlar. Hem Zenit St Petersburg var hem Moskova’daki takımlar var. Bu takımların hepsi çok güçlü ve değerli kulüpler. Siz Rubin Kazan olarak Rusya’nın ortasından çıkıyorsunuz ve kupalar kazanarak şampiyonluklar yaşıyorsunuz. Bu durum, Moskova’daki takımlar için kabul edilemez bir durum. Nasıl İstanbul ile Trabzon arasında bir rekabet varsa orda da aynı rekabet var. Trabzonspor şampiyon olduğu zaman İstanbul takımları sıkıntı yaşıyor. Bu yüzden de İstanbul takımları Trabzonspor’un başarılı olmasını, kupalar kazanmasını istemiyor, rahatsız oluyorlar. Rusya’da da aynı durum Kazan açısından yaşanıyor. Moskova takımları da Kazan’dan rahatsız oluyor.

KARŞI TARAFIN BÜYÜK BİR HATASI VARDI

Ben hep aynı şeyi söylüyorum. Milli Takım'da tartışma yaşayabiliriz. Bunlar takım içerisinde olan şeyler. Tartışmanın çıkma sebebi çok çocukça bir şeydi, karşı tarafın büyük bir hatası vardı. O dönem Milli Takım'dan belli bir süre izin istemiştim. Ondan sonra da Milli takım konusu benim için kapanmıştı. Çok önemli değil. Tartışılır, barışılır. Milli Takım'da daha fazla hizmet verebilir, daha fazla forma şansı bulabilirdim. Kısmet böyleymiş.

ÖZKAN SÜMER BİR ANSİKLOPEDİ

Özkan Sümer bir ansiklopedi olsa onun için ancak bir şey söylenebilir. Dünyada onun gibi futbol adamı sayısı çok az. Futbol ve hayat bilgisi üst düzey bir insandı. Rusya'daki akil hocam Kurban Berdiyev, Trabzon'daki akıl hocam ise Özkan Sümer'di. Tamamen araştırma, belgesel konusu olan bir futbol duayeniydi. Türkiye'de her takıma parmağı dokunmuştur. Hala onun fikirlerinden yararlanıyoruz. Çok acı bir kayıp ama geriye dönüp baktığımız zaman iyi ki Trabzonlu, Trabzonsporluydu ki bizi Türk futboluna kazandırdı. Onun başkanlık yaptığı dönem boş sözleşmeye imza atıyorduk. Pazarlık yapma gibi bir durumumuz asla olmazdı.

HAMSİK ÖRNEK KARAKTER

İki lider oyuncumuz var. Hugo ve Hamsik. Bu iki oyuncu bizim dönemimizde olsaydı belki biz de çok daha farklı şeyler konuşuyor olacaktık. Hugo ve Hamsik ile beraber oynamayı çok isterdim. Bizim zamanımızdaki en büyük eksiklik buydu. Takım arkadaşlarımız bize bakıyordu. Bizim bakacağımız kimse yoktu. Galatasaray’da Hagi, Fenerbahçe’de Alex vardı. Biz çok küçük yaşlarda sorumluluk aldık. Hamsik’in koştuğu her yer bir ders niteliği taşıyor. Doğru koşu yapabilen bir oyuncu. Profesyonellik anlamında birçok Trabzonlu oyuncuya örnek bir karakter.

ŞENOL GÜNEŞ TRABZONSPOR’UN TARİHİNDE OLAN BİR İSİM

Trabzon gelişen bir şehir. Stadyum, takıma ve seyirciye küçük geliyordu. Bu açıdan bakarsak stadyumun şehrin dışına çıkartılması mantıklı. Ancak ben o stadyumu Hüseyin Avni Aker stadyumu olarak bildim. Benim şahsi fikrim Hüseyin Avni Aker isminin kullanılmasına devam edilmesiydi. Ama baktığımız zaman da Şenol Güneş ismi Trabzonspor tarihinde çok önemli bir yere sahip. Avni Aker de Şenol Güneş’te çok değerli isimler. Şenol Güneş, Trabzonspor’un tarihinde olan bir isim. Trabzonspor’un kazandığı tüm başarılarda onun ismi altın harflerle yazılı. Efsaneyi yaratanlardan biri. Bu isimlerin ismi kullanılmayacak da kimin ismi kullanılacak?

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN