Acıpayam Belediye Başkanı Hulisi Şevkan, ilçede koronavirüs vakaları ile can kayıpları korkutucu boyutlara ulaşınca halkı, belediye hoparlöründen “Hastaneler doldu, yoğun bakımlar yetmiyor” diye uyardı.
Denizli’de koronavirüs vakalarındaki artış devam ediyor. Acıpayam’da artışlar tehlikeli boyutlara ulaşmaya başlayınca, ilçenin Belediye Başkanı Hulisi Şevkan, hizmetleri geçici süreliğine askıya almıştı.
Alınan tedbirlere rağmen hem vakalarda hem de can kayıplarında bir azalma olmadı. Tabloyu gören ve asıl mesleği doktorluk olan Başkan Şevkan, çareyi belediye hoparlöründen halkı uyarmakta buldu.
Şevkan bu kez; “Size bir doktor olarak sesleniyorum. Hastaneler doldu, yoğun bakımlar yetmiyor. Önlem almazsak ölümler artacak” uyarısı yaptı.
“BİR HEKİM OLARAK BENİ DİNLEYİN”
İlçe halkına “Başkanınız olarak değil hekim bir kardeşiniz olarak dinleyin” diye seslenen Başkan Şevkan, salgının çok tehlikeli ve korkutucu boyutlara geldiğini söyledi. Şevkan, şu ifadeleri kullandı;
Daha kötüsünü yaşamamak için dinleyin. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde ve ilimizde korkutucu sonuçlar hızla gelmektedir. Hastanelerimiz artık doludur, yatak kalmamıştır neredeyse, yoğun bakımlar yetmeyecektir.
Sağlık çalışanlarımız da hasta ve yorgundur. Ne hastanelerde, ne de sahada personel yetmemektedir. Solunum cihazına bağlanan hastalarımız bile bir süre acillerde beklemektedir.
“CİDDİ ÖNLEMLER ALINMALI”
Bugün için çok ciddi bir kararın alınması halinde bile mevcut hastaların ancak 2 ay içinde tedavi edilebileceğini anlatan Başkan Şevkan, şunları söyledi;
Ölümler de bu oranda artacaktır. Tez zamanda ciddi tedbirler almazsak ölümler hepimizin canını daha çok yakacaktır. Bu hastalık sadece ileri yaşları etkilemiyor.
Ne yazık ki çocuk ve gençlerimizden de zor durumda olanlar var. Bu daha ürkütücü bir tablodur. Akciğer, kalp ve beyini de tutabilmektedir. Ani kalp krizleri ve felçler meydana gelmektedir. Daha birçok etkisi olduğu ortadadır.
“BİRLİKTE HAREKET ETMELİYİZ"
Kendimizden başlayalım, çare bizdedir, çare elimizdedir. Maske, mesafe ve temizlik altın kurallarımızdır. 15 gün kadar kendimizi kenara çekelim, lütfen evlerden çıkmayalım. Ziyaretleri tamamen durduralım, tarlamıza bahçemize gidelim.
Kalabalık yerlere gitmeyelim, bakkal ve pazarda uzun kalmayın. Pazar yerleri gezilecek yerler değildir. Zorunlu olmadıkça toplu taşıma araçlarına binmeyin, küçük araçta ise 2-3 kişiden fazla olmayın. Kahvehaneler, kafeler, lokantalar gibi yerlere gidip oturmayınız.
Okullar kapandı, gençler ne yazık ki kafeleri doldurdular. Cenaze evlerinde başsağlıkları uzaktan, telefonla dilenmeli. Bire bir temas çok tehlikeli. Berber salonlarında da çok dikkatli olmamız gerekiyor.
