Biz ne anlatıyoruz?

Yıllardır bir gerçeği haykırıp duruyoruz: “İsrail güçten anlar!” 

Fakat ne yazık ki şu anda gücümüz yetmiyor ve bu korkunç zulmü durduracak şeyler yapamıyoruz. Bu da yılgınlığa yol açıyor. Yıllardır Aksa’yı adım adım kaybediyoruz. Ne yazık ki gerçek bu. 

Öyleyse artık “İsrail güçten anlar!” cümlesini cesurca masaya yatıralım.

İsrail ne ki? Bir terör örgütü mü, mafya şebekesi mi, zulüm çarkı mı yoksa gerçekten bir devlet mi? Ne olduğunu bilip ona göre davranalım. Eğer bir devlet olduğunu iddia ediyorsa uluslararası hukukun tüm imkanlarını sonuna kadar kullanalım. Açık ve haklı davamızı gerçek ve ısrarla argümanlarla savunalım. Ticari ve siyasi baskılarla tüm kartlarımızı oynayalım. Bu kartların ne olduğunu siyaset bilimciler uzun uzun anlatıyorlar zaten.

Peki güç ne ki? 

Mesele işte burada kopuyor. Türkiye’de güç denildiğinde yalnızca askeri güç akla geliyor. “Yumuşak Güç” kavramı hâlâ keşfedilmeyi bekliyor. 

İsrail, dünyanın en alıngan ve kırılgan örgütü. Kendi PR’ı için her şeyi yapıyor. Tüm lobi faaliyetlerini, kültür endüstrisini bunun için seferber ediyor. Çünkü bunca zulüm bir meşruiyet alanı bulmadan yalnızca askeri güçle süremez. Yalan haberler, sahte analizler, trajik filmler yayınlamak zorunda.

İşte biz de ne yazık ki bundan henüz anlamıyoruz. İsrail’e gücümüzü yetirebileceğimiz bu alanı devamlı ihmal ediyoruz. Medyayı, mizahı, diplomasiyi, sinemayı, STK’ları ve ressamları yeterince iyi değerlendiremiyoruz. 

Düşman düşmanlığını yapıyor, peki biz ne yapıyoruz?

Eylemlerin, kınamaların işe yaramadığını iddia edenlerden değilim. Eylemlerin, kınamaların bir adım ötesini hayal edenlerdenim. Eylem yapmaya, bildiri yayınlamaya devam ederken buraları da gözden kaçırmayalım diyenlerdenim.

Uluslararası yayın yapan bir twitter mizah hesabının bile İsrail’in façasını çizmek için ne kadar önemli olduğunu unutmayalım. Hanzala çizimlerinin, Mahmud Derviş şiirlerinin bu direnişe ne kadar hayat verdiğini artık fark edelim. Yeni Hanzala üretmek için acilen harekete geçelim.

Dünya kamuoyuna sesimizi duyuracak uluslararası basının, akademi ve kültür alanının eksikliğini derinden hissediyoruz. Anadolu Ajansı bu konuda ivme kazanmış olsa da henüz yeterli aşamaya ulaşmadı. Türkiye’de yazarların ve akademisyenlerin yayınlayacağı bildirilerin dünya çapında oluşturacağı etkileri de artık düşünmemiz gerekiyor.  

Her şeyi yalnızca siyasi iktidar ekseninde okuyup çözmeye çalışıyoruz, İsrail bunun ötesine geçtiği için Aksa’mızı bizden parça parça çalıyor.  

Hiç şüphe yok ki israil güçten anlar, peki biz hangi gücü anlatıyoruz?

YORUMLAR (6)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
6 Yorum