Z Raporu

Bir yılı devirdik. Bir on yılı da devirdik Nasıl demeli şimdi?

“iki gözüm seneler geçiyor

gönül ektiğini biçiyor.”

Belki de böyle.

Peki biz ne ektik, ne biçiyoruz? 2010’lu yıllara bakıyorum, zor geçti ülke adına. Büyük badireler atlattık. Belki de atlatamadık, geçiştirdik. Kültür sanat meselesini önceki on yıllarla karşılaştırmaya yaşım yetmiyor, o yüzden bir yorum yapamıyorum.

2010’lu yıllarda kültür anlamında büyük kırılmalar olduğuna şahit olmaya yetti yaşım. Gezi Parkı’nın, Mavi Marmara’nın, 15 Temmuz’un ve daha nice koca olayın kültür sanatı nasıl etkilediğini tartışmamız gerek. Teknolojinin değiştirdiği bakış, şiirimizdeki yenilenme ve yeni kuşağın eserleri de ciddi anlamda ele almamız gereken başlıklar. Bu anlamda kapsamlı bir çalışma hazırlığındayım, inşallah yakın zamanda sizinle paylaşacağım.

Kitaplığımın önünden yazıyorum bu yazıyı. Şiir için iki kitap özellikle dikkatimi çekiyor. Birhan Keskin’in Fakir Kene’si ve Süleyman Çobanoğlu’nun Tamgalar’ı. 2010’lu yıllarda büyük okunma sayılarına ulaştığı için çok sevindiğim iki kitap. Poetik, politik olarak birbirine son derece uzak olan bu iki şairin de çok tutması Türkiye için bir umuttur.

Dergilerime bakıyorum sonra, 2011’de kurulup 2019’da kapanan İtibar Dergisi 2010’lara damga vuran bir dergi oldu. Büyük işti. İbrahim Tenekeci’nin gayretleri şiirimizde yeni bir yol oluşmasına büyük bir katkı sağladı. Allah razı olsun. Şimdi Muhit Dergisi ile dönüyor, hayırlı olsun.

Dergiciliğin büyük bir ivmeyle büyüdüğünü söyleyebilirim. Gençler arasında dergi çıkarmak, dergi takip etmek geleneği büyüyor. Üstelik bunların ciddi bir bölümü edebiyat dergisi artık. Bu ilginin büyümesi şüphesiz ki, Dergiler Birliği’ne yıllarca emek veren ve dünyadaki tek dergi fuarına istikrarlı bir şekilde öncülük eden Asım Gültekin’in gayretleri sayesinde oluyor. Bu ilginin hızla büyümesinin ne kadar büyük bir şey olduğunu henüz fark edemeyenler var, 10-20 yıl sonra mutlaka fark edecekler.

Dergiler, hayat damarlarıdır. Tartışmalar orada akar, değişim oradan başlar ve gelişim orada olur. Gençlik dergileri ise asıl heyecanın aktığı yerdir. Onlardan birisi olan Serçe, dört yıldır binbir emekle devam ediyor, son zamanlarda biraz aksatsak da yeni sayımız baskıya girmek üzere, buradan duyurmuş olalım.

Gençlik dergiciliğinin genele göre daha hızlı büyüdüğünü söylemek mümkün. Ketebe Piyan, Hark, Araf, Hancı, Vurgu gibi dergiler de 2010’larda gençlerin çıkarmaya başladığı değerli dergilerden bazıları.

Tabii bu güzel doğumlar kadar üzücü vefatlar var. Onları da anmak lazım. Ahmet Erhan, Nuri Pakdil, Enver Ercan, Ülkü Tamer, Gülten Akın, Küçük İskender, Didem Madak, Bahattin Karakoç, Abdurrahim Karakoç, Neşet Ertaş ve Cemal Safi 2010’larda kaybettiğimiz şairler. Allah hepsine rahmet etsin, bir çoğunun ismi ölümünden sonra daha çok duyuldu, ne kadar üzücü.

2020’ler şiirimizin, sanatımızın, kültürümüzün daha da büyüdüğü yıllar olur inşallah. Bunlar büyüdükçe ülkemiz de dünyamız da daha güzel bir hal alacaktır.

Beslersek büyür, okursak yazılır.

Tabii bu yıllar, tarihler falan ayrı bir mesele. Bize, günün sonunda muhasebe etmek, sabahları daha iyisi için dua etmek öğretildi. Bir günümüz diğeriyle aynı olursa zarardayız diye büyüdük. Bir yılımız diğeriyle aynı olmasın diye de Z raporu almaya ihtiyaç duyuyoruz. Bu benim Z raporumun bir kısmıdır.

Siz de Z raporunuzu almayı unutmayın lütfen.

YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
1 Yorum