Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna ordusu çatısı altındaki Azov Taburu’nda yer alan birkaç yüz Neo-Nazi’den hareketle, bütün Ukrayna ordusu ve devleti Nazilerin güdümündeymiş gibi bir algı oluşturmaya çalışıyor ve “Ukrayna’yı Nazilerden arındırmak”tan dem vuruyor.
O Neo-Naziler, hiç şüphesiz, Ukrayna ordusu ve devleti için utanç vesilesidir.
Şüpheli olan, Putin’in Neo-Nazizm’e tepkideki samimiyetidir.
Şüpheli dediğime bakmayın, aslında Putin’in bu konudaki samimiyetsizliği de şüphesiz.
Azov Taburu’nun silahlarının namluları Rusya’ya değil Ukrayna’ya yönelseydi, Putin baş tacı ederdi o taburu.
Neo-Naziler için bir cazibe merkezi olan -ve birçok mensubu sosyal medyada Nazi üniforması yahut başkaca Nazi sembolleri ile poz veren- Wagner Grubu’nu baş tacı ettiği gibi.
***
Putin’in Rusya’sı, Avrupa’daki Neo-Nazi / Neo-Faşist hareketleri de baş tacı ediyor.
Bir Rus bankası, 2014’te Fransa’nın önde gelen ırkçı partisi Ulusal Cephe’ye (şimdi Ulusal Birlik) 9 milyon avro kredi verdi…
2015’te Rusya’nın St. Petersburg şehrinde düzenlenen Uluslararası Rus Muhafazakâr Forumu’nun katılımcıları arasında Almanya Nasyonal Demokratik Partisi (Neo-Nazi), İtalyan Yeni Güç Partisi (Neo-Faşist) ve Yunan Altın Şafak Partisi (Neo-Nazi) temsilcileri de vardı…
Putin’in partisi Birleşik Rusya, Neo-Nazizm’le irtibatları malum olan Almanya İçin Alternatif ve Avusturya Özgürlükçü Partisi ile alenen iş tutuyor ve hatta 2016’da Avusturya Özgürlükçü Partisi ile resmen iş birliği anlaşması imzaladı…
Vs. vs. vs…
Ha, Sovyetler Birliği zamanında kurulan DOSAAF (Ordu, Hava Kuvvetleri ve Donanma İle İşbirliği İçin Gönüllüler Cemiyeti) bünyesinde St. Petersburg’da düzenlenen paramiliter eğitimlere Almanya’dan -Almanya Nasyonal Demokratik Partisi’nin yan kuruşu Genç Nasyonalistler’e ve Üçüncü Yol Partisi’ne mensup- Neo-Nazilerilerin de katıldığı iddiasını zikretmeden geçmeyelim.
***
Nazizm’le mücadele, öyle mi?
Hadi oradan!
