37,5 milyar doların hesabı
Kredi derecelendirme şirketleri not kırarken en büyük gerekçe olarak Türkiye’nin yabancı sermaye ihtiyacını gösteriyor. Yani yüksek cari açığı kapatacak yabancı sermaye riskine dikkat çekiliyor.
Türkiye, eskiden yüzde 7,0 büyüme oranında enerji dışında cari açık vermeye başlardı. Oysa IMF-Derviş programına sıkı sıkıya bağlı kalmamız sonucu büyüme gücümüzü kaybederek artık yüzde 3,0-4,0 büyüme aralığında enerji dışında da cari açık veriyoruz.
Cari açığın en büyük kalemi ise enerji ithalatından geliyor. Enerji ithalatında da en büyük kalem doğalgaz ithalatına ödenen faturadan oluşuyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TUIK) verilerine göre 2016 Ocak-Ağustos döneminde enerji ithalatı toplamı 17.419 milyon dolardır. Bu faturanın 1.643 milyon doları ithal kömür; 4.929 milyon doları petrol; 765 milyon doları sıvılaştırılmış gaz; 131 milyon doları elektrik ve 9 milyar 951 milyon doları ise “gizli” veri olarak boru hatlarından ithal edilen doğalgaz faturasıdır.
Hazine Müsteşarlığı verilerine göre ise doğalgaz fiyatları şu şekildedir ($/mmbtu):
2013: 11,8 USD
2014: 10,1 USD
2015: 7,3 USD
2016: 4,5 USD (Ocak-Temmuz)
***
Dikkat ederseniz doğalgaz fiyatları 2013 yılından 2016 yılına 11,8 dolardan 4,5 dolara, yani yüzde 61,9 düşmüş durumdadır.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) verilerine göre, Türkiye 2013 yılında boru hatları üzerinden 35.484 milyon sm3 doğalgaz ithal etmiştir. Ödenen fatura ise 35 milyar 680 milyon dolardır.
2014 yılında 41.981 milyon sm3 doğalgaz ithalatına ise 34 milyar 766 milyon dolar ödenmiştir.
2015 yılında ise 40.778 milyon sm3 doğalgaz ithalatına 23 milyar 425 milyon dolar giderken, 2016 (Ocak-Temmuz) döneminde 21.702 milyon sm3 doğalgaz ithalatına 8 milyar 647 milyon dolar ödenmiştir.
Şimdi basit bir hesap yapalım: Yılda aynı miktarda, yani 40.000 milyon sm3 doğalgaz ithal ettiğimizi (boru hatları üzerinden) varsayarsak yıllar itibari ile ithalat faturası ne olacaktı?
2013 yılında 40 milyar 220 milyon dolar
2014 yılında 33 milyar 125 milyon dolar
2015 yılında 22 milyar 978 milyon dolar ve
2016 yılı tamamında 15 milyar 938 milyon dolar doğalgaz ithalatına para ödemiş olacaktık.
Bu basit hesaba göre 2013 yılından 2016 yılı Temmuz ayına göre doğalgaz ithalat faturasında toplam 37,5 milyar dolarlık bir fatura düşüşü yaşanmış oldu. (2014= 7.096 milyon dolar; 2015= 17.242 milyon dolar ve 2016= 13.185 milyon dolar)
Daha basit anlatımla ifade edelim: EPDK ve TUIK verileri üzerinden Ocak-Temmuz rakamları şu şekildedir:
2013: İthal edilen doğalgaz 20.299 milyon sm3. Ödenen fatura 20.577 milyon dolar
2016: İthal edilen doğalgaz 21.702 milyon sm3. Ödenen fatura 8.647 milyon dolar.
Dikkat ederseniz 2016 yılında 1.403 milyon sm3 daha fazla doğalgaz ithal ettik; ama ödediğimiz fatura 11 milyar 930 milyon dolar daha az oldu. Eğer 2016 yılında da aynı miktarda doğalgaz ithal etseydik faturamız 13 milyar 185 milyon dolar daha az olacaktı.
***
Şimdi bir diğer soruna geçelim. Deniliyor ki “doğalgaz ithal eden BOTAŞ geçmişte zararına satış yapıyordu. Şimdi fiyatlar artınca birikmiş zararını kapatıyor”.
BOTAŞ Bilançosuna bakalım :
2013: Net satış: 32.796 milyon TL; Satış Maliyeti: -32.785 milyon TL; Faaliyet zararı: -68 milyon 235 bin TL
2015: Net satış:37.102 milyon TL; Satış Maliyeti: -34.639 milyon TL ; Faaliyet karı: 2 milyar 357 milyon TL.
Nakde yakın toplam varlık: 11 milyar 303 milyon TL; Kısa vadeli borç toplamı: 8 milyar 966 milyon TL; Öz varlık: 9 milyar 961 milyon TL ve birikmiş zarar: -980 milyon TL
Evet, birikmiş zarar sadece 980 milyon TL (2014: -392 milyon TL)
***
Gelelim vatandaşa satılan doğalgaz fiyatına TUIK verilerinden bakalım:
Ocak 2013: 1,0557 TL
Ocak 2014: 1,0703 TL
Ocak 2015: 1,1689 TL
Ocak 2016: 1,1936 TL
İthalat fiyatı yüzde 61,9 düşen doğalgaza yüzde 13,0 zam yapılmış. Ama asıl sorun 2015-2016 yılında fiyatlar çok daha hızlı düşerken yapılan zamlarda olmuş.
Enerji politikasında bir başarıdan bahsedecek olursak önce dünyada düşen fiyatları -ucuzluğu yurt içine yansıtmamız gerekiyor. Aksi halde 37,5 milyar dolara ne oldu diye hep beraber düşünmemiz gerekir.