Psikolojik zafer
Fenerbahçe derbisinden Kadıköy’den zorlu bir puanla dönen Galatasaray için Rams Park’ta Samsunspor’u ağırlamak, zirvedeki liderliği pekiştirmek adına psikolojik ve taktiksel açıdan hayati bir eşikti. Zira son haftaların en formda takımlarından biri olan Karadeniz temsilcisi Samsunspor, ligin dişli rakiplerinden olduğunu gösteren sonuçlara imza atmıştı. Sarı-Kırmızılılar, uzatma dakikalarında iki kez kabusu yaşayıp, son düdükten hemen önce gelen Victor Osimhen imzalı golle 3-2 kazanarak, sadece üç puanı hanesine yazdırmakla kalmadı, şampiyonluk yolunda tarihi bir karakter testi verdi.
Teknik direktör Okan Buruk, Fenerbahçe derbisinin yorgunluğunu göz ardı ederek, kazanma iştahını ön planda tutan bir hamleyle, o maçın ilk 11’ini sahaya sürdü. Bu karar, takımın oturmuş düzenine olan güvenin bir göstergesiydi. Ancak bu dizilişteki zorunlu mevkii değişiklikleri, maçın teknik analizi açısından ilk yarıda başarı, ikinci yarıda ise risk teşkil eden kilit noktaları oluşturdu.
Savunma hattındaki zorunlu revizyonlar, maçın başında Galatasaray’ın en büyük riskiydi. Sakatlıklar ve cezalar nedeniyle alışılagelmiş stoper tandeminin bozulması, yeni bir kurguyu zorunlu kıldı. Davinson Sanchez’in mecburen sağ beke çekilmesi ve savunmanın göbeğinde tecrübeli Mario Lemina’nın yer alması, Okan Buruk’un zoraki ama zekice tercihleriydi. Lemina, stoperdeki geçici rolünde derbide olduğu gibi Samsunspor’un golcü forvetine adeta bir set çekerek, takımın ilk yarıdaki güvenliğini sağladı.
Maçın ilk yarısı, bir süredir beklenen Leroy Sane’nin adeta sahayı ateşe verdiği anlara sahne oldu. Samsunspor Başkanı Yüksel Yıldırım’ın maç öncesi beyanatı, ne kadar yerinde bir öngörü olduğunu gösterdi. Sane, özellikle Lucas Torreiraile girdiği hızlı verkaçtan sonra, topu kaleye nişanlarken estetik ve teknik mükemmelliği birleştiren nefis bir golle maçın perdesini açtı. Ardından, ceza sahası içine çalımlarla sızan Sane, topu müsait pozisyondaki Victor Osimhen’e ustaca servis etti. Osimhen, bu nefis asisti geri çevirmedi ve skoru 2-0’a getirerek takımını rahatlatan golü kaydetti. İlk yarı, Galatasaray’ın şov yaptığı ve skora tamamen hakim olduğu anlarla geçti.
Okan Buruk, ikinci yarıya zorunlu bir değişiklikle başladı. Savunmanın kilit ismi Lemina’nın sakatlanarak oyundan çıkması ve yerine genç yetenek Arda Ünyay’ın girmesi, savunma kurgusunu bir kez daha bozdu. Lemina'nın yokluğuyla beraber Galatasaray durmuştu. İlk yarının dominant futbolu yerini tempodaki düşüşe ve topu rakibe bırakmaya bıraktı.
Samsunspor, bu durgunluğu iyi değerlendirdi. Çoklu adamla hücuma gelmeye başlayan konuk ekip, özellikle genç ve tecrübesiz Kazımcan Karataş’ın savunduğu kanadı hedef aldı. Buradan üst üste bindirmelerle tehlike yaratan Samsunspor, beklenen ilk golü bu kanattan bularak skoru 2-1’e getirdi. Galatasaray, yediği golden sonra Torreira liderliğinde yeniden dengeyi kursa da, ikinci yarıdaki genel yorgunluk ve Lemina'nın eksikliği hissediliyordu.
Maçın ilerleyen dakikalarında Okan Buruk, performansıyla eleştirilen İlkay Gündoğan’ı oyundan alarak, sakatlık sonrası ilk kez forma giyen Yunus Akgün’ü sahaya sürdü. Bu hamle, hücuma taze kan getirse de, Samsunspor’un iştahı dinmedi.
Galatasaray, maçın son anlarına 2-1 önde girmesine rağmen, uzatma dakikalarında yaşadığı bir anlık konsantrasyon eksikliği ile şok yaşadı. Samsunspor, inanılmaz bir baskı kurarak son saniyelerde skoru 2-2'ye getirdiğinde Rams Park’ta derin bir sessizlik oluştu. Taraftarlar ve teknik ekip, hayati iki puanın kaybedildiği düşüncesiyle yıkılmıştı.
Ancak futbol, bazen inanılmaz senaryolar yazar. Bu şokun ardından, bitime saniyeler kala, Victor Osimhen yeniden sahneye çıktı. Nijeryalı golcü, pes etmeyen karakteri ve inanılmaz hızıyla ceza sahası içinde yakaladığı fırsatı, estetik ve teknik mükemmellikle birleştirerek nefis bir gole imza attı! Bu gol, sadece skoru 3-2'ye getirmekle kalmadı, tribünleri ve takımı adeta yeniden canlandırdı.
Ligde son dört maçta galibiyet serisini yakalayamayan Galatasaray, bu güçlü Samsunspor karşısında uzatmalarda iki kez dibi görüp, zirveyi son saniyede söküp alarak, hayati üç puanı hanesine yazdırdı. Bu galibiyet, sadece puan tablosu için değil, takımın psikolojik dayanıklılığı ve şampiyonluk karakteri için de paha biçilmez bir öneme sahip. Okan Buruk ve öğrencileri, bu dramatik zaferle zirvedeki yerlerini perçinlediler.
