Soğaaannn... patateeeesss!!

Tekrar edelim: Kara kış bizi bekliyor.

Önce buğday üzerinden örneği verdik. Geçen yıl ağustos ayında 2,03 olan tarla fiyatı bu yıl 6,81 liraya yükselmiş durumda. Tarlada yükselen buğday fiyatı sofrada ekmek fiyatını vuruyor.

İTO ölçümlerine göre İstanbul’da temmuz ayında %4,22 artış gösteren ekmek ve tahıllar ağustos ayında da %8,3 gibi muazzam artış daha yaşadı. TÜİK ise ağustos ayında ekmek ve tahıllar grubunun %4,08 artış yaşadığını açıklamıştı.

Kısaca Tahıl Koridoru da bize çare olmadı

***

Dün TÜİK ağustos ayı tarla fiyatlarını açıkladı. Tarım ürünleri aylık bazda %4,34 düşüş göstermesine rağmen yıllık fiyatı artışı hala %142,42 düzeyinde. Ama yine de ağustos ayındaki fiyat düşüşü önemli.

İyi ama fiyatlar nerede düştü; nerede yükseldi? Önümüzdeki kara kışa hazırlanmak açısından önemli...

Gelin detaylara bakalım: Ağustos ayında tarla fiyatları %4,34 düştü ama fiyatı yükselmeye devam eden ürünler neler? (Aylık ve (yıllık))

Kuru Baklagiller %3,06 ve alt ürünler:

Nohut %8,02 (yıllık %143,1); Kuru fasulye %1,91 (yıllık %92,6); Yeşil mercimek %19,32 (yıllık %165,8); Ayçiceği %3,50 (yıllık %108,3); Çeltik %6,88 (yıllık %196,3); Taze fasulye %4,90 (yıllık %135,5)

Ve asıl nokta: Kök, soğansı veya yumru sebzeler %13,91 yükselirken alt ürünlere bakalım:

Kuru soğan %18,94 (yıllık %340,4); Sarımsak %11,66 (yıllık %62,8) ve patates %3,75 (yıllık %451,0)

***

Fiyatı düşen ürünler ise genellikle sebze diye tarif edeceğimiz türler. domates örneğini verelim: Ağustos ayında tarla fiyatı %30,25 gibi muazzam düşüş yaşadı. Biber, kabak gibi diğer ürün fiyatlarında da düşüş yaşandı. Ama bunlar mevsimsel ve sadece bir aylık olarak etkisini gösteriyor.

Uzun süreli temel gıda ürünlerinde fiyat artışları ise kalıcı bir soruna işaret ediyor.

Umarım bu kış için iyi bir hazırlığımız vardır. Aksi halde soğanı patatesi yeniden kuyruklarda almaya başlayabiliriz.

KONUT VE ARABA FİYATLARI

Konut fiyatlarında ve satışlarında yaşanan gerileme benzer şekilde araba fiyatlarında da görülüyor. Yatırım aracı ihtiyacı giderilmiş olduğundan yeni talep artık gelmiyor.

Özellikle konut konusunda ülkemizin aslında büyük bir ihtiyacı olmamalı. Hele uzun vadede artık konut bir temel sorun bile olmaktan çıkabilmeli...

Ama nasıl?

Bakın ülke nüfusu çok geçmeden yavaşlayacak ve gerileyecek. Çünkü ülkemizde doğum sayıları öyle düştü ki, ileride nüfus artışı yerine gerileme bile yaşanacak.

Tek bir durum bunu bozuyor: Yabancılar

Türkiye’de yaklaşık 10 milyon civarı yabancı olduğu hesaplanıyor. Bu sayı nereden bakarsanız bakın 3 milyon civarı konutun bizim dışımızda kullanımı anlamına geliyor.

Seçimlerde yönetim değişimi halinde ülke genelinde uygulanacak olan göçmen politikası orta-uzun vadede konut ihtiyacını azaltacağı gibi konut fazlalığı bile oluşturacaktır.

Bütün mesele kısa vadeli çözüm arayışında. Onu da sosyal konutla çözemeyeceğimizi veya yeni konut yapımı ile aşamayacağımızı söyleyebilirim.

Köye dönüşten tutun da yeni eğitim sistemine kadar bir bütüncül paket gerekiyor. Ama bunu mevcut yönetimin aklına bile getirmesi beklenemez. Tercihi vatandaş yapacaktır... Bekleyip görelim.

YORUMLAR (21)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
21 Yorum