Sahi ne oldu sizin “Spor Kulüpleri Yasası”?..

Bizde adalet var, para yok... Sizde ise para var adalet yok” demişti Cemil Çiçek bir konuşmasında... 

Adalet Bakanı’ydı, sitem ettiği şahıs da merhum Kemal Unakıtan’dı, Maliye Bakanı’ydı... 

Bakanlıklar, bütçeden yeterli pay alabilmek için yarışırken, harcama limitlerini tesbit edip bildirirken, proje üzerine proje sunarken Maliye Bakanlığı’ndan daha fazlasını isterler... 

Bilirler ki istediklerini alamayacaklar ama hiç değilse fazla fazla gösterdiklerinden kısarak versinler, en azından yılı aksaksız tamamlayabilsinler... 

***

Her bakanlık farklı bir şey beklerken, Maliye Bakanlığı da elindeki kaynakları belli kriterlere göre dağıtır.  

Çünkü Maliye’nin kasasındaki para da bellidir... Öyle abartılmış rakamlara verilecek parası yoktur... 

Burada öncelikli projeler, yıl içindeki program ve yatırımlar hesaba katılır, genelde de geleneksel bütçeleri, aynı oranda dağıtılmaya devam eder... 

***

Mesela AK Parti iktidarına kadar Milli Savunma hep ilk sıradayken. Milli Eğitim, ilk defa en çok bütçeyi alan bakanlık  olmuştur... 

E Adalet Bakanlığı da çok önemlidir, ciddi reform  ve “şeffaf yargı” vaadleriyle gelen bir iktidarın ilk Adalet Bakanı da haklı olarak çok daha iyi bir bütçe istemektedir...  

Üstelik dünyanın en büyük adalet sarayları da bakanlığın uhdesinde inşa edilecektir... Çok ciddi bütçelere ihtiyaç vardır... 

TBMM Genel Kurulu’nda bütçe görüşmeleri yapılır her yıl sonunda, nihai karar verilir. Bütün bakanlıkların bütçeleri kesinleşir.  

Adalet Bakanlığı bütçesi görüşülürken Bakan Cemil Çiçek konuşur, kürsüden Hükumet sıralarında oturan Maliye Bakanı merhum Unakıtan’a bu meşhur, özlü sözleri söyler... 

***

Biz daha sonra TBMM Başkanlı’ğı da yapan siyasetimizin büyük ustalarından Cemil Çiçek gibi vecizelerle maksadı ifade edemiyoruz. Ne fikrimiz o genişlikte, ne de  kalemimiz bu kudrette... 

Ancak yazıyoruz çiziyoruz, dilimize tüy bitiyor ama bir türlü şu sporumuzu yönetenleri gayrete getiremiyor, temel icraatları yaptıramıyoruz... 

Yıllar önce yapılmış tesislerde kurdele kesmek, şampiyonlarla fotoğraf çekilmek, tabii ki mümkün.  

Bir başarı olursa bunu paylaşmak, mutluluğunu yaşamak, ülkesi adına gururlanmak için her türlü şölene, törene, nümayişe, şova da eyvallah... 

Ama biraz da sporun temel meselelerini çözmek, ihtilafları ortadan kaldırmak, acil ihtiyaçlarını gidermek yeni ve büyük projeleri hayata geçirmek gerekmiyor mu? 

***

Bakın Olimpiyatlar ve Paralimpik Oyunları geldi çattı. Ağustos ve Eylül aylarında madalya sıralamasında bırakın Almanya’yı, İngiltere ve Fransa’yı...  

2016’da Rio Oyunları’nda olduğu gibi kardeş ülkeler, Azerbaycan ve Kazakistan’ın yine gerisinde kalırsak bunu halkımıza nasıl izah edeceğiz?.. 

2 Olimpiyat önce çok gerimizden gelip, çok ilerimize geçen bir kardeş ülkeyi de mi örnek alamayacağız veya görmezlikten geleceğiz?.. 

Hadi madalya sayımızı 8’den 15’e çıkardık, dağıtılacak 950 madalyadan aldığımız payı, genel tabloda halkımıza göğsümüzü gere gere gösterebilecek miyiz? 

Bakın beyler, Tokyo’ya, madalya aldığımız ve alabileceğimiz pek çok branşta, şampiyonlarımızın sorunlarını çözemeden ve yine sümenaltı ederek gidiyoruz... 

Ve orada onlardan yine madalya bekliyoruz..   

***

Peki ya diğerleri?..  

Mesela, kulüplerin, lüzumsuz transferlerle borç batağına  daha da saplanması... Simsar başkan ve simsar yöneticilerle, simsar hoca ve simsar menacerler eliyle borç üstüne borç eklenmesi...  

Sonra bunları devlete yıkıp halka,  ekonomiye, sanayiciye, yatırımcıya hayvancılığa kobilere dağıtılması gerekirken, kulüplerin borçlarına  aktarılması... 

Tüyü bitmemiş yetimin hakkının kendini bilmez bir kaç maceracı, tüccar yöneticinin oynadığı kumara kaptırılması...  

Bunların hiç birinden de hesap sorulmadan aramızda kulübünü en çok batıran başkan veya yönetici sıfatıyla ödüllendirilmiş olarak dolaştırılması...  

***

Oğlunu, damadını veya bir yakınını, çalıştırdığı kulübün tek menaceri yapıp hocalığın dışında her türlü dalevereyi çevirip kirliliğin assolisti olmuş teknik adamları,  asli görevine döndürecek bir formülünüz var mı? 

Adalet adalet deyip de sezon boyu kavga eden, kendi başarısızlığını örtmek için bunu hakemlere yıkan, fütursuz demeçlerle liglerin sağlığını bozan ve futbolu kaosa sürükleyenlere bir yaptırımınız olmayacak mı? 

***

Kulüplerin kendi özkaynaklarını ihmal etmesi. Yetenekli gençleri görmezlikten gelmesi...  

Hiç yararlanamadığı, çok sıradan bir oyuncuya verdiği paraları altyapıdaki hoca ve futbolculardan esirgemesi... Gençlerini kümeslerde yaşamaya mahküm etmesi... 

Bu savurganlığın bir  yaptırımı olmayacak mı? Kulüpler, altyapıya, tesis ve imkan olarak yatırım yapmaya mecbur edilmeyecek mi?...  

Bütün yanlışlıkları giderecek ve ideal olanı sağlayacak bir mekanizma devreye sokulmayacak mı?.. 

Yani işin özeti Spor Kulüpleri Yasası devreye girmeyecek mi? 

***

Biz yıllardır göreve gelen ve hiç bir icraat yapmadan giden, sadece şov yapıp başkalarını kandırdığını zannedip kendini tatmin eden yönetici tiplerinin bu kanunu çıkarabileceğine inanmamıştık zaten... 

Bu konuda ne niyetleri, ne yürekleri, ne de cesaretleri vardı... Sadece “dostlar alışverişte, devlet büyüklerimiz de icraatta görsün” diye oyaladılar, oyalandılar ve gittiler...  

Gidenleri hatırlayan yok, gelenlerden de beklenti yok... Bu tam da tam sporu kendi çıkarları için kullananların işine gelen bir durum.  

***

Aynı senaryoyu izlemekten bıktık, riyakarlıktan başka bir işe yaramayan oyuncularını da...   

Vaadler, vaadler ama  icraat hakgetire. Vaadedip de yapamayanlardan hesao sorulmadı ki, yeni vaadedenler de sözünü tutsun....  

Çıkaracağınıza zaten hiç inanmamıştık. Yanılmadık da... Yanıltmadığınız için de teşekkürler.  

Ne demişti Cemil Bey, “Bizde adalet var, para yok. Sizde para var, adalet yok”.  

İşte onun gibi bir şey: 

“Para  var, icraat yok. İmkan  var insaf yok. Mazeret var, sevgi yok”...

YORUMLAR (3)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
3 Yorum