Kılıçdaroğlu ne yapmak istiyor?

Aslında çok zor değil, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ne yapmak istediğini anlamak. Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı olmak istiyor. Bunun için de aralıksız bir kampanya yürütüyor.

Aslında malumun daha bir ilan edildiği zaman bundan bir ay kadar önce CHP grup toplantısında Kılıçdaroğlu’nun “Ya bana katılın, ya yolumdan çekilin.” çıkışı idi. CHP lideri bu mesajı kime verdi, hangi toplantıdan çıkarken hazır konuşmasını yapmaktan vaz geçip bu sözleri söyledi ayrı konu. Kamuoyundaki genel algı ben adaylık yolunda yürüyorum, önümde duracaksanız baştan çekilin mesajı oldu.

CHP liderinin en büyük muhalefet partisi olarak böyle bir hedefinin olması gayet de meşru olabilir. Kaldı ki demokratik bir sistemde her şeyden önce anayasal bir haktan bahsediyoruz.

Bu hakkı kullanmaya kararlı görünen Kılıçdaroğlu’nun en başlarda belediye başkanlarının sivrilmesini önlemek için taktik olarak algılanan tutumu her attığı adım ile bir stratejiye evirildi. Stratejiler kutsal metinler değildir ve elbette yolda değişebilir ama görünen yolun sonundaki hedef belli.

CHP lideri bu hedefe ulaşmak partide kendi dışında başka bir figürün öne çıkmasına imkân sağlayacak ortamlara da mesafeli duruyor. En son İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na ceza kararı çıkması üzerine hemen İstanbul’a gitmesi, partisinin il binası önündeki toplantıda Kaftancıoğlu’nu hem sahiplenmesi hem de konuyu kendi adaylığı için İstanbul mitingine bağlaması, SADAT ziyareti ile Kaftancıoğlu kararının neredeyse hiç tartışılmadan gündemin farklı bir noktaya akması sayılabilir.

İstanbul mitingi ise doğrudan Kılıçdaroğlu’nun adaylık ilanı idi. Partiden ne il başkanı ne belediye başkanları meydana hitap etmedi. Hatta Ankara’da konuşulanlar Kılıçdaroğlu’nun çok net olduğu yönünde.

En sonda da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim sonrasında kaçacağını söylediği videosu yine gündemi belirledi. Öyle ki normalde her iddiaya cevap vermeyen Cumhurbaşkanlığı ve AK Parti sözcüleri devreye girip Kılıçdaroğlu’nu hem yalanladılar hem de Erdoğan’ın Kılıçdaroğlu’na dava açması gündemde.

Bunların Türkiye gibi kutuplaşmış, her konuyu sert bir zeminde tartışan bir ülkede çok da anormal olmadığını kabul etmek gerek. Ama asıl soru bu stratejinin işe yarayıp yaramayacağı.

Kılıçdaroğlu helalleşme benzeri söylemleri ile CHP’nin oy tabanını genişletmeye çalışırken SADAT tartışması ve Erdoğan’ın kaçacağı gibi söylemlerle de ‘önceki CHP’nin kodlarına dönebilme işaretleri veriyor. Burada iddiaların doğruluğundan çok hedeflediği kitle ve sonuç alıp alamama ihtimali öne çıkıyor.

Ana muhalefet liderinin bu söylemleri şu anda muhalefet adına cumhurbaşkanlığı kampanyası yapan tek isim olduğu için de, tüm muhalefetin gündemini belirliyor. Sadece gündemini değil masadaki diğer beş aktörün de algısını şekillendiriyor.

Diğer büyük aktör İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener daha çok sokakta gördüğü sorunları gündemleştiren, daha az sesini yükselten, odağını 2023 seçimleri kadar sokağa ve seçim sonrasına endeksleyen bir yaklaşım sergiliyor. En azında anket sonuçlarında bunun işe yaradığını gördüğü de düşünülebilir.

Hafta sonu Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun ev sahipliğindeki Altılı Masa toplantısında bu iki yaklaşım da muhtemelen liderlerin kafasında olacak. Bir yanda Davutoğlu masadan ortak ve ilkeler üzerinden daha somut bir birliktelik çıkarmaya çalışacak, bir yanda ise liderlerin farklı yol haritaları ve öncelikleri varlığını sürdürecek.

Aslında bu süreçleri de demokrasinin düzgün işlemesi için bir fırsat olarak görmek gerek. Herhangi bir liderin ya da figürün aday olup olmayacağına masalarda değil meydanlarda ve düşük yoğunluklu kampanya süreçlerinde verilmesi daha doğru.

Bu vesile ile seçmenin sandığa gittiğinde bilinmezliklerle değil zihninde cevaplanmış sorular üzerinde oy kullanması da daha sağlıklı bir sonuç üretecek. Görünen o ki bu yaz herkesin son düzlüğe girmeden kendi öncelikleri çerçevesinde yüksek performans göstereceği aylar bekliyor bizi.

YORUMLAR (38)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
38 Yorum