Muhalefet birleşiyor mu?

Muhalefetin birleşmesi için hala erken. Hem erken hem de her konuda her zaman birleşmeleri de gerekmiyor. 2019 Aralık’ta Gelecek Partisi’nin kuruluşu ile muhalefette CHP ve İYİ Parti dışında da eksenler ve ittifaklar oluşabileceği ortaya çıkmıştı. Deva Partisi’nin kurulması ile bu algı perçinlendi.

Geçtiğimiz günlerde Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun Gelecek Partisi’ni ziyaretinde ev sahibi genel başkan Ahmet Davutoğlu ile birlikte yaptıkları açıklamada kullandıkları Cumhur İttifakı’na katılmayacakları ifadesi önemli idi. Onun da ötesine geçen, her iki liderin genel tonlamalarındaki yakınlıktı. İki lider Cumhur’a katılmayacaklarını söylediler ama Millet İttifakına katılacaklarını da belirtmediler.

İttifakların seçimlere yönelik olması gerektiği; özellikle seçmen kitlesini, kimliğini ve söylemini oturtma aşamasında olan yeni partilerin şimdiden kendilerini bir ittifak ile bağlamalarının yanlışlığı uzun zamandır dillendiriliyor. Bu ayrı duruş başlarda biraz ‘oyun bozanlık’, ‘hep birlikte hareket edilmesi gerekirken ben-merkezci davranma’ gibi algılanmış olsa da mevcut durum yavaş yavaş kanıksanıyor.

Buna rağmen pandeminin tüm kısıtlayıcı etkisine karşın son bir buçuk-iki yıldır genel başkanlar özelinde tüm muhalefet partileri arasında gelişen bir diyalog mekanizması var. Bu mekanizma, kimilerinin, özellikle de Millet İttifakı’nın beklediği gibi anlık ve doğrudan iş birlikleri üretmese de gösterdiği süreklilik nedeniyle muhalefet liderlerinin her an ortak bir tavır geliştirebilecekleri bir zemin oluşturdu.

İlk Haluk Bürümcekçi, Uğur Gürses ve Gelecek Partili Kerim Rota tarafından gündeme getirilen 128 milyar doların akıbeti meselesinin CHP tarafından benimsenmesi ya da Gara Operasyonu’ndaki başarısızlığın iktidar tarafından inşa edilen güvenlikçi söylemin muhalefet tarafından kırılmasında rol oynaması gibi örnekleri gördük.

Bu konu bazlı ve konjonktürel yakınlıklar ilk kez parlamenter sistem konusunda CHP, İYİ Parti, Saadet, Gelecek ve Deva partileri ile Demokrat Parti arasında daha ete kemiğe bürünen bir süreç başlattı. Odağı, her partinin kendine göre bir çalışması olan parlamenter sistem konusunda ortak bir anlayışa varmak. Böylesi bir çalışmada yüzde onluk oy oranı ile HDP’nin de olması ileri bir adım olurdu. Ama çözüm sürecinde HDP’nin muhataplığına ilişkin CHP’den ve İYİ Parti’den gelen açıklamalar ilerde HDP’nin de benzer süreçlerde bulunabileceğine dair işaret veriyor. Tabii tarafların sabrı ve iktidar buna müsaade ederse.

Tekrar 6 partili formata dönersek. Burada en önemli sorumluluk CHP ve İYİ Parti’ye düşüyor. Sonuçta Millet İttifakı ile önemli bir birliktelik içindeler ve ortak hareket etmesi en kolay grup bu iki parti. Diğer siyasi partiler ile düzenli görüşülmesi bir ortaklaşma mı oluşturacak yoksa Millet İttifakı’nın diğer partileri kendilerine katılmaları için ikna turlarına mı dönecek bunu önümüzdeki günlerde daha net görebiliriz.

Henüz güçlendirilmiş parlamenter sistemin içeriğinde, cumhurbaşkanının yine millet tarafından mı yoksa meclis tarafından mı seçileceğinde, yeni sisteme geçiş sürecinde takip edilecek yol hakkında bir uzlaşma yokken kamuoyunun daha çok duymak istediği ‘muhalefet birlikte hareket ediyor’ cümlesine fazla vurgu yapmak ilerde ciddi hayal kırıklığı oluşturabilir.

Özellikle muhalif elitlerde birlikte hareket edilmesine ilişkin beklenti ve baskının bulunması aynı beklentinin tabanın her katmanında olduğu anlamına gelmiyor. Fakat en ufak bir ortak fotoğraf da bu yönde beklentisi olanlarda umut doğruyor. En sağlıklısı süreçlere ve açıklamalara daha soğukkanlı yaklaşmak.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tüm ülkenin geleceğini kendi geleceği ile eşitlemesi ve yaşanan her tartışmayı bir varlık-yokluk kavgasına çevirmesi herkesi yordu. Bu tecrübeden hareketle muhalefetin herhangi bir bileşeninin de kendisini diğer aktörlere dayatmadan aynı masa çevresinde bir araya gelebiliyor olması ve konuları ele alması olumlu bir gelişme.

En kritik soru olan muhtemel cumhurbaşkanı adayı ya da adaylarının da tek bir aktörün kendi öncelikleri üzerinden değil en azından birbirine yakın partilerin asgari müşterekleri ve toplumdaki karşılıkları üzerinden belirlenmesi yine toplumun beklentileri arasında.

YORUMLAR (8)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
8 Yorum