Siyah-beyaz renklere Fikret’li, Ziya’lı, Samet’li takımla aşık olmuş, Metin-Ali-Feyyazlı kadro ile sefasını sürmüştük.

Aybaba’lı ve Biliç’li iyi top oynayan ama hakettiğini bir türlü alamayan Beşiktaş Şenol Güneş’in ellerinde Milne’li yıllara geri dönerken Beşiktaş camiasının da çığ gibi büyüdüğü yeni bir dönem başladı. Önceki yıllarda sokaklarda çok az gördüğümüz ufak Beşiktaşlıların her yerde çığ gibi çoğaldığını görmek herhalde Beşiktaşlılar kadar Başkan Fikret Orman ve ekibinin en büyük sevinci olsa gerek. Ve Güneş’le gelecek yeni şampiyonlukların Türkiye’de yepyeni bir Beşiktaş neslinin ortaya çıkmasına vesile olacağı da çok açık.

Dışarda ve içerde onbinlerce Beşiktaş’lı şampiyonluğu Ramazan tadında coşku ile kutlayıp şimdiden gelecek yılın şampiyonluğunun hayalini kurarken Beşiktaşlı futbolcuların ufaklıkları ile çekilen üçlü ise görülmeye değerdi.

Maç mı? Beşiktaş’lılar belki de hayatlarında hiç olmadıkları bir rahatlıkla sadece anın tadını çıkarırken sahadaki şampiyon kadro da oyundan Güneş’in deyimiyle tad almaya bakıyor, Osmanlıspor da aynı güzellikte cevap veriyordu.

BİR YILDIZ GİBİ...

Sahada Quaresma yoktu ama Osmanlıspor’dan Adrian onun meşhur trivelasını hatırlatmayı ihmal etmedi.

Boğaziçi’nden bir yıldız gibi geçerken Beşiktaş, yeni sezona da damga vuracağını şimdiden ilan etti.

Ve tribündeki on binlerin “Şampiyon” tezahüratları göçüp giden Seba’ya, Vedat Okyar’a, Baba Hakkı ve Şeref’lere ve daha nice Beşiktaş efsanelerine kadar ulaşıyordu.

Artık gelecek yıl daha büyük başarılar için Beşiktaşlıların tek bir beklentisi kalıyordu geriye. Sağlam bir defans...

Kısmet belki o da seneye olur ve tadından yenmeyecek bir Beşiktaş ortaya çıkar.

Tebrikler Fikret Orman’a, Şenol Güneş’e, futbolculara ve büyük Beşiktaş taraftarına...