Din nasihat değildir

Hopalaa! Ne oldu, beynin mi sulandı da ‘din nasihat değildir’ diye başlık atıyorsun?

“Din nasihattir” Peygamberimiz’in sözüdür, duymadın mı hiç?

Duydum.

Bütün hocalardan, rahmetli babamdan bile duymuşumdur, “ed-Dinu Nasihatun.” Din nasihattir.

Bu söz de doğrudur.

O zaman ne yapmaya çalışıyorsun?

Efendim, din nasihattir, doğrudur, ama nasihat nasihat değildir.

Yani din, hocaların bize anlattığı ve bizim de anlayageldiğimiz anlamıyla nasihat değildir.

Sözü, alışılmadık şekilde ‘küt’ diye masanın ortasına koymamın sebebi benim nasihatin gerçekte ne olduğunu öğrenmekte gecikmem olabilir.

Biraz dikkat etseydim, lügatlere bakmış olsaydım daha önce de öğrenebilirdim.

Ama bildiğimden emin olduğum için lügate de bakmamışım.

Nasihat’in ne olduğunu Mustafa Çağrıcı Hoca’dan öğrendim.

Karar TV’de perşembe günleri Ahmet Taşgetiren’le birlikte yaptığımız ‘Yüzleşme’ programında yeri geldi Mustafa Bey söyleyiverdi bunu.

“Nasihat, samimiyet, içtenlik anlamına gelir.”

O zaman, “Din nasihattir” hadisi yerli yerine oturdu.

Sözü duyuyordum. Herhalde öyledir diye düşünüyordum.

Hani hocalar, vaizler minberlerden, kürsülerden bize nasihat ediyorlar ya…

Tamam işte, din, onların bize anlattıkları şeyler olmalı.

Hocalar da ikide bir söylüyor “Din nasihattir” diye. Belki de yapmakta oldukları işin önemini vurgulamak istiyorlar.

“Nasihat”in içtenlik olduğunu öğrendikten sonra Mustafa Hoca’ma teşekkür ettim. “Bunu sizden öğrendim” dedim.

Şunu bile söyledim.

“Eğer nasihat birisine öğüt vermekse ‘Din nasihattir’ demek din laf kalabalığıdır demek gibi bir şey oluyor.”

Vaiz doğru bir şey söylüyorsa faydalı, laf kalabalığı sayılmaz. Ama hem nalına hem mıhına vuruyorsa laf kalabalığı.

Maalesef hem nalına hem mıhına vurmak yaygın zamanımızda.

(Hoş eskiden de yaygındı!)

Diyanet İşleri eski başkanlarımızdan Mehmet Görmez’in de ‘nasihat’ hakkında etraflıca bir makalesi var. Nasihat’in peşine düşünce onu da okudum.

Mehmet Görmez Hoca etraflıca yazmış, sonuna doğru şunu da ilave etmiş:

“(Türkiye’de ve İslam dünyasının diğer yerlerinde) nasihat kelimesinin ihlas, samimiyet içten davranmak ve gönülden bağlanmak” anlamı değil de “öğüt, vaaz ve tavsiye” anlamı öne çıkmış ve bu hadis “din samimiyettir” yerine “din vaaz ve irşaddır” şeklinde anlaşılmıştır.

“Vaizler yaptıkları işin, üstlendikleri görevin dinin özüne taalluk ettiğini ifade etmek için söze hep bu hadisle başlamış ve hadise de bu yanlış anlamı yüklemişlerdir.”

Aynı makalede yöneticilerin samimiyetiyle ilgili şöyle bir hadis var:

“Allah herhangi bir kulunu bir topluma idareci yapar da o idareci halkını samimiyetle kuşatmazsa cennetin kokusunu bile duyamayacaktır.”

Yani yönetirken bile samimiyet.

‘Tanrı’nın yeryüzündeki gölgeleri’nin işi zor.

Kendi gafletimin altını bu kadar çizdikten sonra sonra kendime küçük bir hisse çıkarabilir miyim?

Çok lazım değil ama deneyeyim.

Evet, ‘nasihat’in ‘öğüt’ anlamına geldiğini düşünüyordum. “İçtenlik” anlamına geldiğini yakınlarda öğrendim.

Ama ‘Din’in ‘içtenlik’ olduğunu biliyordum.

Eğer yapabiliyorsan, Allah’a karşı içtenlik, Allah’ın kullarına karşı içtenlik.

Hayır hasenatta bulunurken, secde ederken, rükua eğilirken içtenlik.

Yaptığını yani secdeyi, rükuu sadece Allahu Teala’ya tahsis ederek… O’nun yanı sıra başka hiç kimseye rükû, secde etmeyerek.

Patrona, reise, abiye, asta, üste ve saireye.

Bugünler Kurban Bayramı günleri…

‘Nasihat’ Allah için kurban etmeyi de kapsıyor.

Kurbanlığın renginden, kilosundan, fiyatından, derisinden, boynuzundan önce ‘nasihat.’

Yani içtenlik.

“Bizim hisse 45 kilo geldi.”

“Allah kabul etsin biz de kestik.”

“Biz de Afrika’ya gönderdik.”

Hepsi anlaşılır.

Samimi olmak, artistlik yapmamak şartıyla.

Çünkü din nasihattir.

Bayramınız mübarek olsun.

YORUMLAR (71)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
71 Yorum