Suriye: Siyasal ile analitik olanın ayrışması

Galip Dalay

Suriye krizinin ürettiği trajedinin ve yol açtığı yıkımın boyutları ortada. Büyük oranda enkaz haline dönmüş bir ülke, yüzbinlerin öldürüldüğü, milyonların iç ve dış göçe zorlandığı bir manzarayla karşı karşıyayız. Bugün barış gelse dahi, ülkenin imarı, hayatın normale dönmesi muhtemelen on yıllar alacak bir süreç olacak. Tabii ki bazı şeyler de geri dönmeyecek. Tıpkı yüzbinlerin ölümü gibi. Ortadoğu’nun devasa bir mezarlığı ve enkaz mahaline döndü Suriye. Tehditler ve krizler ihraç edip, müdahaleler ve vekalet savaşları ithal eden bir alana dönüştü Suriye.

***

Suriye krizinin başka bir mağdur veya kurban grubu daha var. Pek alışılmadık bir grup. Fazla mevzubahis edilmeyen bir kesim: Analistler ve ‘uzmanlar.’ Bu kriz nitelikli veya niteliksiz yüzlerce hatta binlerce Suriye ‘uzmanı’ veya analisti üretti. Hem yurt içi hem de yurt dışında sayısız düşünce kuruluşu, enstitü, üniversite veya medya grubu Suriye üzerine yoğunlaşan geniş bir uzman veya analist ordusu istihdam etti. Ve bunlar yüzlerce/binlerce rapor, analiz, değerlendirmeler ve yorumlar yayınladılar. Bunların bazıları normatif, bazıları da reel-politik okumaya dayanan analitik üretimlerdi. Bunlar vasıtasıyla bir analitik ‘gerçeklik’ inşa edildi. ‘Çözüm reçeteleri’ sunuldu. Bunların bazıları veya çoğu makul çözüm önerileriydi. Rasyonel bir zemine dayanıyorlardı.

Fakat asıl mesele de kullanılan zeminde veya rasyonalitenin referans noktasındaydı. Analitik bir zemindi kullanılan. İrade veya aktörlerin katlanabilecekleri acı veya maliyet konusunda net bir resmin olmadığı bir zemin. Karar verici aktörün kullandığı rasyonalite, ahlakilik, zemin ile analitik üretim yapanın kullandıkları arasındaki makas her geçen gün daha fazla açıldı.

***

Buradaki asıl kritik hususların başında irade ile aktörlerin acı veya maliyete katlanmadaki rıza derecesi gelmekteydi. Burada da ibre analistlerin rasyonel ve normatif değerlendirmelerinden ziyade gerekli iradeyi gösteren, yüksek seviyede bir maliyete katlanma rızasına sahip olan rejim taraftarı kamp lehine dönüyordu. Bu krizde İran yüzlerce İranlı cenazesini tolere edebilirken, Fırat Kalkanı operasyonunu hariç tutacak olursak ne Türkiye ne de Suudi Arabistan benzeri bir maliyeti göze al(a)mazdı. Rusya sahada bilfiil bulunmayı, hedef haline gelmeyi, Rus cenazelerini (az sayıda olsa da) kabullenirken, Amerika, Suriye’de ağrısız veya maliyetsiz bir ‘çözümü’ arzuladı. Bu makas, Suriye’de ortaya çıkan resmi ortaya çıkaran ana etkenlere dönüştüler.

Velhasıl, geçen 6 sene, Suriye krizinde analitik olanla siyasal olan, analitik rasyonalite ile siyasal rasyonalite arasındaki farkı ve makası net bir şekilde ortaya çıkardı. Bu da analistlerin sadece Suriye değil, diğer kriz alanlarını analiz ederken dayandıkları zemini ve rasyonaliteyi yeniden gözden geçirmelerini gerektirmektedir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.