DEM Parti Merkez Yürütme Kurulu, Suriye’de Geçici Şam Yönetimi olarak anılan HTŞ öncülüğündeki yapıların Süveyda’daki Dürzi toplumuna yönelik saldırılarını yazılı bir açıklamayla kınadı. Açıklamada, söz konusu operasyonun “katliama dönüşmek üzere olduğu” uyarısı yapıldı.
DEM Parti'nin açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Süveyda şehrine giren HTŞ militanlarının Dürzi halkına ve Dürzi inancını temsil eden sembollere saldırması, bu operasyonun bir katliam girişimi olduğunu ortaya koymaktadır. Dürzi öz savunma güçlerinin büyük oranda Süveyda’dan çekildiğine dair sahadan gelen haberler, bölgedeki Dürzi toplumunun üzerindeki katliam tehdidi ve riskinin arttığını göstermektedir. Alevilere yönelik HTŞ katliamlarının benzerinin bu kez de Dürzilere yönelmesi Suriye’yi ve bölgeyi büyük bir karanlığa sürüklemektedir.”
DEM Parti, HTŞ’nin Suriye’deki çok kimlikli toplumsal yapıyı hedef aldığını savunarak, bu yapının IŞİD benzeri bir tekçi rejim kurma çabasında olduğunu ileri sürdü:
“Farklı kimliklere, halklara ve inançlara HTŞ öncülüğünde dayatılmak istenen tekçi politikalar, Suriye’nin demokratik gelecek hayaline büyük bir darbe vurmaktadır. Suriye’yi bitimsiz çatışmaların ve gerilimlerin ortasına atmaktadır.”
Açıklamada, 10 Mart Mutabakatı’nı ihlal ettiği öne sürülen HTŞ’nin Batılı aktörlerce meşru bir muhatap haline getirilmesinin endişe verici olduğu belirtildi:
“Suriye Geçici Yönetimi olarak adlandırılan HTŞ militanlarının, işledikleri suçlardan dolayı yargılanmak yerine Batılı güçlerce meşru bir muhatap haline getirilmesi, halklara ve inançlara saldırıları cesaretlendirmekte ve bu saldırıların bedelini yine Suriye halkları ödemektedir. 10 Mart Mutabakatına uymayan HTŞ yönetiminin Suriye’de tekçi, antidemokratik ve köktenci bir rejim kurma çabalarına destek olan tüm uluslararası güçler, Alevilere ve Dürzilere karşı işlenen suçların ortağı haline gelmektedir.”
DEM Parti, uluslararası toplumu ve Suriye'deki tüm siyasi yapıları “HTŞ’ye karşı ilkeli tutum almaya ve katliamları durdurmaya” çağırdı. Açıklamanın sonunda, çözümün tekçi rejimlerde değil, demokratik bir Suriye ve Orta Doğu inşasında olduğu bir kez daha vurgulandı:
“Suriye’deki mevcut siyasi tablodan sorumlu tüm yönetimleri HTŞ’ye karşı ilkeli tutum almaya ve katliamları durdurmaya davet ediyoruz. Bir kez daha vurguluyoruz ki Suriye’nin barışçıl geleceği ve Orta Doğu’nun huzuru, tekçi rejim dayatmalarından değil, demokratik bir ülke ve bölge kurmaktan geçer.”
