İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, Avrupa ülkelerinin 2015 tarihli nükleer anlaşmadaki “snapback” yani tetik mekanizmasını devreye sokma planına sert tepki gösterdi. Bekayi, böyle bir adımın Tahran açısından doğrudan bir çatışma ilanı olarak algılanacağını ve uygun şekilde karşılık verileceğini söyledi.
Başkent Tahran’daki Dışişleri Bakanlığı’nda düzenlenen basın toplantısında konuşan Bekayi, "Nükleer anlaşmanın Avrupalı tarafları taahhütlerini yerine getirmiş olsalardı bu tür durumlarla karşılaşmazdık ve İran da anlaşmadaki yükümlülüklerini azaltma hakkını kullanmazdı" ifadelerini kullandı.
İran’ın hala anlaşmanın tarafı olduğunu vurgulayan sözcü, yükümlülüklerin azaltılmasının ise ABD’nin ve Avrupalı tarafların anlaşmayı ihlal etmesine bir yanıt niteliğinde olduğunu belirtti.
“TETİK MEKANİZMASI SİYASİ BİR SALDIRI”
Bekayi, İngiltere, Fransa ve Almanya’nın anlaşmada yer alan snapback mekanizmasını uygulama tehdidinin, Tahran’a karşı siyasi bir hamle olduğunu belirtti ve şu ifadeleri kullandı:
"Avrupalılar, tetik mekanizmasına başvurarak, esasen İran'ın nükleer meselesiyle ilgili devam eden diplomaside kendilerine bir rol görmediklerini ilan ediyorlar."
İranlı yetkili, böyle bir girişimin Avrupa ile yürütülen nükleer müzakerelerin geleceğini ciddi biçimde tehlikeye atacağına da dikkat çekti.
ABD ile yeni bir nükleer müzakere turunun ne zaman başlayacağına ilişkin soruya ise Bekayi, henüz zaman ya da yer belirlenmediğini ifade etti.
ÇİFTE STANDART UYGULANIYOR
Bekayi ayrıca, Almanya ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nı (UAEA) “çifte standart” uygulamakla suçladı. İranlı Sözcü, özellikle İsrail’in askeri saldırılarına karşı yeterli tavır alınmadığını belirtti.
KIZILAY BAŞKANI: “İSRAİL SAĞLIK EKİPLERİNİ HEDEF ALDI”
Toplantıya katılan İran Kızılay Başkanı Pir Hüseyin Kolivend ise, İsrail’in sivillere yönelik saldırılarını belgeleyen görüntüleri basınla paylaştı. Kolivend, İsrail saldırılarında hayatını kaybeden 126 kadın ve 41 çocuğun hiçbirinin asker olmadığını vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
"Bu koşullar altında 5 çalışanımız şehit oldu ve doğrudan saldırıya uğradı. Ambulanslarımız hedef alındı. Bunların hepsi Cenevre Sözleşmeleri'nin ihlalidir."
Kolivend ayrıca, Kızılay’a ait bir helikopterin de hedef alındığını ve bunun uluslararası hukukun ağır bir ihlali olduğunu belirtti:
"Hiç kimsenin sağlık ekiplerine ve sivillere saldırma hakkı yoktur."
