ESMAGÜL KOÇAK
Otomotiv dünyasının iki ezeli rakibi, Mercedes-Benz ve BMW, artan rekabet ve maliyet baskıları karşısında şaşırtıcı bir işbirliğine imza atmaya hazırlanıyor. Alman otomotiv devlerinin, gelecekteki modellerinde motor teknolojisini ve potansiyel olarak elektrikli araç (EV) bileşenlerini paylaşma olasılığı, sektörde tarihi bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Bu olası ortaklık, her iki markanın da küresel pazardaki konumunu güçlendirmeyi ve düzenleyici engelleri aşmayı hedefliyor.
MERCEDES-BENZ, BMW'NİN B48 MOTORUNU KULLANACAK
Manager Magazin ve Autocar gibi saygın yayın organlarının bildirdiğine göre, Mercedes-Benz, BMW'nin 2.0 litrelik turboşarjlı dört silindirli B48 motorunu gelecekteki plug-in hibrid (PHEV) modellerinde kullanmak üzere ileri düzeyde görüşmeler yürütüyor. Halihazırda BMW'nin geniş bir model yelpazesinde kullanılan B48 motorunun, Mercedes'in popüler A-Class, C-Class, E-Class ve hatta yeni "Little G" gibi araçlarında yer alması bekleniyor.
Anlaşmanın 2027 yılından itibaren yürürlüğe girmesi halinde, motorların BMW'nin Avusturya'daki Steyr tesisinde üretileceği ve ABD pazarındaki gümrük vergilerinden kaçınmak amacıyla ABD'de ortak bir üretim tesisi kurulabileceği de iddialar arasında. Bu işbirliğinin arkasındaki temel nedenlerden biri, Mercedes'in mevcut 1.5 litrelik motorunun PHEV sistemleri için yeterince optimize olmaması olarak gösteriliyor. BMW'nin B48 motoru ise, 2026'da Euro 7 emisyon standartlarına uygun hale getirilecek olmasıyla Mercedes için maliyet etkin ve teknolojik olarak üstün bir alternatif sunuyor.
ELEKTRİKLİ ARAÇLARDA OLASI İŞBİRLİĞİ
Motor ortaklığının yanı sıra, her iki markanın da EV batarya teknolojileri ve güç elektroniği gibi stratejik bileşenlerde işbirliği yapabileceği konuşuluyor. Bu, EV geliştirme ve üretim maliyetlerini düşürme çabasının bir parçası olarak görülüyor. Daha önce bağlantılı araç yazılımları konusunda bir araya gelen iki şirketin bu yeni adımı, gelecekte daha geniş kapsamlı ortaklıkların sinyallerini veriyor.
EV STRATEJİLERİNDEKİ DEĞİŞİM VE BASKILAR
Mercedes-Benz, EV pazarındaki talebin beklenenin altında kalması nedeniyle stratejisini revize etti ve daha önce 2025 için belirlediği %50 EV satış hedefini 2030'a erteledi. Bu durum, şirketi içten yanmalı motorlara olan bağlılığını sürdürürken maliyetleri düşürecek çözümler aramaya itti. 2024 satış rakamları da bu durumu destekliyor; BMW 426,595 EV satışı gerçekleştirirken, Mercedes sadece 204,600 EV satabildi. Bu tablo, Mercedes için BMW ile işbirliğini mantıklı bir ekonomik adım haline getiriyor.
PAZARDA ŞAŞKINLIK YARATAN GELİŞME
Tarih boyunca birbirlerinin en büyük rakipleri olan Mercedes ve BMW'nin motor gibi hayati bir bileşeni paylaşması, otomotiv dünyasında büyük bir şaşkınlık ve "kutsal değerlere karşı gelmek" olarak yorumlanıyor. Ancak, sektördeki sert rekabet, artan emisyon düzenlemeleri ve yüksek geliştirme maliyetleri, bu tür işbirliklerini kaçınılmaz kılıyor. Daha önce Toyota-Subaru ve Toyota-BMW gibi ortaklıklar yaşansa da, bu denli büyük iki Alman lüks markasının birleşmesi, endüstri için yeni bir dönemin başlangıcı olabilir.
