Türkiye'nin önde gelen hünnap üretim merkezlerinden biri olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Manisa'nın Demirci ilçesinde, bereketli topraklarda tatlı bir hasat telaşı yaşanıyor. 2010 yılında mütevazı bir başlangıçla sadece 6 bin fidanla ekilen umut tohumları, bugün tam 60 bin fidanlık dev bir üretim ağına dönüştü. İlçenin Söğütçük Mahallesi'nde yoğunlaşan ve kendine has iriliğiyle alıcı bulan hünnaplar, kadınların maharetli elleriyle dallarından özenle toplanıyor. Toplanan bu şifa deposu meyveler, kasalara doldurularak başta İstanbul, Ankara ve İzmir olmak üzere ülkenin dört bir yanındaki sofralara ulaşmak için yola çıkıyor.

10 YILDA 10 KAT BÜYÜYEN YEŞİL YATIRIM
Demirci ilçesinin tarımsal kaderini değiştiren hünnap üretimi, adeta bir başarı hikayesi yazıyor. Yaklaşık on beş yıl önce 6 bin fidanla atılan ilk adım, bugün gelinen noktada tam 10 katlık bir artışla 60 bin fidana ulaşmış durumda. Bu muazzam büyüme, bölge halkı için de önemli bir refah ve geçim kaynağı haline geldi. Söğütçük Mahallesi Muhtarı Mustafa Çiftçi, her geçen yıl üretim kapasitelerinin istikrarlı bir şekilde arttığını belirterek, "Şu anda mahallemizde 18-20 adet kapama hünnap bahçemiz bulunuyor. Bu, planlı ve bilinçli bir üretimin sonucudur," diyerek bölgedeki tarımsal dönüşüme dikkat çekti.

DOĞAL ÜRETİMİN SIRRI: KİMYASAL İLAÇ YERİNE ELMA SİRKESİ
Demirci hünnabını piyasadaki diğer ürünlerden ayıran en temel özellik, tamamen doğal ve sağlıklı yöntemlerle yetiştirilmesi. Üreticiler, insan sağlığını ve ürün kalitesini her şeyin üzerinde tutarak üretim sürecinde hiçbir şekilde kimyasal ilaç kullanmıyor. Zararlılara karşı ise kendi geliştirdikleri doğal bir formül kullanılıyor. Muhtar Mustafa Çiftçi, bu yöntemi, "Ağaçlarımızı zararlılardan korumak için kendi ürettiğimiz elma sirkesini kullanıyoruz. Bu sayede hem toprağımızı koruyor hem de tüketicilerimize gönül rahatlığıyla yiyebilecekleri ürünler sunuyoruz," sözleriyle açıkladı. Modern tarım tekniklerinin de ihmal edilmediği üretimde, damlama sulama sistemi sayesinde su kaynakları verimli bir şekilde kullanılıyor.
HASADIN EMEKÇİLERİ KADINLAR
Güneşin ilk ışıklarıyla birlikte hünnap bahçelerinin yolunu tutan emektar kadınlar, hasadın adeta bel kemiğini oluşturuyor. Olgunlaşarak dallarda parıldayan hünnaplar, onların sabırlı ve titiz elleriyle tek tek toplanıyor. Bu yoğun çalışma, bölgedeki kadınlar için sadece bir tarımsal faaliyet değil, aynı zamanda aile bütçelerine sağladıkları önemli bir ekonomik katkı anlamına geliyor. Mahalle sakinlerinden Sevim Duman, hasat sürecindeki işleyişi şöyle anlatıyor: "Topladığımız hünnapları birinci ve ikinci kalite olarak ayırıyoruz. Daha küçük olanları ise kışın tüketmek için kurutmalık yapıyoruz. Kendi tarlası olanlar meyveden doğrudan gelir elde ederken, tarlası olmayan komşularımız da yevmiyeli olarak hasada katılarak geçimini sağlıyor."

REKOLTE DÜŞSE DE TALEP YÜKSEK: KASALAR YOLA ÇIKTI
Bu yıl mevsim normallerinin üzerinde seyreden yüksek sıcaklıklar, rekoltede bir miktar düşüşe neden olsa da üreticinin umudu ve piyasanın talebi yüksek. Söğütçük Mahallesi Muhtarı Mustafa Çiftçi, "Bu yıl sıcaklıkların etkisiyle 150 ton civarında bir ürün bekliyoruz. Rekoltemiz biraz düşse de hünnaplarımızın kalitesi ve iriliği yine göz dolduruyor," dedi. Özenle toplanan ve iriliklerine göre sınıflandırılarak kasalara yerleştirilen hünnaplar, başta İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirler olmak üzere Türkiye'nin dört bir yanından gelen siparişleri karşılamak üzere yola çıkmaya başladı. Demirci'nin şifa deposu meyveleri, yakında tezgahlardaki yerini alacak.
