Zengin bile endişeli

Zengin bile endişeli

Bir ülke topyekûn kaygı içinde... Ekonomik tablonun yol açtığı ümitsizlik 85 milyona yayıldı. Çarpıcı tablo OECD araştırmasına yansıdı: Gıda, barınma ve borç ödemeleri konusunda 27 ülke vatandaşları arasında en çok Türkler endişeli. Yalnızca Türkiye’de en üst gelir grubu en yoksul kesimden daha fazla ‘Ya ödeyemezsek’ kaygısı taşıyor.

‘BUZDOLABINI DOLDURAMAZSAM’ DÜŞÜNCESİ 85 MİLYONA YAYILDI

Yeni ekonomi yönetiminin rasyonalite söylemleri beklentileri karşılamadı. Faiz ‘silahının’ etkin kullanılmaması da kuru ve enflasyonu tetikledi. Belirsizlik ortamı gelecek kaygısını artırırken dikkat çekici tablo Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) raporuna yansıdı. 27 ülkeyi kapsayan araştırmada ‘gıda, barınma, enerji ve borç’ ödemelerini yapma konusunda en çok endişe duyan Türkler oldu. Türkiye’yi Şili ve Meksika takip etti.

DÜNYADA KAZANCI İYİ OLANLAR DAHA RAHAT TÜRKİYE’DE TEDİRGİN

Verilere göre Türkiye’de halkın yüzde 72’si dört temel başlıkta borçlarını ödeme konusunda endişe yaşıyor. Bir diğer dikkat çeken başlık ise en zengin yüzde 20’lik kesimin ‘borç ödeyememe’ kaygısını en fakir grupta yer alanlardan daha fazla taşıması oldu. Diğer 26 ülkede en zenginler daha az tedirginlik içindeyken Türkiye bu konuda tek istisnayı oluşturdu. Araştırma, Türkiye’de her 10 kişiden 7’sinin işsiz kalmaktan korktuğunu da gösterdi.

0608krt01a-tum.jpg

TÜRKİYE’DE AÇ KALMAKTAN ZENGİNLER DAHA ÇOK KORKUYOR

OECD raporuna göre “gıda, barınma, enerji ve borç” gibi temel ödemeleri yapabilmekten en çok endişe edenler Türk vatandaşları çıktı. Türkiye’de halkın yüzde 72’si gıda, barınma ve evlerde kullanılan enerji masraflarını karşılamaktan ve borç ödeme maliyetinin giderek artmasından endişeli. Özellikle zenginler bundan daha çok korkuyor.

Türkiye’de yaşanan yüksek enflasyonla birlikte alım gücü tüm hızıyla düşüyor. Temmuz ayında enflasyon yeniden yönünü yükselişe çevirince daha ilk aydan da asgari ücret yok oldu. Artık ülkede birçok çalışan sadece günü kurtarırken, en basitinden orta sınıf için bile ne araba ne de ev almak artık sadece hayalden öte değil. Yeni ekonomi yönetimi bunun en büyük nedenlerinden birini artan kur ve maaşlar olarak gösteriyor. Seçim öncesinde alınan önlemlerin acı reçetesi şimdi orta çıkarken, vatandaşlar da kuru biz mi yükselttik diyor? Enflasyonun en önemli sonuçlarından birisi hayat pahalılığı. Giderek artan hayat pahalılığı birçok ülkede vatandaşları endişelendiriyor. Bunların başında ise Türkiye geliyor. Euronews Türkçe’nin aktardığı, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) raporuna göre “gıda, barınma, enerji ve borç” gibi temel ödemeleri yapabilmekten en çok endişe edenler Türk vatandaşları çıktı.

Türkiye’de halkın yüzde 72’si gıda, barınma ve evlerde kullanılan enerji masraflarını karşılamaktan ve borç ödeme maliyetinin giderek artmasından endişeli. Özellikle zenginler bundan daha çok endişe ediyor. 27 ülke içinde Türkiye ilk sırada yer alırken bu ülkelerin ortalaması yüzde 47. OECD’nin 2022 yılı “Önemli Olan Riskler” araştırmasında dayanan “Yüksek enflasyonlu bir ortamda temel ihtiyaç maddelerini karşılama konusunda endişeler” başlıklı rapor yayımlandı. Önemli bulgulardan birisi insanların temel ihtiyaçlarını karşılamaktan endişeli olması. Nedir bu temel ihtiyaçlar? OECD bunları dört başlıkta topladı: Gıda, barınma, evde kullanılan enerji ve borçları ödemenin artan maliyeti. Buna göre Türkiye’de halkın yüzde 72’si bu dört temel ihtiyacı karşılayabilmekten endişeli olduğunu bildirdi. Türkiye’yi yüzde 67 ile Şili ve yüzde 66 ile Meksika takip ediyor. Endişe oranının en düşük olduğu ülkeler ise Danimarka ve İsviçre (yüzde 28) ile Almanya (yüzde 33) oldu.

EN YÜKSEK GELİRE SAHİPLER DAHA ENDİŞELİ

Araştırma gelir durumuna göre endişe seviyesini de gösteriyor. Gelir durumu en düşük gelire sahip “ilk yüzde 20”lik gruptan en yüksek gelire sahip “son yüzde 20”lik gruba doğru sıralanıyor. Buna “sıralı yüzde 20’lik gruplar” deniliyor. 27 ülkenin 26’sında en düşük gelire sahip “ilk yüzde 20”lik grupta dört temel ihtiyacı karşılayabilmekten endişe edenlerin oranı en yüksek gelire sahip “son yüzde 20”lik gruptan daha yüksek.

ZENGİNLE FAKİR ARASINDA ÇOK FARK YOK

Türkiye’de en yüksek gelire sahip yüzde 20’lik kesim (yüzde 70,7) en düşük gelire sahip yüzde 20’lik (yüzde 70,5) kesimden daha endişeli. Aradaki fark yüzde 0,2 puan. Türkiye’de iki grup arasındaki fark yok denecek kadar az. Ortalama fark ise yüzde 13,6 puan. Diğer ülkelerde bu fark oldukça belirgin olduğundan Türkiye’nin durumu dikkat çekici. Türkiye’den sonra farkın en düşük olduğu ülke yüzde 2,6 puan ile Polonya. En yüksek fark ise yüzde 30,2 ile İsrail’de. 27 ülkede yaklaşık 27 bin kişinin katıldığı ankete göre 10 kişiden 9’u enflasyon ve hayat pahalılığından endişe ediyor. Anketin yapıldığı Ekim 2022’de OECD’de yıllık enflasyon yüzde 11 iken Türkiye’de yüzde 86 seviyesindeydi.

İŞİNİ KAYBETME KORKUSU İLK 5’TE

Gelecek iki sene içinde işini kaybetmekten veya serbest çalışıyor ise gelirinin azalmasından endişe edenlere bakıldığında Türkiye dördüncü sırada yer alıyor. Türkiye’de 10 kişiden 7’si (yüzde 72) işini kaybetmekten veya gelirinin azalmasından endişeli. Bu kategoride Meksika ilk sırada yer alırken sonra sırada Hollanda bulunuyor. Ortalama ise yüzde 51. TÜİK’in açıkladığı resmi yıllık enflasyon Temmuz 2023’te yüzde 48 oldu. Enflasyon Türkiye’nin yeni ekonomik modele geçtiği 2021 yılından itibaren hızla yükselişe geçti.

AB ORTALAMASININ KAT KAT ÜZERİNDE

Fiyat değişimini görmenin en sade yollarından birisi endeks yöntemi. TÜİK, FAO ve AB İstatistik Ofisi Eurostat’ın açıkladığı gıda fiyat endekslerini Ağustos 2020’de 100’e eşitledik. Bu ne demek? Dünya, Türkiye ve AB’de gıda fiyatları bu tarihte birbirine eşit. Ardından her ay enflasyona oranına göre endeks değeri değişiyor. Türkiye ve küresel fiyat farkı çoğu zaman yakın seyrediyor. AB’de ise çok az değişim söz konusu. Küresel gıda fiyatları Kasım 2021’e kadar çoğu zaman açık şekilde Türkiye’nin üzerinde seyrediyor. Endeks başladıktan bir sene sonra Ağustos 2021’de bir sene önce 100 lira olan gıda fiyatı dünyada 133 birime; Türkiye’de ise 130 birime yükselmiş. AB’de ise 102 birim.

KKM SONRASINDA FİYATLAR PATLADI

Kasım 2021’de küresel gıda fiyat endeksi 141; Türkiye’de ise 138. Türkiye’nin Kur Korumalı Mevduatı (KKM) ilan ettiği Aralık 2021’de ise radikal bir değişim başlıyor. Dünyada gıda fiyatları 140’a düşerken Türkiye’de 161 oluyor. Haziran 2023’te üç endekse baktığımızda ise sonuç şöyle: Yaklaşık üç sene önce üç bölgede de gıda fiyatları 100 iken dünyada 128 birime, Türkiye’de 366 birime; AB’de ise 130 birime yükselmiş. AB verisi mayıs ayını yansıtıyor. Bu ne demek? Ağustos 2020-Haziran 2023 arasını kapsayan son 34 ayda gıda fiyatları dünyada yüzde 28 artarken Türkiye’de yüzde 266; AB’de ise yüzde 30 yükseldi. 2004 başından bu yana Türkiye’de yıllık gıda enflasyonu oranına baktığımızda Kasım 2021’e kadar yüzde 30’u aşmadığı görülüyor. Aralık 2021’de yüzde 45 olan yıllık gıda enflasyonu Kasım 2022’de ise yüzde 100’ü aşarak yüzde 102 olmuştu.

TL’NİN REEL DEĞERİ 1.5 YILIN EN DÜŞÜK SEVİYESİNDE

Türk lirasının reel değeri Temmuz’da rekor düşük seviyelere yaklaştı. TCMB’nin açıkladığı verilere göre TÜFE bazlı reel efektif döviz kuru 48,82 değerini alarak Aralık 2021’den bu yana en düşük seviyeye geriledi. Aralık 2021’de reel efektif döviz kuru 47,61 ile rekor düşük seviyeyi kaydetmişti. Temmuz’da Yİ-ÜFE bazında reel efektif döviz kuru endeksi de 5,51 puan azalışla 86,95’ten 81,44’e geriledi. Türkiye’nin dış ticaretinde önemli paya sahip ülkelerin para birimlerinden oluşan sepete göre, ikili ticaret akımları kullanılarak ağırlıklandırılan Türk lirasının ortalama değeri ile nominal efektif döviz kuru hesaplanıyor. Nominal efektif döviz kurundan da nispi fiyat etkileri arındırılarak reel efektif döviz kuruna (REK) ulaşılıyor. REK, TÜFE, ÜFE ve birim işgücü maliyetlerden biriyle arındırılarak üç farklı alt endeks oluşturuyor. TCMB enflasyon hedefi kapsamında TÜFE bazlı REK’i esas alıyor.

DÜNYADA GIDA FİYATLARI DÜŞERKEN BİZDE ARTIYOR

Türkiye’de resmi yıllık enflasyon mart ayında yüzde 38, gıda fiyatlarındaki yıllık artış ise yüzde 54 oldu. Dünyada gıda fiyatları aynı dönemde yüzde 21 düşerken Avrupa Birliği genelinde yüzde 15 artış gösterdi. Türkiye’de ise gıda fiyatları 34 aydan bu yana aralıksız artıyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) açıkladığı Küresel Gıda Fiyat Endeksi son 15 ayda bir kez yükseldi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı yıllık tüketici enflasyonu (TÜFE) Haziran 2023’te ayında yüzde 38 oldu. On iki aylık ortalamalara göre ise enflasyon yüzde 60 gerçekleşti. TÜİK’e göre gıda fiyatları son bir yılda yüzde 54 artış gösterdi. FAO’nun Küresel Gıda Fiyat Endeksi ise aynı dönemde yüzde 21 düştü. AB’de ise yıllık gıda enflasyonu mayıs ayı itibarıyla yüzde 15. Küresel gıda fiyatları son 15 ayda sadece Nisan 2023’te yükselirken diğer tüm aylarda düşüş gösterdi. Gıda fiyatları Türkiye’de Eylül 2020’den bu yana 34 aydan bu yana artmaya devam ediyor. FAO ve TÜİK’in açıkladığı gıda fiyat endeksleri arasındaki fark Türkiye’nin “yeni ekonomik modele” geçtiği Kasım 2022’den itibaren giderek büyüyen bir makasa dönüştü.

YÜKSEK KUR VE ENFLASYON SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL

Enflasyonda ivmenin yukarı dönmesi yabancı kurumların Dolar/TL beklentilerini güncellemelerine yol açtı. Son olarak HSBC dolar/TL beklentisini yukarı yönlü revize etti. Banka müşterilerine TL ile ilgili gönderdiği analizde 2023 için dolar/TL beklentisini 27’den 29 seviyesine çıkardı. 2024 için dolar/TL beklentisi ise 32 olarak belirlendi. Banka analizinde dış ticaret açığındaki keskin genişlemenin makro patikadaki dengelenme konusunda şüpheleri artırmasına ve enflasyondaki yukarı yönlü ivmelenmeye dikkat çekti. Banka, dış ticaretteki durumun turizm sezonunda bile cari işlemler dengesinde beklenen iyileşmenin sınırlı olabileceğini gösterdiği için TL adına risk oluşturduğunu belirtti. Analizde güçlü turizm gelirlerinden gelen desteğin Kasım ayından itibaren azalma eğiliminde olması nedeniyle bu durumun döviz açısından daha da endişe verici olduğu ifade edildi. Banka analizinde son gelen enflasyon verilerini de değerlendirdi. Temmuz ayı enflasyonundaki yukarı yönlü sürprizin enflasyonun yılı %60’ın üzerinde tamamlayabileceği anlamına geldiğini ifade eden banka kur açısından bakıldığında, son enflasyon dinamiklerinin iki olumsuz etkiye sahip olduğunu ifade etti. Bunlardan ilki reel faizler üzerindeki etkisi ve dolarizasyon riski olarak belirlendi. Banka mevduat faizlerinin son haftalarda düştüğünü ve enflasyonun keskin bir şekilde hızlanmasıyla birlikte reel faizlerdeki düşüşün TL üzerinde sadece baskı yaratabileceğini söyledi. Analizde ikinci olarak, dünyanın birçok yerinde dezenflasyon yaşanırken Türkiye’de enflasyonun yüksek seyretmesinin reel efektif döviz kuru üzerinde mekanik olarak yukarı yönlü baskı oluşturduğu belirtildi. Bu durumun özellikle dolar/TL’nin oldukça istikrarlı olduğu zamanlarda geçerli olduğunu belirten banka bunun sürdürülebilir olmadığına inanıyor.

‘EKONOMİ YAVAŞLAYACAK AMA DURMAYACAK’

İstanbul, ekonomi alanında önemli bir toplantıya ev sahipliği yaptı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, JP Morgan’ın organize ettiği toplantıda yatırımcılarla bir araya geldi. Bakan Şimşek ve TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan toplantıda yatırımcılara birer sunum yaparken; toplantıyla ilgili bilgi sahibi bir kaynağın Reuters’a verdiği bilgiye göre toplantıda 40’ın üzerinde katılımcı yer aldı. Kaynağın verdiği bilgiye göre, Şimşek toplantıya katılan yatırımcılara ekibinin tam bir politik desteğe sahip olduğunu ve kademeli sıkılaştırmaya devam edeceklerini söyledi. Şimşek ayrıca önden yüklemeli maliye politikasına vurgu yaptı ve depreme ilişkin harcamalar çıkarıldığında Maastrich kriterlerine yaklaşılacağını belirtti.

Aynı kaynağın verdiği bilgiye göre, Şimşek toplantıda kredi büyümesine getirilen önlemlerin etkisiyle ekonominin yavaşlayacağını belirtti ancak ekonomide ani bir durma istemediklerini kaydetti. Erkan ise sunumunda ağırlıklı olarak enflasyon konusuna odaklandı. Toplantıda ayrıca konuşmacı olarak, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar’ın yanı sıra, Türkiye Varlık Fonu ve Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi başkanları da yer aldı.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (8)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
8 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN