Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Hasan Kılıçgün, oluşturduğu proje ile atıl arazileri güneşle hayata döndürdü. 16 dekarlık atıl arazide büyük bir dönüşüme imza atan Kılıçgün, şimdi emeğinin meyvelerini yiyor…
Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Hasan Kılıçgün, hem sürdürülebilir tarım hem de yenilenebilir enerji uygulamalarıyla örnek bir üretim modeli oluşturdu. Merkeze bağlı Binkoç köyünde yer alan 16 dekarlık atıl arazide kurduğu meyve bahçesi, güneş enerjisiyle çalışan sistemler sayesinde kendi kendine yetebilen çevreci bir üretim alanına dönüştü.
GÜNEŞ ENERJİLİ OTOMATİK SULAMA VE GÜBRELEME SİSTEMİ
Projenin ilk adımı olarak yapılan toprak analizi ve sondaj çalışmaları sonucunda, bölgede uygun bir tarım altyapısı oluşturuldu. Elektrik ihtiyacını tamamen güneş panellerinden karşılayan Kılıçgün, "Güneş panellerimiz sayesinde enerji maliyeti olmadan tüm ağaçlara eşit miktarda su verebiliyoruz" diyerek sistemin verimliliğini vurguladı.
200 CEVİZ AĞACI VE FARKLI MEYVE TÜRLERİ YETİŞİYOR
Bahçede başta ceviz olmak üzere, kayısı, vişne, elma, armut, kiraz, çilek ve üzüm gibi birçok meyve türü yetiştiriliyor. Yıllık 15–20 ton arasında ceviz üretimi hedeflenen bahçede, aynı zamanda çevre dostu tarım teknikleri uygulanıyor.
“KENDİ KENDİMİZE YETMEYİ SEÇTİK”
Doç. Dr. Kılıçgün, "Burada sınırsız bir enerji kaynağını, yani güneşi kullanıyoruz. Sürdürülebilirlik ve enerji tasarrufu açısından örnek bir sistem kurduk. Kendi kendimize yetebiliyoruz" diyerek doğa dostu yaklaşımını özetledi. Bahçenin tüm yönetimi uzaktan takip edilebiliyor ve sulama-gübreleme işlemleri otomasyonla sağlanıyor.
HEDEF: TOPRAK KORUMA VE KATMA DEĞERLİ ÜRETİM
Projenin hedeflerinden birinin de toprak sağlığını koruyarak verim elde etmek olduğunu belirten Kılıçgün, “Daha az gübre kullanarak doğayı korumak istiyoruz. Boş arazileri neden değerlendirmeyelim? Bu sistem hem ekonomik hem de çevresel açıdan sürdürülebilir” dedi.
DEVLET DESTEĞİYLE HAYATA GEÇEN PROJE
Güneş panelleri, devlet teşviki ile kuruldu. Kılıçgün, devletin verdiği desteğin, özellikle çevreci tarım uygulamaları için büyük bir avantaj sağladığını belirtti. Gelecek dönemde sisteme rüzgar enerjisi de entegre edilerek hibrit bir model planlanıyor.
