Yine mi patates soğan çeteleri?
Yok artık daha neler...
Yozgat’ın Aydıncık ilçesinde CHP İlçe Başkanı Sadık Erdoğan, 150 çuval patatesini köy meydanına döküp halka ücretsiz dağıttı.
Neden mi?
Çünkü soğanla patates maliyetine bile alıcı bulamıyormuş, öyle söyledi.
Tarlasından çıkan ürün para etmiyor, çiftçi emeğinin karşılığını alamıyordu. Sadık Erdoğan da eylemiyle bu soruna dikkat çekmek istemişti.
Nasıl karşılandı peki?
Yetkililer, çiftçinin feryadını duyup çözüm mü üretti? Hayır.
Ticaret Bakanlığı hemen soruşturma açtı. Gerekçesi, "piyasa dengesini bozmak" ve "piyasada darlık yaratmak".
CHP'li çiftçi Erdoğan'a kesilebilecek ceza da duyuruldu. 1 buçuk milyon lira ile 17 milyon lira arasında idari para cezası uygulanabilecek.
Ayrıca halkı kin ve nefret duygusuna sevk ile Cumhurbaşkanı'na hakaret suçlarından savcılığa suç duyurusu yapılacak, o da açıklandı.
'Yandım, bittim' diyen çiftçiye, sesini duyurma eyleminden dolayı 17 milyon liraya kadar ceza! Yetmedi, halkı kin ve düşmanlığa tahrikle Cumhurbaşkanı'na hakaretten suç duyurusu!
Tutuklansın ki aklı başına gelsin, başkalarına da ibret olsun, bir daha hiçbir çiftçi ses etmeyi, kimse protestoyu aklından dahi geçiremesin diye herhalde. Kulaklara kar suyu kaçırıp gözdağı vermek için değilse ne içindir, bu şiddette bir tepkinin başka açıklaması var mı?
Bir eski seçim zamanı "patates-soğan çeteleri" ile mücadele başlatılmıştı, hatırlarsınız.
Depolar basılıyor, tırların dorseleri mühürleniyor, "iktidara gıda darbesi girişimi” manşetleriyle tehlikenin boyutları ve sandıkta nasıl püskürtüleceği millete anlatılıyordu.
Soğan baş kaldırmış, patates ayaklanmış sanırdınız.
Hedefe konanların elinde silah değil, çuvallar vardı ama iddiaya bakılırsa ekonomiye tuzak kuruyorlardı, milletin geçinememesinden onlar sorumluydu.
Kahraman iktidar fedâileri de hayat pahalılığının ardındaki sinsi oyunu görüp bozuyor, milleti seçimde yanlış oy kullanmamaya çağırıyordu. Ekonomideki kötüleşmenin faturasını yönetime keserlerse, yani iktidara kaybettirirlerse kötüler kazanırdı. Kötüler de fırsatçılarla vurguncular ve arkalarındaki dış güçlerdi.
İktidar bu propagandalarla seçimler atlattı, aradan yıllar geçti, marketteki etiketler düşmedi, pazarda fiyatlar inmedi...
Günah keçisi patatesçiye ne mi oldu? Yine piyasayı bozma ve fiyatları artırma suçundan yakalandı. Bu kez depoda değil meydanda. Stokçulukla değil elindekini halka bedava dağıtmaktan.
Soğanı, patatesi depoda tutsa suç, meydanda dağıtsa o da suç. Ne yapacağını şaşırdı çiftçi.
Sadık Erdoğan’ın köy meydanında döktüğü 150 çuval patates için 17 milyon liraya kadar ceza gündemde.
Bir çiftçinin ömrü boyunca görmediği parayı, maliyetini bile kurtarmayan ürününün üstünden ödetmeye kalkıyorlar.
Depoda saklayınca çete, meydanda dağıtınca provokatör… Çiftçi ne yapsın? Patatesini tarlasına gömüp sessizce çürütsün mü?
İktidar, seçime giderken soğancıya, patatesçiye kurmaca roller biçmişti. Bazen darbeci, bazen terörist...
Şimdi de çiftçi, üretimin en dibindeki gerçeği göstermeye kalkınca suçlu sandalyesine oturtuluyor.
Tarım politikası, patates ve soğan çeteleriyle mücadeleyi hortlatmaktan medet umuyorsa yandı gülüm keten helva. Çözümün patatesleşmesi demektir. Üstüne yumurta kırsanız patates suflesi olur belki ama bu siyasetin çiftçiye, tüketiciye hayrı olmaz.
