CHP’nin, Avrupa Parlamentosu Sosyalistler ve Demokratlar Grubu (S&D) ile birlikte düzenlediği AB–Türkiye İlişkilerinin Derinleştirilmesine Yönelik İlerici Yaklaşım Konferansı İstanbul Feshane’de başladı. Uluslararası katılımcılar, yerel yönetim temsilcileri, siyasetçiler ve sivil toplum örgütlerini bir araya getiren etkinlikte Türkiye–AB ilişkilerinin geleceğine dair kapsamlı bir değerlendirme yapıldı.
"DEMOKRATİK GERİLEME TÜRKİYE’Yİ ZAYIFLATIYOR"
CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM Dışişleri Komisyonu Üyesi Yunus Emre, konferans kapsamında düzenlenen “AB ve Türkiye arasında yeni bir işbirliği için ilerici bir gündem” başlıklı panelde konuştu.
Türkiye’de son yıllarda yaşanan demokratik standart kaybının hem iç siyaseti hem de AB ile ilişkileri olumsuz etkilediğini belirten Emre, şu değerlendirmeyi yaptı:
“İfade özgürlüğü ve toplanma özgürlüğü gibi temel haklar zayıfladı; güven duygusunun yerini korku iklimi aldı. Bu Türkiye’nin değil, Türkiye’nin Avrupa yolundan uzaklaşan bir siyasi liderliğin tercihidir.”
Emre’ye göre bu atmosfer, Türkiye’nin Avrupa kurumlarıyla olan bağlarını da zayıflatıyor.
“TÜRKİYE AVRUPA’YA AİTTİR; AB ÜYELİĞİ HİÇ OLMADIĞI KADAR ÖNEMLİ”
Yunus Emre, Türkiye’nin Avrupa ile bütünleşme hedefinin tarihsel bir temelinin olduğunu vurgulayarak Atatürk ve İnönü’nün Avrupa vizyonuna dikkat çekti:
“Türkiye Avrupa’ya aittir; sadece coğrafyasıyla değil, değerleriyle de.”
AB üyeliğinin önemini tekrar vurgulayan Emre, tartışmalara rağmen Türkiye için en anlamlı hedefin AB üyeliği olduğunu söyledi:
“Bazıları hâlâ Türkiye’nin AB üyeliğinin anlamlı olup olmadığını sorguluyor. Bizim cevabımız net: Evet, hem de hiç olmadığı kadar önemli.”
Türkiye’nin güçlü bir hukuk sistemi, bağımsız yargı ve öngörülebilir ekonomi ihtiyacına işaret eden Emre, Avrupa’daki yabancı düşmanlığıyla demokratik gelenek arasına ayrım yapılması gerektiğini belirtti.
“TÜRKİYE’NİN İHTİYACI JEOPOLİTİK DEĞİL; DEMOKRATİK BİR İVME”
AK Parti hükümetinin son yıllarda jeopolitik krizlerden fayda sağladığı iddialarına da değinen Emre, bu yaklaşımın Türkiye’nin AB sürecini açıklamakta yetersiz olduğunu söyledi:
“Türkiye’nin ihtiyacı coğrafi veya jeopolitik bir ivme değil; bir demokratik ivme. Bu da hukukun üstünlüğü, bağımsız yargı, gazetecilerin ve siyasetçilerin serbest bırakılması ve temel haklara dönüşle mümkündür.”
Emre, Türkiye’nin Avrupa ailesinde yer almasının Cumhuriyetin kurucu idealleriyle uyumlu olduğunu belirterek CHP’nin bu yöndeki mücadelesini sürdüreceğini ifade etti.
Konferansta konuşan Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkan Yardımcısı ve CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü ise Türkiye’nin AB üyeliği için gerekli siyasi iradeyi ortaya koyamadığını söyledi.
Süllü, özellikle 2015 sonrası dönemde hukukun üstünlüğü ve demokrasi alanındaki gerilemenin AB’nin Türkiye’ye yönelik kaygılarını artırdığını ifade etti:
“Muhalefete karşı yürütülen bu muamele yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını ayaklar altına almaktadır.”
Seçilmiş belediye başkanlarının hedef alınması, AİHM kararlarının uygulanmaması, keyfi tutuklamalar ve yargıdaki siyasallaşma örneklerini sıralayan Süllü, Ekrem İmamoğlu hakkında hazırlanan iddianamenin “yargının ele geçirildiğinin önemli bir işareti” olduğunu söyledi.
“SCHENGEN VİZESİNE ERİŞİM KISITLANMIŞ DURUMDA, BU ADİL DEĞİL”
Süllü, Türk vatandaşlarının AB ülkelerine vize alımında yaşadığı güçlüklerin ciddi bir mağduriyet oluşturduğunu belirtti:
“Türkiye, AB ülkeleri arasında vize serbestisine sahip olmayan tek aday ülkedir. Bu mevcut durumun sonuçları Türk vatandaşları tarafından sırtlanmış durumda. Bu adil değildir.”
Türkiye’nin kişisel verilerin korunması, yargısal işbirliği ve AYM mevzuatına uyum gibi alanlarda ilerleme sağlayamadığını da hatırlattı.
“AB ÜYELİĞİ VE ULUSAL ÇIKARLARIMIZ İÇİN MÜCADELE EDECEĞİZ”
CHP’nin reform gündeminin Avrupa standartlarıyla uyumlu olduğunu belirten Süllü, partinin hedefini şöyle özetledi:
“Evrensel demokratik değerler doğrultusunda yol yürüyerek daha güçlü, şeffaf ve hesap verilebilir bir Türkiye inşa etmeyi ve böylece Avrupa Birliği üyeliğimizi ve ulusal çıkarlarımızı korumayı amaçlıyoruz.”
Süllü, hem Türkiye’nin hem de AB’nin ilişkileri yapıcı bir zemine taşımak için cesur liderlere ihtiyaç duyduğunu, bu noktada CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in önemli bir irade ortaya koyduğunu söyledi.
