Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İsrail’in Suriye’nin başkenti Şam’daki Genelkurmay Başkanlığı binası ile Cumhurbaşkanlığı yerleşkesi yakınlarına düzenlediği saldırıların ardından sosyal medya hesabından kapsamlı bir açıklama yayımlayarak İsrail’in bölgeyi istikrarsızlaştırma stratejisini sert sözlerle eleştirdi.
Davutoğlu açıklamasında, İsrail’in kuruluşundan bu yana izlediği iki temel stratejiye dikkat çekti: “Bölge ülkelerini dış ilişkilerinde birbirine düşman etmek ve bu ülkelerin içindeki etnik ve mezhebi grupları da birbirine düşman ederek ülkeleri daha küçük parçalara bölmek.” İsrail’in Suriye’ye yönelik uluslararası hukuka aykırı saldırılarını da bu çerçevede değerlendiren Davutoğlu, bu eylemlerin Suriye’yi Sünni Arap, Nusayri Arap, Kürt ve Dürzi bölgelere bölme amacına hizmet ettiğini belirtti.
“SÜVEYDA ANLAŞMASINDAN RAHATSIZ OLAN İSRAİL, ŞAM’I VURDU”
Davutoğlu, Dürzi lider Yusuf Jarbuu’nun öncülüğünde Süveyda’da merkezi hükümetle varılan anlaşmanın İsrail’i rahatsız ettiğini ifade ederek şu değerlendirmede bulundu:
“İsrail, Süveyda’nın yönetiminin üniter devlet zemininde Şam’a devredilmesinden ve ortak güvenlik sistemi kurulmasından memnun olmamıştır. Bu yüzden kendisine yakın Dürzi grupları tahrik etmiş, Golan’daki Dürzileri sınıra yönlendirmiş ve nihayet Şam’a saldırı düzenlemiştir.”
DAVUTOĞLU’NDAN SEKİZ MADDELİK STRATEJİ ÖNERİSİ
Açıklamasında İsrail’in “bozguncu stratejisine” karşı uygulanması gereken politikaları sekiz maddede sıralayan Davutoğlu, Türkiye’nin aktif bir diplomasi yürütmesini ve bölgesel barış için inisiyatif almasını önerdi:
- Suriye’nin Egemenliği Türkiye’nin Güvenlik Önceliği Olmalı: Türkiye, Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumayı kendi güvenliğinin bir parçası olarak görmeli ve Şam yönetimiyle birlikte İsrail saldırılarına karşı BM nezdinde girişimlerde bulunmalıdır.
- ABD ile Net Konuşulmalı: İsrail’i cesaretlendiren ABD’ye açık ve net bir tutum sergilenmeli; İsrail’in saldırganlığının Türkiye’nin güvenliğini tehdit ettiği vurgulanmalıdır.
- Uzlaşı Çabalarına Destek Verilmeli: Türkiye, Şam yönetiminin Süveyda’daki Dürzilerle, Lazkiye’deki Alevilerle ve Haseke’deki Kürtlerle başlattığı uzlaşı süreçlerine destek sunmalıdır.
- Canbolat Arabuluculuğu: İsrail karşıtı tutumuyla bilinen Lübnan Dürzilerinin lideri Velid Canbolat ile birlikte Şam yönetimiyle Dürziler arasında arabuluculuk yapılmalı ve İsrail’in bölücü girişimleri engellenmelidir.
- SDG Unsurlarına Karşı Tedbir Alınmalı: İsrail yanlısı Dürzilerle eşzamanlı hareket eden SDG unsurlarına karşı Türkiye gerekli tedbirleri alacağını ilan etmeli ve Rakka ile Deyr ez-Zor’da merkezi hükümete destek verilmelidir.
- Kürt Kartı Etkisiz Hale Getirilmeli: İsrail’in Kürtleri Türkiye, Suriye ve Irak’a karşı kullanma stratejisi, etkin politikalarla boşa çıkarılmalıdır.
- Terörsüz Bölge Süreci Hızlandırılmalı: Türkiye, “Terörsüz Türkiye” ve “Terörsüz Bölge” hedefi doğrultusunda Suriye merkezi yönetimi ile Suriye Kürtleri arasındaki sorunların çözümü için doğrudan devreye girmelidir. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ile olan iyi ilişkiler de bu kapsamda derinleştirilmelidir.
- Milli Ordu Kurulmalı: Suriye’nin egemenliğini koruyacak tüm etnik ve mezhebi grupların dahil olduğu bir milli ordunun kurulması için askeri danışmanlık verilmelidir.
“FRANSIZ SÖMÜRGE PLANI BUGÜN İSRAİL ELİYLE UYGULANMAKTA”
Davutoğlu, İsrail’in bölgede uygulamaya çalıştığı stratejiyi tarihsel bir bağlama da oturtarak “Fransız sömürge planı olan bu bölücü politika bugün İsrail tarafından hayata geçirilmektedir” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin bu tablo karşısında daha fazla gecikmeden bölgesel barış için güçlü ve çok yönlü bir strateji ortaya koyması gerektiğini belirtti.
