Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, katıldığı canlı yayında Kızılay'ın AHBAP'a çadır satmasıyla ilgili "Kızılay 155 yıllık bir kurum. Bireylerden kurumları ayrıştırmak lazım. Arzu ederdik ki bu tür tartışmalar olmasın, bu tür şeyler devreye girmesin. Kızılay'ın kendi genel kurulu vardır, kendi yönetimini kendisi belirler. Orada zaten gerekli tedbirler, gereken yapılır" yanıtını verdi. Oktay, "Buna tabii ki herkes üzülmüştür. Biz de üzüldük." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı yardımcısı Fuat Oktay, NTV'de katıldığı canlı yayında Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından AHBAP Derneği'ne çadır satmasıyla gündeme gelen Kızılay ile ilgili konuştu. "Kızılay 155 yıllık bir kurum. Bireylerden kurumları ayrıştırmak lazım. Arzu ederdik ki bu tür tartışmalar olmasın, bu tür şeyler devreye girmesin. Kızılay'ın kendi genel kurulu vardır, kendi yönetimini kendisi belirler. Orada zaten gerekli tedbirler, gereken yapılır" dedi.
Oktay, "Buna tabii ki herkes üzülmüştür. Biz de üzüldük, çadır satılması olayı vesaire bu konuların gündeme gelmesi olayına ama Kızılay hepimizin kurumudur, üzerinde titrememiz lazım" ifadelerini kullandı.
Kabine üyelerinin görevleri devam ederken adaylık yarışına girmelerinin rekabet açısından sorun oluşturduğu eleştirilerine cevap veren Oktay YSK'nin milletvekili aday listesini açıkladığını ve bunun üzerine konuşmaya gerek olmadığını ifade edip özetle şunları söyledi:
"HER KİM OLURSA OLSUN BAYRAĞINA, DEVLETİNE, MİLLETİNE, VATANINA SAYGILI OLMAK ZORUNDA"
"Muhalefetin eleştirileri siyasi söylem. Önceki dönemlerde ve şimdi de bakanlar istifa etmedi. Geçmişte neyse bugün de o, fark eden bir şey yok. Zaten bunu YSK onaylamıştır. Bu, altı boş, içi boş iddiadan başka bir şey değildir.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, AK Parti'nin ve Cumhur İttifakı'nın kırmızı çizgileri var.
Bayrak, vatan, millet ve devlet konularında anlaşıldığı zaman sorun olmaz. Cumhur İttifakı'nın içerisinde her kim olursa olsun bayrağına, devletine, milletine, vatanına saygılı olmak zorunda.
"BİRÇOK KURUMDAKİ ATAMALAR BİLGİSAYAR ORTAMINDA KURAYLA YAPILDI"
Ülkenin birliği, bütünlüğü, beraberliği noktasında çok net, birlik ve beraberlik içerisinde duruş sergiliyoruz. Diğer taraf darmadağın. Kendilerini zorla masaya oturtanlara verdikleri sözdür, 'Söz'. 'Size verdiğimiz sözleri yerine getireceğiz' diye. Onlara verdikleri sözü milletimize yansıtmaya çalışıyorlar, onlar düşünsünler.
(Kamuya işe alımlarda mülakat usulünün kaldırılması vaadi) Birçok kurumdaki atamalar bilgisayar ortamında kurayla yapıldı.
"BÜTÜN HER ŞEY MÜLAKATLA YAPILMIYOR"
15 Temmuz'dan sonra stratejik kurumlarda vfe stratejik, kritik projelerde çalışanlarla alakalı güvenlik soruşturmasının yapılıyor olması veya mülakatın yapılıyor olmasını yadırgamamak lazım. Şimdi belirli bir süre sonrasında, artık Türkiye normale dönüyor tekrar. Bu, bundan ibarettir. Bunun dışında farklı bir şey değil. Bütün her şey mülakatla yapılmıyor.
"YENİ DÖNEMDE BU ÇALIŞMALARIN TEKRARLANMASI LAZIM"
(Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde revizyon) Yaptığımız çalışmada şu var, çoğunluğu sistemin kendisiyle ilgili değil, uygulama kaynaklıydı. Kanunlarla veya yönetmeliklerle uygulamadaki birtakım aksaklıkları düzelterek, sistemin geliştirilebileceği alanlar vardı. Zaten bunlardan bazıları düzeltilerek devam edildi. Yeni dönemde bu çalışmaların tekrarlanması lazım.
"KIZILAY HEPİMİZİN KURUMUDUR"
Kızılay 155 yıllık bir kurum. Şu anda Türkiye'de genel bir konsensüs de var. Bireylerden kurumları ayrıştırmak lazım. Bu kurumların hepsi bizim. Siyasi tartışmaların malzemesi yapmamak lazım. Arzu ederdik ki bu tür tartışmalar olmasın, bu tür şeyler devreye girmesin. Kızılay'ın kendi genel kurulu vardır, kendi yönetimini kendisi belirler. Orada zaten gerekli tedbirler, gereken yapılır. Buna tabii ki herkes üzülmüştür. Biz de üzüldük, çadır satılması olayı vesaire bu konuların gündeme gelmesi olayına ama Kızılay hepimizin kurumudur, üzerinde titrememiz lazım"
