Eğitim sisteminin içi boşaldı: Mühendisler kasiyer, gençler kumarda!

Eğitim sisteminin içi boşaldı: Mühendisler kasiyer, gençler kumarda!

Türkiye'de gençlerin eğitimi terk etme ve kumar bağımlılığı artışı gibi ciddi sorunlar, sosyoekonomik zorluklar ve, "Okusam ne olacak" kaygısıyla derinleşiyor. Son 10 yılda yaklaşık 19 milyon öğrencinin üniversite eğitimini bıraktığı tespit edilirken, bu durum işsizlik ve kolay yoldan para kazanma arayışını tetikliyor. Yeşilay'ın verileri, 15 yaş üstü her 10 kişiden birinin kumarla tanıştığını ortaya koydu. İşte detaylar...

Türkiye'de üniversiteyi terk eden öğrenci sayısı ve gençlerde kumar bağımlılığı artışı ülkenin en önemli sosyoekonomik sorunları arasında yer alıyor.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından sağlanan güncel verilere göre, 2015 ile 2025 yılları arasında yaklaşık 19 milyon 49 bin 203 öğrencinin üniversite eğitimini yarıda bıraktığı kaydedildi.

Bu yüksek rakamlar, ülkenin geleceğini inşa edecek gençlerin eğitim sisteminden neden koptuğuna dair derin endişeleri beraberinde getiriyor.

Okul terklerinin en önemli nedenleri arasında ise ekonomik zorluklar başı çekiyor.

Bunun yanı sıra, gençlerde yaygınlaşan, "Okuyup da ne olacak?" düşüncesinin hakimiyeti, sorunun psikolojik ve sosyal boyutunu ortaya koyuyor.

OKUMUŞ İŞSİZLİĞİ VE İŞ GÜCÜ PİYASASININ ÇELİŞKİSİ

Eğitimci Maksut Balmuk'un OdaTV'deki yazısına göre, eğitim fakültesi mezunlarının marketlerde kasiyerlik yaptığı, hatta lisans mezunu mühendislerin bile asgari ücretle çalışmak zorunda kaldığı bir iş gücü piyasası tablosuyla karşı karşıyayız.

Bu durum, eğitimli olmanın getirisinin düşük olduğu algısını pekiştiriyor ve gençlerin gelecek umudunu zedeliyor.

Eğitim sisteminin çıktıları ile iş piyasasının beklentileri arasındaki bu ciddi uçurum, üniversiteyi terk etme kararını rasyonel bir seçenek haline getiriyor.

Gençlerin, "Çalışıp da ne olacak?" sorusunu da sormaya başlaması, ekonomik darboğazın ve emeğin değerinin erimesinin doğrudan bir sonucu olarak değerlendiriliyor.

ZORUNLU EĞİTİMDE 870 BİN ÇOCUK OKUL DIŞINDA

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından yayımlanan 2024-2025 örgün eğitim istatistikleri üzerine çalışma yapan Eğitim-İş Sendikası'nın verileri de krizin bir başka boyutunu gözler önüne seriyor.

Bu çalışmaya göre, zorunlu eğitim çağında bulunan tam 870 bin 625 çocuk, çeşitli nedenlerle okul dışında kalmış durumda.

Bu çocuklar, sadece eğitim hakkından mahrum kalmakla kalmıyor, aynı zamanda çocuk işçiliği gibi risklere ve kolay yoldan para kazanma yollarını arayışa itiliyor.

EĞİTİMDE LAİKLİK VE BİLİMSELLİKTEN UZAKLAŞMA ENDİŞELERİ

Eğitim sisteminin asli görevini yerine getirmekte zorlandığı ve bu görevi adeta cemaatlere, tarikatlara ve hatta Diyanet İşleri Başkanlığı'na havale ettiği yönündeki eleştiriler dikkat çekiyor.

Özellikle özel okul sayısı ve öğrenci sayılarındaki artış, okul öncesi eğitimin zorunlu hale getirilmemesi ve Diyanet'e bağlı kuruluşlarca yüz binlerce öğrencinin okutulması bu eleştirilerin dayanağını oluşturuyor.

Dernek ve vakıf adı altındaki cemaat/tarikat yapılanmalarının okullarda etkinliklerinin artması, eğitimin laik ve bilimsel yapısından uzaklaştığı iddialarını güçlendiriyor.

Bu durum, nitelikli eğitime erişimi ekonomik durumu iyi olanlarla sınırlıyor ve eğitimde sınıfsal ayrımı derinleştiriyor.

KUMAR BAĞIMLILIĞI GENÇLER ARASINDA HIZLA YAYILIYOR

Eğitimdeki boşluğun, ekonomik zorlukların ve şatafatlı yaşam örneklerinin cazibesiyle birleşmesi, gençleri kumar oyunlarına yönlendiriyor.

Okula gitmeyen veya üniversiteyi terk eden gençlerin yanı sıra, okula devam eden öğrenciler arasında bile sanal kumar bağımlılığı hızla yayılıyor.

Yeşilay'ın gerçekleştirdiği bir araştırma, Türkiye'de 15 yaşın üzerindeki her 10 kişiden birinin kumar ile tanıştığını gösteriyor.

SANAL ORTAMDA KOLAY ERİŞİM VE YASAL ZEMİN

Eskiden ulaşımı zor olan kumar, artık sanal ortamda herkesin kolaylıkla erişebildiği bir noktaya gelmiş durumda.

Yaş şartını sağlayanlar için yasal bir zemin bile oluşmuşken, yaş sorunu yaşayanlar da bu engeli sanal yöntemlerle aşabiliyor.

İşsizlik, bir umut arayışı ve tükenmişlik duygusu, kumarın yayılmasında önemli etkenler olarak öne çıkıyor.

Ayrıca, yasal kumar oyunlarının reklamlarının da cazip hale gelmesi, özellikle gençler arasındaki yaygınlaşmayı hızlandırıyor.

Kumara bulaşmanın sonuçları genellikle hüsran, borç batağı ve ardından gelen hayati tehlikeler oluyor.

ÇÖZÜM: ÜRETİM, LAİK VE BİLİMSEL EĞİTİM

Bu kısır döngüden kurtuluş yolu; tüketim ekonomisinden üretim toplumuna geçmek, emeğin hakkını ve değerini sağlamak, en önemlisi de eğitimi laik, bilimsel ve demokratik bir yapıya kavuşturarak gençlere gerçek bir umut kapısı açmaktan geçiyor.

Aksi takdirde, "Okuyup da ne olacak?" sorusuna ek olarak, "Çalışıp da ne olacak?" sorusunun da toplumda daha fazla karşılık bulması kaçınılmaz görünüyor.

YORUMLAR
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN