Örencik'te tarım arazisine maden kepçesi

Kütahya’nın Simav ilçesine bağlı Örencik köyünde yaşayan vatandaşlar, acele kamulaştırma kararı ile birlikte el konulan arazilerinde açılması planlanan altın madenine karşı mücadelesini devam ediyor. Kamulaştırma kararı köylüler tarafından yargıya taşınmasına karşı olarak maden şirketi, tarım arazilerine iş makineleri ile birlikte girerek meyve ağaçlarını kesti.

Türk, İngiliz, Kanadalı, Katarlı ve Yunan ortaklı olan Zenit Madencilik’in Türkiye’de iki önemli altın madeni projesi mevcut. Bu projelerden biri Balıkesir’in Sındırgı ilçesine bağlı Kızıltepe’de, diğeri ise Kütahya’nın Simav ilçesine bağlı Örencik köyünde.

Örencik’te yaşayan vatandaşlar, Zenit’e karşı mücadelesi de 2019 yılından bu güne devam ediyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, köyde açılacak olan altın madeninin ÇED dosyasına 8 Ekim 2021 tarihinde onay verildi ve bununla birlikte 28 Ekim 2021’de de Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile birlikte köylülere ait arazilerin acele kamulaştırılmasına karar verildi. Köylüler, bu kararların iptali için dava açtı.

Zenit Madencilik, Örencik köyünde açacağı madenden her sene 850 kilogram altın çıkarmayı planlanıyor. Madenin ruhsat alanı 21 bin 850 dönüm. İlk kademede 6 bin 680 dönümlük alanda çalışmalara başlanacağı, bu bölgede binlerce ağacın kesileceği, dinamit patlatılacağı ve aynı şekilde siyanür kullanılacağı belirtiliyor.

ÇED raporunda toplamda 2 bin 560 ağaç keseceğini belirten şirket, 30 Haziran’da, ‘ÇED olumlu’ ve kamulaştırma kararlarına ilişkin davalar devam ederken Orman İşletme Müdürlüğü ekibiyle birlikte köylülerin satmak istemediği arazilere giderek yaklaşık 9 bin ağacı kesmek için işaretledi ve yüzlerce ağaç kesildi. Şirket, kamulaştırma kararı köylülerce yargıya taşınmasına karşın 29 Temmuz’da arazilere beton döktü. 17 Ağustos'ta, altın madeni için yüzlerce ağaç kesildi. Şirket, iki gün önce de köylülerin tarım arazilerindeki meyve ağaçlarını kesti.

Acele kamulaştırmayla arazileri ellerinden alınan köylülerden Azime Baysuğ, bu süreçte yaşadıklarını ANKA Haber Ajansı’na anlatırken gözyaşlarıyla tutamadı. Baysuğ, “Biz böyle inleyecek miyiz, devlet bizi korumayacak mı” dedi.

Torunlarının kendisine “Babaanne bu domatesleri, biberleri nerede bulacağız’” diye sorduğunu aktaran Azime Baysuğ, “Bizim üzerimize çok geliyorlar. Biz, tarlalarımızı vermeyeceğiz. Unun çuvalı 600-700 liraya çıktı” diyerek üretmeden geçinemeyeceklerini belirtti.

"20 SENEDİR SİZE OY VERİYORUZ"

“20 senedir size oy veriyoruz” deyip iktidar yetkililerine sitem eden Azime Baysuğ, “Bizim 5 dönüm tarla vardı; içinde 20-30 ceviz, elma vardı. Yerimizi işgal ettiler, her şey enkaz altında kaldı. Tellerimizi kırdılar geçtiler. Bize yardımcı olun” ifadelerini kullandı.

İş makinalarıyla tarım arazisine girilerek meyve ağaçları sökülen Hanife Akçakaya, kamulaştırılan arazisine ekin ekmesine izin verilmediğini belirterek, “Benim kiraz ağaçlarım vardı. Elmalarım, eriklerim vardı. Burada kocaman asmam vardı. Hepsi enkazın altında kaldı. Ne olursunuz yardım edin, 20 yıldan beri size oy veriyorum ben. Bu yıl buraya ekin ekecektim, ektirmediler” şeklinde konuştu.

Örencikliler, köyde açılacak altın madeni nedeniyle yaşadıkları sorunları ANKA Haber Ajansı’na anlatırken şunları söylediler:

Ayşe Turan (66): Emine Erdoğan, size sesleniyorum. Bizim ne tarlamız ne soğan dikecek yerimiz kaldı. Evlerimizin kıyısına kadar gelip dayandılar. Biz, köylü insanıyız. Ekiyoruz, biçiyoruz ama yapacak yerimiz hiç kalmadı. Elimiz koynumuzda kaldı. Bunlar, temelli bizi dışarı çıkarmak istiyorlar.

“ORMANIMIZ DA KALMADI"

Naim Baysuğ (71): Bizim ne toprağımız ne taşımız kaldı. Ormanımız da kalmadı, hep katliam yapıyorlar. Allah’ınızı severseniz bize yardım edin. 20 senedir bu partiye oy veriyoruz. Yarın bizden nasıl oy istemeye gelecekler? Oy istemeye geldiğinizde bu köyün çıkışına barikat kuracağız, sokmayacağız sizi. Takdir sizin.

"KÖYLÜNÜN EKECEK, BİÇECEK TARLASI KALMADI"

Mustafa Akçakaya: Zenit Madencilik’in altındaki Haspınar Anonim Şirketi ve CEAŞ Anonim Şirketi tarafından tarlamıza yol yapımı için girilmiştir. Bizim buna rızamız yoktur, acımasızca bizim tarlamıza girdiler. Ayrıca ÇED sınırlarının dışına çıkmışlardır. Bu yol ÇED sınırlarının içerisinde değil. Bunlar sayesinde köylünün ekecek, biçecek tarlası kalmadı. Siyasetçileri aradığımda da hiçbiri yardımcı olmadı bana. Buradaki meyve ağaçlarının hepsini yok ettiler. Bu meyve ağaçlarının ücreti hiçbir şekilde tarafımıza yatırılmamıştır. ‘Tarlanızın parası bankaya yatırıldı’ diyerek insanları başlarında savıyorlar. Buralara bütün ağaçları gömmüşler. Bu pasanın altında bütün meyve ağaçları dolu.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (4)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
4 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN