CHP Grup Başkanı Özel, CHP Genel Başkanlık Seçimleri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Özel, adaylık için yeşil ışık yakarken, Kılıçdaroğlu ile yarışabileceklerini ifade etti. Bunun bir hainlik olmadığını söyleyen Özel, "Bu işin sonunda bir adaylık olursa da o özgüvenim, inancım, kararlılığım var" şeklinde konuştu.
CHP'de 'başkanlık' tartışmaları kaldığı yerden devam ediyor. Başlık sorularında son cevap veren isim ise CHP Grup Başkanı Özgür Özel oldu. Partisinin seçim gündemine dair açıklamalarda bulunan Özel, 'başkanlık süreci' ile ilgili olarak görüşmelerin yapıldığını söyledi.
GENEL BAŞKANLIĞA ADAY OLACAK MI?
"CHP Genel Başkanlığı'na aday olacak mısınız?" sorusuna, "Bu işin sonunda bir adaylık olursa da o özgüvenim, inancım, kararlılığım var" ifadeleriyle cevap veren Özel, Kılıçdaroğlu ile yarışabileceklerini ifade edip, "Bu hainlik değildir" dedi.
Halk TV'de İsmail Küçükkaya'nın sunduğu 'Yeni Bir Sabah' programında gündemi değerlendiren Özel, Kılıçdaroğlu için hakaret içeren paylaşımları ortaya çıkan Perinaz Mahpeyker Yaman’ın danışman olarak atanmasına içinse, "Kabul edilemez bir hata var ve bu çok büyük bir yapısal soruna denk geliyor. Kayıt dışı siyaseti reddediyorum. Siyaset seçilmişlerle yapılır. Demokrasi seçilmişlerin ülkeyi yönetmesi, kurumları, kurulları yönetmesidir" ifadelerini kullandı.
Özel'in başkanlık ve gündem ile ilgili açıklamaları şu şekilde:
"Ben burada adayım desem hem partiye, hem kamuoyuna hem de birlikte yol yürüdüğümüz insanlara ve başta genel başkana karşı şu anda bunu buradan açıklamak doğru olmaz. Süreci tamamlayacağım, tutum belgesini açıklayacağız. Bir eş zamanlılıkla belki bir basın toplantısıyla, belki kadrolarımızla birlikte.
Önce tutum belgemizi kamuoyu ile paylaşacağız. Daha sonra aday olacağımız sırada, önceden benim sözüm var. Önce aileme, sonra genel başkana haber vereceğim. Yani genel başkan televizyondan duymayacak. Ondan sonra da kurultayla ilgili gerekli süreci başlatacağız.
'28 MAYIS'TA HİÇ NİYETİM YOKTU'
28 Mayıs'ta hiç niyetim yoktu. Haziranın ortasına geldiğimizde partinin hiçbir şey yokmuş gibi davranmasının seçmene büyük bir haksızlık olduğunu gördüm. Partimizin özeleştiri yapmamasını büyük bir haksızlık olarak gördüm. Partimizin bir yenilenme, değişim meselesine geçmemesinin seçmeni kaybettiğini gördüm. Partide de, ülkede de işlerin iyi gitmediğini gördüm. Orada sorumluluk üstlenebilirim dedim. Yaşadığımız süreç beni adaylığa o günden daha fazla yaklaştırdı. Bu işin sonunda bir adaylık olursa da o özgüvenim, inancım, kararlılığım var. Adaylık noktasında kem küm ediyor değilim ama bir süreç var ve tamamlanması gerekiyor.
'KILIÇDAROĞLU'YLA İLE YARIŞABİLİRİZ'
"Görüşmemiz gereken herkesle görüşüyoruz. Başta genel başkanımız, partimizin kadrolarını asla incitmemeye, üzmemeye çalışıyoruz. İnsan baba evini yakıp yıkmaz, bazıları benim yaptığım görevleri yapıp partiden gitti. Yenmek, yenilmek değil. Biz kurultayda Kemal Bey ile yarışabiliriz. Bu hainlik değildir. Bazıları diyor ki “Kemal beye ihanet mi ediyorsun?”. Kemal Bey'in başarısı için bir şeyleri eksik yapmak ihanettir, ben yapmadım. Kemal Bey'in başarısı için, en yakını kimse en yakını kadar inandım.
Kemal Bey “Bu kürsüde son kez sesleniyorum, bir yolculuğa çıkıyorum” dedi. Babam gibi hissettiğim bir insana tutamadım kendimi ağladım. 'Ağlıyordun, aday olamazsın' diyorlar. Ben üç kez ağladım siyasette. İmamoğlu, İstanbul’u kazandı. 19 gün sandık üstünde yattık. Haber geldi mazbatayı veriyorlar, oradan İBB’ye. Balkona çıktım, bir gürültü başladı. İzmir Marşı çalıyor, İmamoğlu arabadan indi. O anı gördüm hüngür hüngür ağladım. Kemal Bey adaylığını açıkladı, tutamadım kendimi ağladım. Bir de Soma Davası bitti, büyük haksızlık yaptılar kapının önünde ağladım.
