Hamilelikte hangi testler yapılmalı? Şeker yüklemesi zararlı mı?

Hamilelikte hangi testler yapılmalı? Şeker yüklemesi zararlı mı?

Anne adaylarının en çok merak ettiği konuların başında 'testler' geliyor. Testlerin bebeğin sağlığını etkileyip etkilemediği, kontrollerin zamanı, özellikle son aylarda sık sık gündeme gelen 'şeker yüklemesi'nin etkilerini merak ediyor. Peki hangi ayda hangi testler yapılmalı. 'Şeker yüklemesi'nin etkileri nelerdir? İkili tarama testini yaptırmak şart mı? İşte gebelikte yapılan testlerle ilgili uzmanından tespitler ve öneriler.

Hamililikte yapılan testler, anne adayları ve bebeklerinin sağlığı için kritik öneme sahip. Testlerin etkileri ve yapılıp yapılmaması konusunda her uzmandan farklı görüşler gelmesi kafalarda soru işaretlerine neden olabiliyor. Peki hangi hamilelik testleri ne zaman yapılmalı? Şeker yüklemesi yaptırmak şart mı? Tüm testlerin yapılması gerekli mi. Eskişehir Özel Ümit Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Dilek Ulusoy, anne adayları için soruları cevapladı.

Ulusoy, ilk muayenesinde USG yapılarak fetal kalp atımı başlayıp başlamadığı kontrol edilen gebeden, troid fonksiyon testleri, tam kan sayımı, TORCH enfeksiyon belirteçleri, HIV HCV, Hepatit B, sifiliz tarama testleri, idrar tetkiki istenildiğini belirtti. Op. Dr. Dilek Ulusoy gebelik boyunca yapılan kontrolleri de “11hafta ve 13 hafta 6 gün arasında ikili tarama testi yapılması önerilir, sonrasında 16 hafta ile 18 hafta arasında yapılabilen üçlü tarama testi önerilir. 16-18 hafta arasında yapılabilen bir diğer tarama testi dörtlü testtir. 24 ve 28’inci hafta arasında OGTT denilen diyabet tarama testi önerilir. 28. Haftadan sonra gebenin şikayeti olup olmamasına göre kontrol tarihleri planlanır" diye sıraladı.

HAMİLLEK SÜRECİNDE HANGİ TESTLER YAPILMALI?

Op. Dr. Dilek Ulusoy, gebelikte yapılan testlerin tarama ve tanı testleri olarak ayrıldığını, tarama testlerinde kromozomal ya da yapısal bir anomaliden şüphelenilmesi durumunda tanı testlerinin yapılmasının önerildiğini belirtti. Op. Dr. Ulusoy ikili tarama testini şöyle anlattı:

“11 hafta ile 13 hafta 6 gün arasında yapılan bu testte önemli olan parametreler anne yaşı, ultrason ölçümlerinde fetus ense kalınlığı, anneden alınan kandaki PAPP-A ve B-HCG değerleridir. Bunlardan kombine risk oluşturulur. Bu test bize trizomi 21 (down sendromu) , trizomi 18 gibi kromozomal anomaliler hakkında bir risk oranı verir. Risk oranı yüksek ise; Amniosentez dediğimiz tanı testinin yapılması önerilir.

HAMİLELİKTE EN RİSKLİ TEST İKİLİ TARAMA TESTİDİR

İkili tarama testinin zamanında yapılmasının önemli olduğunu belirten Op. Dr. Dilek Ulusoy, " İkili tarama testinin duyarlılığı % 90 olup tarama testleri arasında en yüksek orandır. İkili testin zamanının kaçırılması durumunda üçlü tarama testi veya dörtlü tarama testi yapılması önerilir. Bu testler 16 ve 18’inci haftalar arasında yapılabilir. Üçlü tarama testi duyarlılığı yüzde 65 dir. Üçlü tarama testi kromozomal anomalilerin yanı sıra bebekte nöral tüp defekti denilen yarık dudak- damak, omurgada açıklık ile ilgili de risk oranı verir. Dörtlü tarama testi duyarlılığı yüzde 80 olup sadece Down Sendromu hakkında bir risk oranı verir” dedi.

HAMİLELİKTE AYRINTILI ULTRASON ÖNEMLİ

18 ve 22’nci hafta arasında ayrıntılı ultrason yapıldığını aktaran Dr. Ulusoy, “Bu ultrasonda hem bebek hem de bebek dışındaki tüm yapılar değerlendirilmeye çalışılıyor” diye konuştu. Op. Dr. Dilek Ulusoy sözlerine şunları ekledi:

“Bebeğin plasentası, amnion mayi, rahim ağzı uzunluğu, bebekte beyin, kalp, ekstremite, gastrointestinal sistem, genito- üriner sistem değerlendirilmeye çalışılır. Haftası geçtiği takdirde değerlendirme yapılamamaktadır. Gebeliğin ilerleyen döneminde takip açısından ayrıntılı usg yapılmış olması çok önemlidir.”

AMNİYOSENTEZ HANGİ DURUMLARDA YAPILIR? 

Amniyosentez’in bir tanı testi olduğunu vurgulayan Op. Dr. Dilek Ulusoy şunları kaydetti:
“Amniyosentez tanımını yaparsak; anne karnından bir iğne ile girilerek bebeğin içinde yüzdüğü sıvıdan 20cc kadar örnek alınıp incelenmesidir. İkili tarama testi risk oranı yüksek olan yada önceki gebeliğinde kromozomal anomali öyküsü olan gebelere bu testi öneriyoruz. Amniyosentez girişimsel bir işlem olup yüzde 1-2 komplikasyon görülme riski vardır. Girişimsel işlem gerektirmeyen NIFT (Non- Invasive Fetal Trisomy) testi ise herhangi bir risk faktörü oluşturmadan yüksek oranda doğru sonuçlar verebilmektedir.
NIFT hakkında da bilgi veren Op. Dr. Dilek Ulusoy; “Bebekten anne kanına bazı hücreler geçebilmektedir. Anneden alınan bir tüp kanda bebekten geçen bu hücreler yakalanarak incelenebilmektedir. Hiçbir zararı olmayan bir testtir, fakat yurtdışında incelenen bir test olduğu için biraz maliyetlidir. Yüzde 90 üzerinde bir güvenilirliği vardır” diye konuştu.

ŞEKER YÜKLEMESİ ZARARLI MI?

Gebelerin yüzde 5’inde şeker hastalığı görülüyor. Şeker yüklemesinin önemini ve yapılmasının gerekli olduğunu özellikle vurgulayan Op. Dr. Dilek Ulusoy, şeker yüklemesini şu sözlerle anlattı:
“Şeker yüklemesi 24 ve 28’inci hafta arasında yapılıyor. Şeker testi için içilen sıvının içinde 75 gram şeker var ve yaklaşık bir baklava dilimine tekabül ediyor. Şeker hastalığı tanısı için yapılması gereken çok önemli ve zararsız bir testtir. Gebelikten önce şeker hastalığı olanlara da kan şekeri regülasyonu sağlandıktan sonra gebe kalınması uygun olacaktır. Şeker hastalığı saptandığında önce diyet ve egzersiz ile kan şekeri regülasyonu öneriyoruz. Eğer kan şekeri regülasyonu sağlanamazsa dahiliye veya endokrinoloji doktoru kontrolünde insülin başlanılıyor.”

ŞEKER YÜKLEMESİ YAPILMAZ İSE NE OLUR? 

Op. Dr. Dilek Ulusoy, gebenin şeker hastalığının fark edilememesi durumunda; hem annede hem bebekte ciddi rahatsızlıklarla karşı karşıya kalınabileceğini söyledi. Dr. Ulusoy, “Özellikle bebekte çok ciddi problemler oluşabiliyor; sacral agenezi, kaudal regresyon gibi iskelet sistemi anomalileri, ASD,VSD, büyük arter transpozisyonu, sol kalp hipoplazisi gibi kardiyak patolojilere, inperfore anüs, barsak atrezi gibi gastrointestinal sistem patolojilerine, polikistik böbrek gibi üriner sistem patolojilerine ,anensefali, mikrosefali gibi santral sinir sistemi patolojilerine sebep olabilmektedir. Ayrıca makrozomi denilen fetal ağırlığın 90 persantilin üzerinde olmasına ve buna bağlı doğum travmalarına neden olabilmektedir” dedi.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN