Kavramı tek bir alana indirgeme düşüncesi kapsamı bakımından doğru olmayacaktır. Kişinin yüzlerce akademik alana hakim olması, ileri düzeyde yorum yapabilmesini beklemek insanın yaradılışına ve doğasına aykırıdır.
İşte bu noktada genel olarak kültür adıyla nitelendirdiğimiz kavramın önemi ortaya çıkmaktadır. Zira her alanda tam manasıyla olunmasa dahi bilgiye sahip olmak kültür kavramını açıklamaktadır. Kişinin her alanda bilgiye hakim olmasının imkansızlığının yanı sıra kültür, ilmi açıdan meraklı kimseler için amaç değil doğal bir sürecin yansımasıdır.
Merak duygusu insanoğlunun varoluşundan itibaren hissettiği, doğuştan gelen içgüdüsel bir duygudur. Bu duygu medeniyetin gelişiminden tutun da mevcut dünyanın düzenini belirleyecek kadar önemli olan teknolojinin gelişimine kadar her alanda ve zamanda mutlak olan duygudur. Bu amaçla insan her daim araştırır, okur, öğrenir ve öğrenmek için kuvvetinden fazlasını harcayarak ilerleme kat eder. Merak duygusu ve öğrenme azmi gibi faktörler bir araya geldiği gelişim ve değişim kaçınılmazdır.
Bahsi geçen gelişim ve değişim toplumsal, teknoloji yahut medeniyet ile sınırlandırılamaz. Değişim ve gelişim aynı zamanda merak duygusu ve öğrenme hırsıyla donanmış olan insanda da yaşanmıştır ve yaşanacaktır. Bilimin her zerresine ilgi duyan kişilerde öğrenme hırsının vazgeçilmez olduğu aşikardır. İşte bu hırsın doğal bir sonucu olarak merak duygusu içinde olan kişi tüm alanlara tam anlamıyla hakim olamasa da belirli bir birikime sahip olagelmiştir. Bu eksende kültür bilme ve öğrenme çabasında var olan doğal bir süreci canlandıran aktördür.
NELER YAPILMALI?
İlim sahibi kişi olmanın kısa zamanda ve zahmetsiz oluşamayacağı çok açıktır. Bu yolda bilgi sahibi, ilmi kuvvetle kuşanmış olmak isteyen kişiye kesin bir şekilde bunları yap! Demek doğru olmayacaktır. Fakat yine de kültür sahibi olmak isteyen kişi bu isteğini amaç olarak belirlememelidir. Merak duygusu hareketli tutacak alanlara yönelmelidir. Kendisini heyecanlandıran konularda bilgi sahibi olmaya çalışmalı ve mutlak suretle öğrenmeye çalışmalıdır.
Kişi kendisini sürekli hareket halinde tutacak öğrenme metodunu kullanmalıdır. Okumayı sevmiyorsa izlemeli, izlemeyi sevmiyorsa dinlemelidir. Kendisi dışında aynı alana ilgi duyan insanlarla bir araya gelmeli ve ego savaşları yerine öğrenmeye gelişmeye gayret etmelidir. Esas olanın öğrenmek olduğunun, kültürün öğrenmek ile birlikte kişinin kazandığı bir özellik olduğunun farkına varmalıdır.