Anadolu’nun derinliklerinden gelen ve yüzyıllardır yankılanan çekiç sesleri, modern dünyanın seri üretim çarklarına karşı direnmeye devam ediyor. İzmir’in tarihi ve ticari belleğinin kalbi olan Kemeraltı Çarşısı’ndaki asırlık bir dükkan, zamana meydan okuyan bu kadim mesleğin son kalelerinden biri olarak öne çıkıyor. Günün ilk ışıklarıyla körüğün başına geçen zanaatkar baba Ömer Akdemir ve oğlu Süleyman Akdemir, "demir tavında dövülür" sözünü hayat felsefesi edinerek el emeğiyle mucizeler yaratıyor.
Kış aylarının şifa kaynağı: Coğrafi işaretli "Maraş Kelle Paça" sezonu açıldı!
İskenderun’da bir "Anadol" efsanesi: Dededen toruna 48 yıllık sadakat!
BU İŞ SABIR VE ZARAFET İŞİ
Yarım asırdır örs başında çekiç sallayan emektar baba-oğul, mesleğin sadece bir geçim kaynağı değil, aynı zamanda bir karakter terbiyesi olduğunu vurguluyor. Mesleğin zorluklarını büyük bir zarafetle harmanlayan ustalar, yaşadıkları süreci şu sözlerle anlatıyor:
"Bizim işimiz sabır işi. Ateş seni yakar, duman seni yorar ama o kızgın demir örsün üzerinde istediğin şekli almaya başladığında tüm yorgunluğun uçar gider. Şimdiki gençler ’zor’ diyor ama bu zorluğun içinde büyük bir zarafet ve ruh var."

FABRİKASYONA KARŞI "MOLEKÜLER" DİRENİŞ
Hızlı ve ucuz üretim yapan fabrikaların aksine, sıcak demir ustalarının elinden çıkan ürünler yüzyıllara meydan okuyan bir dayanıklılığa sahip. Uzmanlar, el dövmesi ürünlerin moleküler yapısının seri üretim ürünlere göre çok daha dirençli olduğunun altını çiziyor. Ayrıca bu kadim meslek, atık metallerin geri dönüştürülerek yeniden hayat bulması sayesinde dünyanın en eski "çevreci" iş kollarından biri olarak dikkat çekiyor.

DEMİRCİ DÜKKANLARI SANAT ATÖLYESİNE DÖNÜŞÜYOR
Sönmeye yüz tutan bu ata mesleği, son yıllarda genç sanatçıların ve tasarımcıların ilgisiyle yeni bir boyut kazanıyor. Geleneksel tarım aletleri üretiminden "demir heykeltıraşlığı" ve "butik bıçakçılık" gibi alanlara evrilen zanaat, modern atölyelerde sanatla buluşuyor. İnsan elinin değdiği her eserin makineden daha kıymetli olduğunu kanıtlayan son ustalar, körüğün nefesi ve çekicin ritmiyle bu mirası gelecek nesillere aktarmaya kararlı.
