Davutoğlu'ndan Bahçeli'ye 'Serok Ahmet' tepkisi: Kendince Kürtçeye hakaret ediyor

Davutoğlu'ndan Bahçeli'ye 'Serok Ahmet' tepkisi: Kendince Kürtçeye hakaret ediyor

Gelecek Partisi lideri Davutoğlu, sık sık kendisini hedef alan Bahçeli tepki gösterdi: 'Serok Ahmet' diyerek kendince hakaret etmeye çalışıyor. Bahçeli Kürtçeye hakaret ediyor. Bana hakaret etmek için Kürtçeyi kendince kullanıyor. Bu Türkiye'de gerçek anlamda bölücülüktür. Bugün maalesef İçişleri Bakanı da iktidar da Bahçeli'nin onayı olmadan, Bahçeli ne düşünüyor diye düşünmeden adım atamıyorlar.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, sık sık kendisini hedef alan Bahçeli tepki gösterdi.

Davutoğlu "'Serok Ahmet' diyerek kendince hakaret etmeye çalışıyor. Bahçeli Kürtçeye hakaret ediyor. Bana hakaret etmek için Kürtçeyi kendince kullanıyor. Bu Türkiye'de gerçek anlamda bölücülüktür" dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ'a yönelik saldırı ile ilgili Davutoğlu, "Eğer bu saldırı bir AK Parti’nin bir üyesine yapılsaydı tepkiniz ne olurdu. Sayın Cumhurbaşkanı 4 gün oldu hala kamuoyuna bir açıklama yapmadı. Devlet Bahçeli bir açıklama yaptı, keşke yapmasaydı" diye konuştu. 

Davutoğlu, FOX TV'de İsmail Küçükkaya'nın sorularını cevapladı.

Davutoğlu'nun açıklamaları şöyle: 

"Son 4 yıl içinde Türkiye de içinde olmak üzere yükselen otoriter dalga biraz da Trump'ın o tek taraflı otoriter eğiliminden etkilenmişti. Türkiye'de otoriterliği tenkit ettiğimizde 'Bütün dünyada otoriter liderler var' deniliyordu. Türkiye sırtını ne Biden'a, ne Trump'a, ne Brüksel'e ne de Pekin'e dayamamalıdır. Türkiye demokrasi zemininde tam bağımsız bir politika yürütmelidir. Böyle bir politika yürütürsek saygı duyarlar, yürütemezsek 'aptal olma' diye mektup alırlar Ankara'da oturanlar.

"AŞI SÖZLEŞMESİ VARSA GÖSTERİN, AMA YOK"

Aşı konusunda iktidarın tutumu güven uyandırmaktan uzak. Tüm yatırımlarını ikinci faz denemelerini yeni bitirmiş Çin aşısına yaptılar. Diğer aşıları yok saydılar, alternatif bir arayışa girmediler.

Sağlık Bakanı iddialı bir açıklama yaptı, "11 Aralık'ta aşılamaya başlıyoruz" dedi ve kısa bir sürede 50 milyon hedefini koydu. 11 Aralık geldi geçti, aşı yok. 25 Aralık geldi geçti, aşı yok. Nihayet aşı geldi ama 3 milyon doz. Yani 1.5 milyon insana aşı. Eğer gerçekten Çin ile yaptığınız 50 milyon dozluk bir aşı sözleşmesi var ise bize bir gösterin. Ama yok.

"KENDİNCE KÜRTÇE HAKARET EDİYOR"

'Serok Ahmet' diyerek kendince hakaret etmeye çalışıyor. Bahçeli Kürtçeye hakaret ediyor. Bana hakaret etmek için Kürtçeyi kendince kullanıyor. Bu Türkiye'de gerçek anlamda bölücülüktür.

(Selçuk Özdağ'a saldırı) Bahçeli mağduru değil, saldırganları neredeyse gözeten açıklamalar yaptı. Türkiye'de 90'lı yıllarda da benzer şekilde siyasiler ve gazeteciler hedef alınıyordu. Kimse önünü göremiyordu ve Türkiye'de demokrasi büyük bir zarar görmüştü.

Türkiye'de otoriter yönetim heveslileri böyle bir atmosfer oluşturmaya ve toplumu kutuplaştırmaya çalışıyorlar. Bunun için tehditler, hakaretler, saldırılar, sert dil ile Türkiye'yi seçim öncesi gerilime dayalı, kutuplaştırıcı bir atmosfere sokuyorlar.

Sayın Cumhurbaşkanı'nı uyarıyorum, biz bütün bu siyasi mücadeleye girerken demokrasi için girdik, insan hakları için girdik. Siyasilerin, gazetecilerin sokakta ölüm kastıyla saldırıya uğrayacağı, cezalandıracağı bir Türkiye, bizim hayalimiz değildi. Bakın biz oyunu daha önce gördük 70'lerde, 90'larda. Önce toplum şiddete alıştırılıyor, sonra gerilime alıştırılıyor, sonra birileri 'Nereye gidiyoruz' deyip otoriter bir yönetim getiriyorlar. 28 Şubat da böyle geldi, 12 Eylül de böyle geldi.

"BAHÇELİ'YE TAVSİYEM: NORMALLEŞMELİ"

Sayın Bahçeli siyasi tecrübesine ve genel olarak geçmişteki algısına tam ters bir tutum içinde. Sayın Bahçeli'nin dün yaptığı açıklama bir öfke, bir nefret, bir intikam duygusudur. Nedir alıp veremediği bizimle ve farklı düşünen bütün insanlarla? Sayın Bahçeli'ye tavsiyem şu: Normalleşmeli.

Sayın Bahçeli ve Sayın Erdoğan'ın ortak özelliği, yüzlerinde bir tebessüm, bir empati, bir muhabbet yok. Ben bugün koalisyonu adlandırmak istesem, asık suratlar koalisyonu derim. Her ikisi de konuştuğunda karşıda bir düşman cephe varmış gibi konuşuyorlar. Sayın Erdoğan ve Bahçeli öyle bir eda ile konuşuyorlar ki bu ülkenin gerçek sahipleri onlar, diğer herkes kiralık oturuyor gibi. Hayır, bu ülkenin sahipleri 83 milyonun hepsidir. 

"ONAY ALMADAN ADIM ATAMIYORLAR"

Bugün maalesef İçişleri Bakanı da, iktidar da Bahçeli'nin onayı olmadan, Bahçeli ne düşünüyor diye düşünmeden adım atamıyorlar.

Bazı MHP milletvekilleri, soruşturmayı yapan Başsavcı Alparslan Tufan'ı tehdit ettiler. Niye suçluların ortaya çıkmasına engel oluyorsunuz? Bırakın çıksın bu suçlular, ülkücü camia da aklansın siz de aklanın alakasızsa."

 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (2)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
2 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN