Tüm dünyayı etkisi altına aldığı gibi ülkemizi de etkisi altına alan koronavirüs (corona virüs) salgınına karşı toplu doğru yönlendirmek için kurulan bilim kurulu üyesi Prof. Dr. Ayşegül Füsun Eyüboğlu kimdir? Tüm bilgiler karar.com’da…
Koronavirüs salgının ortaya çıkması ile birlikte gündemden düşmeyen Prof. Dr. Ayşegül Füsun Eyüboğlu, virüs hakkında yaptığı açıklamalarla toplumu yönlendirmeye devam ediyor.
PROF. DR. AYŞEGÜL FÜSUN EYÜBOĞLU KİMDİR?
İlk ve orta öğrenimini Ankara’da okuyan Prof. Dr. Eyüboğlu, üniversite de yine Ankara’da kalmıştır. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kazanmış ve 1990 yılında aynı üniversiteden mezun olmuştur. Uzmanlık alanı olarak Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz alanında eğitimine devam etmiştir. 1991 ve 1996 yıllarında Ankara’da görev yapmaya devam eden Eyüboğlu, doktora sonrası eğitimine ABD’de devam eder.
Zorunlu görevini pratisyen hekim olarak Uşak Devlet Hastanesi’nde yapan Prof. Dr. Eyüboğlu, doktora sonrası ABD’de Pennsylvania Üniversitesi Göğüs Hastalıkları ve Yoğun Bakım Bölümü, Pulmoner İmmünoloji Ünitesi, Granülomatoz hastalıklar immünolojisi araştırmasında bulunur. Araştırmasının ardından tekrar Ankara’ya dönen Ayşegül Füsun Eyüboğlu Başket Üniversitesi’nde akademik kariyerine devam eder. 2007 yılından bu yana kadar Başkent Üniversite’sinde Profesör Doktor olarak görev almaktadır.
BİLİM KURULU
Alanında yaptığı başarılarla birlikte Prof. Dr. Ayşegül Füsun Eyüboğlu, koronavirüs sürecinde Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulan bilim kurulunda üye olarak görev almaya başladı. Uzmanlık alanı akciğer olan Eyüboğlu’nun uzmanlık alanı ile ilgili pek çok makale ve kitapta imzası bulunmaktadır.
KORONAVİRÜS BELİRTİLERİ
Dünya Sağlık Örgütü tarafından yayınlanan belirtiler arasında en fazla görülen semptomlar asından yorgunluk, ateş ve kuru öksürük yer aldığı görülmektedir. Kişilerde bu semptomların görülmesi 1 ile 14 günü bulabileceği bilinmektedir. Hastalığa yakalanan kişilerin %80 gibi bir bölümünün tedaviye ihtiyaç duymadan iyileştiği de veriler arasında bulunmaktadır. Ancak nadirde olsa bu hastalık ağır seyredebilir hatta ölümle de sonuçlanabilmektedir. Özellikle ileri yaştaki kişilerin veya ağır rahatsızlığı olanlar (diyabet, astım ve kalp hastalığı) bu hastalık sürecini ağır geçirebildikleri görülmüştür. Bu süreçte özellikle sosyal izolasyona dikkat edip, evden çıkmamaya özen göstermek gerekir.
