Ukrayna’daki savaşa ve İranlı muhaliflerin protestolarına destek çağrılarına imza atan ancak Türkiye ve Suriye’de 50 binden fazla kişinin yaşamına mal olan depremlere karşı ölüm sessizliğine bürünen Berlin Film Festivali’ne tepki yağdı. Festivalde bulunan Antalya Altın Portakal Film Festivali direktörü Ahmet Boyacıoğlu ve sanat yönetmeni Başak Emre tanık oldukları büyük ayıp karşısında Avrupa’ya sitem ederken kullanıcılar Türk festivallerinde Alman yapımlarına boykot çağrısında bulundu.
SALİHA SULTAN
Sinema dünyasının prestijli festivallerinden Berlin Film Festivali insanlık namına unutulmayacak bir skandala imza attı. Festival açılışında Ukrayna’da süren savaşı, İran’daki protestoları merkezine alan Berlin Film Festivali, Türkiye ve Suriye’de 50 binden fazla kişinin ölümüne neden olan depremin adını bile anmadı.
Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelensky’nin video bağlantısı ile katıldığı törende, sahneye çıkan bütün sinemacılar Ukrayna ile dayanışma çağrıları yaptı, İran’daki protestolara destek veren konuşmalara imza attı. Son yüzyılın en büyük depremi olarak anılan, Türkiye ve Suriye’de büyük yıkıma neden olan depremlerle ilgili ise ne bir geçmiş olsun mesajı yayımlandı ne de herhangi bir üzüntü dile getirildi.
Antalya Altın Portakal Film Festivali direktörü Ahmet Boyacıoğlu ve sanat yönetmeni Başak Emre
‘AVRUPA İÇİN YABANCIYIZ’
Depremlerin festival açılışında dile getirilmemesinin ardından Türkiye’den festivale giden isimler yaşadıkları hayal kırıklığının ardından Avrupa’ya sitem etti. Festivalde bulunan Antalya Altın Portakal Film Festivali direktörü Ahmet Boyacıoğlu ve sanat yönetmeni Başak Emre gördükleri manzaraya tepki gösterdi. Variety’ye konuşan Ahmet Boyacıoğlu, festivalin açılış seremonisinde Türkiye ve depreme dair hiçbir mesajın yer almamasına ilişkin, “Festivalin açılış seremonisi Ukrayna ile başladı, Ukrayna ile bitti ve İran’a değinildi. Ancak Türkiye’den bahsettiklerini sanmıyorum” dedi.
Boyacıoğlu, Türkiye’nin festivalde ve Avrupa’daki diğer festivallerde yer almamasına da sitem ederek, “Dürüst olmak gerekirse Avrupa, Türkiye’ye çok da ilgi duymuyor. Avrupa için bir şekilde yabancıyız” şeklinde konuştu. Başak Emre ise tepkisini, “Buradayken, bir toplantı depremden bahsederek başlamazsa moralim bozulur ve maalesef ki bu oluyor. Ayrıca sosyal medyada da destek hissetmiyoruz” sözleriyle dile getirdi.
‘ALMAN YAPIMLARINI FESTİVALLERİMİZE ALMAYIN’
Öte yandan, festival açılışında depremden bahsedilmemesine Türkiye’deki birçok sosyal medya kullanıcısından da tepki geldi. Birçok kullanıcı Ukrayna, İran konusunda duyarlılık gösteren ancak onbinlerce kişinin hayatını kaybettiği depremler konusunda suskunluğa bürünen Berlin Film Festivali’ndeki ‘ölüm sessizliğini’ eleştirerek, tepki olarak Türkiye’de düzenlenecek festivallerde Alman filmlerine yer verilmemesi çağrısında bulundu. Yarışma bölümünde Türk yapımının yer almadığı Berlin Film Festivali’nde bu yıl Türkiye’den Burak Çevik’in ‘Unutma Biçimleri’ filmi Forum bölümünde dünya prömiyerini gerçekleştiriyor. Festival, 25 Şubat Cumartesi akşamı düzenlenecek ‘Altın Ayı ödül töreni’ ile sona erecek.
EMF’DEN TÜRKİYE’DEKİ SİNEMACILARA DESTEK ÇAĞRISI
Berlin Film Festivali’nde deprem bölgelerine yönelik tek mesaj festivalde çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık üzerine bir günlük seminer düzenleyen Avrupa Film Pazarı’ndan (EFM) geldi. 21 ülkeden yaklaşık 100 sektör profesyonelini bir araya getiren EFM, seminer sırasında Türkiye ve Suriye’de büyük yıkıma ve can kaybına neden olan depremi hatırlatarak, Uluslararası Film Yapımcıları ve Film Organizasyonları Topluluğuna şu çağrıda bulundu:
“Mali ve ayni desteklerin yaygın bir şekilde seferber edildiği bir durumdayız. Bu süreçte uluslararası camiamızın büyük yardımı içindeyiz. Nakdi bağışlar dışında, iyileşme sürecinin çok uzun süreceğini deneyimlerimizle biliyoruz. Sizlerden ricamız, Türkiye’deki sinemacı dostlarınızın farkında olmanız ve iletişim halinde olmanızdır. İşbirliğiniz önemli olacaktır. Film yapmak hiçbir zaman kendi kendine olmadı, kolektif düşünmeye alışkınız. Biz sadece birlikte olduğumuz sürece daha güçlüyüz. Bizi destekleyin ve yapabileceğiniz her şey için bölgedeki film yapımcılarıyla iletişim halinde olun.”
