Necati Tonga’nın elinin değdiği keyifli portreler

Necati Tonga’nın elinin değdiği keyifli portreler

Son zamanlarda Necati Tonga’nın kitaplarını okumakla geçiyor zamanım desem yeridir. Tonga gerek yazdığı gerek hazırladığı kitaplar ile her zaman belirli bir çizgiyi ifade eder.

ŞABAN ÖZDEMİR

Tonga ile ortak yönlerimizden biri de röportaj ve portre yazılarına duyduğumuz ilgi olsa gerek. Daha önce Ahmet İhsan Tokgöz, Ziya İlhan Zaimoğlu ve Oğuz Özdeş’in de portrelerini yayınlayan Tonga’nın portre yazılarının ayrı bir tür olarak değerlendirilmesi gerektiğini düşünenlerdenim. Ayrı bir doğası ayrı bir formatı vardır portre yazılarının. Büyük bir keyifle okunur. Yazarının portre yazanı iyi tanıması ilk koşuldur. İşte tam da burada bu türün önemi ortaya çıkıyor. Muhatabını çok iyi tanıyan yazar, onun özel hayatı, yazma rutinleri, itiyatları, huysuzlukları, sevdikleri, sevmedikleri vb… en özelini bildiğinden portre yazıları edebiyat tarihi açısından da çok önemlidir. Hakkı Süha’nın Edebi Portreleri, Cemal Süreya’nın 99 Yüz’ü Yusuf Ziya Ortaç’ın Bizim Yokuş’u olmadan edebiyatımız çok şey kaybederdi eminim ki...

23kr02-kitapie.jpg

Tonga’nın son kitabı ‘Meşhurlardan Portreler’, Akşam gazetesinde 1937’de Portreci müstearıyla yayınlanmış 15 portreden oluşuyor. Kitabı Ötüken Neşriyat basmış. Reşat Nuri’den Muhsin Ertuğrul’a Hüseyin Rahmi’den Feyhaman Duran’a edebiyatçı, tiyatrocu, ressam ve doktorlar etrafında yazılan ve okunmaya doyulmayan portrelerde söz konusu şahsiyetlerin bilinmeyen birçok özelliğini de buluyoruz.

Yer yer röportaj havası da veren bu portreleri yazan kişi hakkında bilinen, en azından derlenen metinlerin bize söylediği şu ki ‘Portreci’ yazdığı şahsiyetleri çok iyi tanımış. Bu metinlerde edebiyat tarihimizin satır araları var. Mesela Reşat Nuri’nin Çalıkuşu’nun ilk olarak İstanbul Kızı adlı bir piyes olarak kaleme alındığını, Ercüment Ekrem’in daha 12’sinde Sami Paşazade’nin Sergüzeşt’inden ilham alarak küçük bir roman yazdığını, romanı Tevfik Fikret’in beğendiğini, yine aynı Ercüment Ekrem’in başının ağrısını geçirmek için ara sıra ispirto içtiğini, Hüseyin Rahmi’nin yazarlığa ilk başladığı yıllarda silahlı tehditlere maruz kaldığını, Halid Fahri’nin çok iyi bir tiyatrocu olduğunu, girdiği bir oyunculuk sınavında Muhsin Ertuğrul’dan daha iyi not aldığını, Vasfi Rıza’nın Laz fıkralarına taş çıkartacak olan Bulgaristan gümrüğünde yaşadığı macera gibi ayrıntıları sadece bu tip kitaplarda bulabiliyoruz. Meşhurlardan Portreler bu anlamda okuyana büyük keyif verecek derlemelerden.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
1 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN